Oldu mu Şimdi?
Elazığ İl Özel İdare Meclisi yine hareketli. Bir meclis hareketli ise orada hizmet vardır, hizmetin kavgası ve mücadelesi vardır. Sessiz sakin geçen meclis toplantılarında ise ya hizmet yoktur ya da gelenin geçtiği bir ilgisizlik ve duyarsızlık vardır.
İl Genel Meclisinde MHP'li üye Osman Dilek'in çıkışlarına sıklıkla şahit oluyorduk. Ve yine bilirdik ki Osman Dilek, bir konuya itiraz etmiş ve karşı gelmişse o şehrin faydasınadır, toplumun yararınadır.
Geçtiğimiz günkü toplantıda ise MHP Keban Meclis üyesi Cevdet Doğan'ı izledik ekranlarda.
Geçmişte Elazığ Belediyesinde de meclis üyesi olmanın verdiği tecrübe, beslendiği siyasi gelenekten aldığı teşkilat terbiyesi, uzun süre boyunca siyasi muhitlerde bulunmanın verdiği nezaket ve ağır başlı üslubu ile konuşuyor ve ilçesindeki sorunları aktarıyordu.
Çok sakin olarak Keban ilçesinin sorunlarını anlatırken İl Genel Meclisi Başkanı İbrahim Şerbet tarafından anlamsız bir şekilde ve kaba bir üslupla sözü kesilmek istendi. Bunu başaramayınca da önce toplantıya 5 dakika ara verdi, ardından da toplantıyı o gün için kapattı.
Bu tartışmalar yaşanırken meclis üyelerine bilgi vermek için toplantıya davet edilen AFAD İl Müdürü Osman Pıhtılı, “Nereye düştük” şaşkınlığı ile önce bekledi. Sonra baktı ki bu ortamda değil bilgi vermek, bulunmak bile doğru değil diye düşündü ve seçilmişleri kendi haline bırakarak doğru bir iş yapıp salondan ayrıldı.
İl Genel Meclisi Başkanı Şerbet, meclis üyelerine bilgi vermek amacıyla davet ettiği Pıhtılı'ya söz hakkı veremedi.
Bu tablonun yaşanmasına sebep olan ise aslında oluşacak tartışmaları önlemekle görevli Başkan Şerbet'tir ve bu konuda tecrübesi olmadığı gibi siyasi nezaket gösterememiş ve gösterdiği anlamsız sert tavırlar ile de büyük tepki çekmiştir.
AFAD İl Müdürünü çağırmışsanız öncelikle ona söz hakkı vereceksiniz. Anlatacaklarını bitirdikten sonra da ilçe bazlı gelen sorulara cevap verme fırsatı tanıyacaksınız. Buna rağmen çözülmeyen sorun ve eksiklikler var ise ilgili bürokrat notunu alıp sonrada birebir bilgilendirme yapacak. Ardından bürokrata teşekkür edip göndereceksiniz. Sonrasında ise tüm meclis üyelerinden gelen eleştiri ve talepleri dinleyip çözüm için harekete geçeceksiniz.
Usul budur, oturum ve toplantı yönetmenin yöntemi, adabı ve raconu budur. Durduk yerde tartışma yaşanmasına vesile olmak ise zoru başarmaktır ve bunun siyasette yeri yoktur.