MÜTEAHHİTTİN ÜSTÜNDE, %56'LARA VARAN VERGİ YÜKÜ VARDIR
Elazığ İnşaat Müteahhitleri Başkanı Osman AVCIL,yaptığı yazılı açıklamada,'' Maliye, vatandaşı muhbirliğe davet etmektense, sektörlere dair vergi alt yapısını, adaletin
Elazığ İnşaat Müteahhitleri Başkanı Osman AVCIL,yaptığı yazılı açıklamada,'' Maliye, vatandaşı muhbirliğe davet etmektense, sektörlere dair vergi alt yapısını, adaletini ve uyumunu adil sağlayıp, ondan sonra, piyasaya çeki düzen vermelidir. Maliye, bir süredir vatandaşlara ve Müteahhitlere, 'konutlarının gerçek değerini beyan etmediği' için ceza göndermeye başlamıştır. Burada çok önemli belirsizlikler vardır; Söz konusu gayrimenkulün gerçek değeri, hangi tarihe göredir? Gayrimenkulün satıldığı tarihteki değerini, sorumluluk alarak belirleyecek, bir kurum ve kuruluş var mıdır? Bugün için, Belediye rayiçleri esas alınarak yapılan işlemlerden ceza verilecekse, başka var olmayan hangi kurum esas alınmalıdır? Vatandaştan veya Müteahhitten değer belirleme gibi uzmanlık gerektiren bir yaklaşım mı beklenmektedir.''dedi.
Avcıl;''Tapu harçlarının, emlak vergi değerinden az olmamak üzere, gayrimenkullerin gerçek değeri üzerinden ödenmesi, bizim de üzerinde titizlikle durduğumuz ve yıllardır yetkilileri uyardığımız bir konudur. Ancak bu konu, sadece vergi tahsil etme sorunu olarak değil, İnşaat ve Müteahhitlik sektörünün içinde bulunduğu sorunları da kapsayan, bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmalıdır.İnşaat bittikten 1-2 yıl sonra, konutun değeri artar. Temelden veya maketten satılan konutlar, tamamlanma açısından risk oluşturmak ile beraber, fiyatlarının daha uygun olduğu da bilinmektedir.Müteahhit, İnşaatına başlarken, satış-pazarlama faaliyetlerini de başlatır. Konut inşaatına başlarken ve konutun satıldığı tarih arasında, ticari ve sosyal yönden bir takım farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Çünkü Müteahhit, konut inşaatını bitirip sattığında, o bölgede henüz sosyal donatı alanları yapılmamış olabilir.''diye konuştu.
Müteahhitler birçok kalemi, faturalandıramamaktadır
Avcıl;''Müteahhitlik hizmetlerinin yasal çerçevesinin olmayışından dolayı, Müteahhitler, yapı-denetim hizmet bedellerini, kısa dönemli ve ön görülemeyen işçilik maliyetlerini, imalat ve diğer hizmet giderlerinin ortalama %30-40'ını faturalandıramamaktadır. Bu yüzden, arsa sahipleri üzerinden yürüyen örtülü giderler, gerçek maliyetleri %30-40 gibi oranlarda düşük tutmaktadır.''dedi.
Müteahhittin üstünde, %56'lara varan vergi yükü vardır
Avcıl;''İnşaat yapılan bölgelerin yeni bölgeler olması nedeni ile alt yapının olmayışı, fiyatların alt yapılar tamamlandıktan ve piyasa oluştuktan sonra, %40-50 arasında artabildiği ön görülmektedir. Bu durumda, bu 2 sebebe dayalı %70-80 civarında vergi matrahına giremeyen kısmın kar değil, kayıt altına alınamayan ve geçen zaman enflasyonunun oluşturduğu bir değer olduğu, bunların da dikkate alınması gerekmektedir.
İnşaat sektöründeki bir faaliyetin üst üste konulduğunda yaklaşık, %56'lara varan kısmının vergi olduğunu ve bunun büyük bir risk oluşturduğunu, bu riskinde Müteahhittin üstüne olduğunu kabul etmeliyiz.''diye konuştu.
Avcıl;''Tapu harçlarının, emlak vergi değerinden az olmamak üzere, gayrimenkullerin gerçek değeri üzerinden ödenmesi, bizim de üzerinde titizlikle durduğumuz ve yıllardır yetkilileri uyardığımız bir konudur. Ancak bu konu, sadece vergi tahsil etme sorunu olarak değil, İnşaat ve Müteahhitlik sektörünün içinde bulunduğu sorunları da kapsayan, bütüncül bir yaklaşım ile ele alınmalıdır.İnşaat bittikten 1-2 yıl sonra, konutun değeri artar. Temelden veya maketten satılan konutlar, tamamlanma açısından risk oluşturmak ile beraber, fiyatlarının daha uygun olduğu da bilinmektedir.Müteahhit, İnşaatına başlarken, satış-pazarlama faaliyetlerini de başlatır. Konut inşaatına başlarken ve konutun satıldığı tarih arasında, ticari ve sosyal yönden bir takım farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Çünkü Müteahhit, konut inşaatını bitirip sattığında, o bölgede henüz sosyal donatı alanları yapılmamış olabilir.''diye konuştu.
Müteahhitler birçok kalemi, faturalandıramamaktadır
Avcıl;''Müteahhitlik hizmetlerinin yasal çerçevesinin olmayışından dolayı, Müteahhitler, yapı-denetim hizmet bedellerini, kısa dönemli ve ön görülemeyen işçilik maliyetlerini, imalat ve diğer hizmet giderlerinin ortalama %30-40'ını faturalandıramamaktadır. Bu yüzden, arsa sahipleri üzerinden yürüyen örtülü giderler, gerçek maliyetleri %30-40 gibi oranlarda düşük tutmaktadır.''dedi.
Müteahhittin üstünde, %56'lara varan vergi yükü vardır
Avcıl;''İnşaat yapılan bölgelerin yeni bölgeler olması nedeni ile alt yapının olmayışı, fiyatların alt yapılar tamamlandıktan ve piyasa oluştuktan sonra, %40-50 arasında artabildiği ön görülmektedir. Bu durumda, bu 2 sebebe dayalı %70-80 civarında vergi matrahına giremeyen kısmın kar değil, kayıt altına alınamayan ve geçen zaman enflasyonunun oluşturduğu bir değer olduğu, bunların da dikkate alınması gerekmektedir.
İnşaat sektöründeki bir faaliyetin üst üste konulduğunda yaklaşık, %56'lara varan kısmının vergi olduğunu ve bunun büyük bir risk oluşturduğunu, bu riskinde Müteahhittin üstüne olduğunu kabul etmeliyiz.''diye konuştu.