MİLLİ EĞİTİM BAŞARILI BİR SINAV VERDİ
24 Ocak depreminden sonra birçok kurumumuz anında sahada oldu ama Milli Eğitim İl Müdürlüğümüz tüm şehir sathındaki okullarını açarak depremde evi zarar gören ya da korkudan evlerine gidemeyenlere güvenli bir sığınak oldu.
İlk günden itibaren tüm şehir insanına tüm imknları ile hizmet eden İl Milli Eğitim Müdürlüğü, okulların tatil olmasını da fırsat bilerek bu meknları hem sığınak, hem yeme-içme faaliyetlerinin rahatlıkla yapılabildiği bir alan ve en önemlisi de müdürlük bünyesindeki psikolog ve rehber öğretmenlerin çocukları ve aileleriyle yakından ilgilenmeli ve yaşadıkları travmayı biran önce atmalarını sağlamaya yönelik psiko-sosyal faaliyetler düzenledi.
Depremde hasar gören okulların yıkılma çalışmaları hemen başlatıldı, kurulan bir komisyon ile yıkımı gerçekleştirilecek okullardaki başta akıllı tahta olmak üzere tüm eğitim materyalleri ve malzemeler başka okulların uygun alanları ile güvenli meknlara taşındı.
Milli Eğitim Bakanının depremin il günlerinde çocukların yanında olması, onlarla oyunlar oynaması kadar dün ilimize gelerek eğitim ve öğretime sorunsuz olarak başlayacağını ifade ederek, yıkılan okulların da bir yıl sonra hizmete açılacağını belirtmesi de devletimizin bu konudaki hassasiyetini ortaya koydu.
Bu gayretli çalışmalara rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'çöplük' dediği sosyal medyada ilgili ilgisiz paylaşımlar yapıldı. Bir rivayet söylentiye, bir söylenti paylaşıma, bir yanlış paylaşım ise gereksiz polemiklere sebep olabiliyor. Birçoğu duyuma dayalı bu beyanlar, ciddi platform ve şahıslardan da neşet edince durum farklı boyutlara uzayabiliyor.
Ancak Milli Eğitim Müdürlüğü'nün bu konuda ciddi bilgilendirme eksiklikleri olduğunu gerçeğini de kabul etmek gerek. Deprem sonrası 17 okul hasar görmüş ve yıkım kararı alınmış, bazı okulların yıkımı tamamlanmış, bir kısmının da sürüyor.
Bununla birlikte bu okulların malzemelerinin nasıl ve hangi koşullarda nereye nakledildiği, bu okullarda öğrenim gören öğrencilerin hangi okullara kaydırılacağı, bu öğrencilerin bu okula servisle gelmeleri konusunda nasıl çalışmalar yapıldığı, bununla birlikte müdürlüğün hangi noktada hangi çalışmaları yaptığına dair kendi sosyal medya hesaplarını kullanarak kamuoyunu bilgilendirebilirdi.
Milli Eğitim Müdürlüğü belki ilkesel düşünerek, 'şehrin birçok sorunu ve problemi varken ve çözüm beklerken zaten bizim hemen her noktasını özenle düşünüp çözdüğümüz problemlerin haberini yapıp kamuoyu ve gündemi gereksiz yere meşgul etmeyelim' gibi bir düşünceye girdi ama sonuçta görüldü ki çalışmalar çok iyi anlatılamamış.
Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bundan sonra da birçok görev düşüyor. 11 bin öğrencinin başka okullara taşınmasını kapsayan ve zorunlu olarak ikili öğretime geçilen okullardaki; fiziki ve eğitim sorunları, çocukların okul değiştirmekten kaynaklı psikolojik sorunları, servis ve kantin problemleri, yönetimde iki başlılık ve ev sahibi okulların tavırları, taşıma ile farklı okullara giden çocukların ailelerinin konumu, yıkıldıktan sonra yeni okul yapımı için ihale süreçleri, yeni okul projelerinin modern ve teknoloji donanımlı olması gibi sorunların yaşanabileceği önemli bir sürece giriyoruz.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü, basın kuruluşlarına her bir haberi servis etmesine gerek kalmadan günlük olarak kamuoyunu bilgilendirici haberleri kendi sosyal medya hesaplarından yayınlamalı, olası yanlış anlamaların önüne geçilmesi için de şehrin dört bir yanında bulunan tüm okullardaki varsa aksaklıkların ilgili ilgisiz yere bildirmek yerine okul müdürleri ve öğretmenler aracılığıyla müdürlüğe bildirmeleri ve sorunun da çözülmesi noktasında anında hareket etme kapasitesi gösteren bir birim oluşturulmalıdır.
Kurum il müdürlerinin her olaya yetişme ve önlem almaları mümkün değildir. Bu konuda hızlı karar veren ve hızlı hareket edebilme özelliği olan bir şube müdürünün görevlendirilmesi birçok problemin de anında ve yerinde çözülmesini sağlayacak ve asılsız haberlerin etrafında oluşturulan sanal felaket senaryolarına da kapıları kapatacaktır.
İlk günden itibaren tüm şehir insanına tüm imknları ile hizmet eden İl Milli Eğitim Müdürlüğü, okulların tatil olmasını da fırsat bilerek bu meknları hem sığınak, hem yeme-içme faaliyetlerinin rahatlıkla yapılabildiği bir alan ve en önemlisi de müdürlük bünyesindeki psikolog ve rehber öğretmenlerin çocukları ve aileleriyle yakından ilgilenmeli ve yaşadıkları travmayı biran önce atmalarını sağlamaya yönelik psiko-sosyal faaliyetler düzenledi.
Depremde hasar gören okulların yıkılma çalışmaları hemen başlatıldı, kurulan bir komisyon ile yıkımı gerçekleştirilecek okullardaki başta akıllı tahta olmak üzere tüm eğitim materyalleri ve malzemeler başka okulların uygun alanları ile güvenli meknlara taşındı.
Milli Eğitim Bakanının depremin il günlerinde çocukların yanında olması, onlarla oyunlar oynaması kadar dün ilimize gelerek eğitim ve öğretime sorunsuz olarak başlayacağını ifade ederek, yıkılan okulların da bir yıl sonra hizmete açılacağını belirtmesi de devletimizin bu konudaki hassasiyetini ortaya koydu.
Bu gayretli çalışmalara rağmen, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'çöplük' dediği sosyal medyada ilgili ilgisiz paylaşımlar yapıldı. Bir rivayet söylentiye, bir söylenti paylaşıma, bir yanlış paylaşım ise gereksiz polemiklere sebep olabiliyor. Birçoğu duyuma dayalı bu beyanlar, ciddi platform ve şahıslardan da neşet edince durum farklı boyutlara uzayabiliyor.
Ancak Milli Eğitim Müdürlüğü'nün bu konuda ciddi bilgilendirme eksiklikleri olduğunu gerçeğini de kabul etmek gerek. Deprem sonrası 17 okul hasar görmüş ve yıkım kararı alınmış, bazı okulların yıkımı tamamlanmış, bir kısmının da sürüyor.
Bununla birlikte bu okulların malzemelerinin nasıl ve hangi koşullarda nereye nakledildiği, bu okullarda öğrenim gören öğrencilerin hangi okullara kaydırılacağı, bu öğrencilerin bu okula servisle gelmeleri konusunda nasıl çalışmalar yapıldığı, bununla birlikte müdürlüğün hangi noktada hangi çalışmaları yaptığına dair kendi sosyal medya hesaplarını kullanarak kamuoyunu bilgilendirebilirdi.
Milli Eğitim Müdürlüğü belki ilkesel düşünerek, 'şehrin birçok sorunu ve problemi varken ve çözüm beklerken zaten bizim hemen her noktasını özenle düşünüp çözdüğümüz problemlerin haberini yapıp kamuoyu ve gündemi gereksiz yere meşgul etmeyelim' gibi bir düşünceye girdi ama sonuçta görüldü ki çalışmalar çok iyi anlatılamamış.
Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bundan sonra da birçok görev düşüyor. 11 bin öğrencinin başka okullara taşınmasını kapsayan ve zorunlu olarak ikili öğretime geçilen okullardaki; fiziki ve eğitim sorunları, çocukların okul değiştirmekten kaynaklı psikolojik sorunları, servis ve kantin problemleri, yönetimde iki başlılık ve ev sahibi okulların tavırları, taşıma ile farklı okullara giden çocukların ailelerinin konumu, yıkıldıktan sonra yeni okul yapımı için ihale süreçleri, yeni okul projelerinin modern ve teknoloji donanımlı olması gibi sorunların yaşanabileceği önemli bir sürece giriyoruz.
İl Milli Eğitim Müdürlüğü, basın kuruluşlarına her bir haberi servis etmesine gerek kalmadan günlük olarak kamuoyunu bilgilendirici haberleri kendi sosyal medya hesaplarından yayınlamalı, olası yanlış anlamaların önüne geçilmesi için de şehrin dört bir yanında bulunan tüm okullardaki varsa aksaklıkların ilgili ilgisiz yere bildirmek yerine okul müdürleri ve öğretmenler aracılığıyla müdürlüğe bildirmeleri ve sorunun da çözülmesi noktasında anında hareket etme kapasitesi gösteren bir birim oluşturulmalıdır.
Kurum il müdürlerinin her olaya yetişme ve önlem almaları mümkün değildir. Bu konuda hızlı karar veren ve hızlı hareket edebilme özelliği olan bir şube müdürünün görevlendirilmesi birçok problemin de anında ve yerinde çözülmesini sağlayacak ve asılsız haberlerin etrafında oluşturulan sanal felaket senaryolarına da kapıları kapatacaktır.