MASKE SAVAŞLARI…
Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınıyla mücadele eden ülkelerde, Türkiye hariç, tıbbi ekipman eksikliği öne çıkıyor. Koronavirüs salgını dünyayı sarsarken, vatandaşlarını virüsten korumak isteyen ülkeler maske, test kiti ve solunum cihazı gibi ekipmanlar için deyim yerindeyse savaşa girdiler.
Almanya'nın satın aldığı FFP2 tipi 6 milyon maskenin transit olarak mola verdiği Kenya havaalanında 'iz bırakmadan' ortadan kaybolmuş.
Tıbbi malzemelerin ülke dışına çıkarılması konusunda sınırlama uygulayan Çekya, Çin'in İtalya'ya göndermek istediği ve ülkede bir depoda bulunan maske ve solunum cihazlarına el koymuş.
Tunus Ticaret Bakanı Muhammed el-Museylini de ülkesine tıbbi alkol taşıyan bir gemiye İtalya tarafından el konulduğunu açıklamış.
Çin'den, Fransa'nın koronavirüs salgınından en kötü etkilenen bölgelerinden birine gitmek üzere olan maskelerin, ABD'li alıcılar tarafından Fransa'nın ödediğinden üç kat daha fazla nakit ödenerek satın alındığı ortaya çıkmış.
Maskeleri taşıyan uçağın tam Şangay Havaalanı'ndan kalkmak üzere olduğu sırada, Amerikalı alıcıların ortaya çıktığı ve destelerce nakit parayla, üç kat daha fazlasını ödediği ifade edilmiş ve uçak daha sonra, ABD'nin bilinmeyen bir yerine doğru hareket etti.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, ABD'li bir üretim şirketinin Kanada'ya koruyucu maske göndermesini durdurma kararının misilleme önlemlerine yol açabileceğini belirterek Donald Trump'ı uyarmış.
Çünkü Trump yönetimi, perşembe günü, Minnesota merkezli koruyucu sağlık ekipmanı üreticisi 3M'ye Kanada ve Latin Amerika'ya koruyucu maske ihraç etmeyi durdurmasını emretmişti.
Corona virüsü salgını nedeniyle Çin'de üretim yapan ABD'li 3M firmasından salgından korunmak üzere Berlin polis teşkilatı tarafından kullanılması amacıyla sipariş edilen 400 bin maske sipariş eden Almanya, ABD engeliyle karşılaşmış ve maskelerin yarısına el koymuş.
İsveç merkezli sağlık şirketi Mölnlycke, resmi internet sitesinden yaptığı bir açıklamayla Çin'den İspanya ve İtalya'ya gönderilecek milyonlarca koruyucu maske ve eldivene Fransa tarafından el konulduğunu iddia etmiş.
Nasıl bir savaş yaşanıyor gördünüz mü? Dikkat ettiyseniz bu savaşlar içerisinde Türkiye yok. Neden yok? Çünkü Türkiye kendi ekip ve ekipmanlarını özellikle de maske ihtiyacını kendi karşıladı.
Nasıl karşıladı? Devletimizin bu tür olumsuzluklara karşı var olan hazırlıkları yanında halkımızın ortaya koyduğu fedakrlık ve gayretle…
Tıpkı Kurutuluş Savaşı'nda evindeki demir eşyaları eritip silah yaparak Mehmetçiğimize veren Anadolu insanının fedakrlığı ve vatanseverliği ile..
Salgının artma ihtimalini gören tüm kurum ve kuruluşlar gibi vatandaşlarımız da kendi evlerinde maske yaparak halka ücretsiz dağıttılar.
İlimizde maske imalatı uygulamasını hayata geçiren ilk kurum Halk Eğitim Merkezi oldu. Şehrin değişik noktalarında hizmet veren kurslarında hem usta öğreticiler, hem de kursiyerler sosyal mesafe kuralına da uyarak hummalı bir şekilde maske dikimine başladılar ve önemli oranda maskeyi, Valilik, Sağlık Müdürlüğü ile talep eden kurumlara verdiler.
Halkımız da kendi evlerinde eski gömlek ya da kullanılmayan kumaşlardan çok güzel maskeler dikerek isteyenlere ve çevresindekilere verdiler.
Kısaca dünya devlerinin, dünyanın efendisi olduğu iddiasındaki süper güçlerin aciz olduğu ve bulmakta ve elde etmekte nasıl da çaresi kaldığı maske konusu Türkiye'de sorun bile olmadı.
Bu mesele; geçmişten bu güne millet olarak yaşadığımız her sorun ve sıkıntıda olduğu gibi tüm ülke insanının birliği, beraberliği ve dayanışması ile sorun bile olmadan çözüme kavuştu.
Biz bize nasıl yetermişiz bir kez daha gördük ve şükrettik, Elhamdülillah…
Almanya'nın satın aldığı FFP2 tipi 6 milyon maskenin transit olarak mola verdiği Kenya havaalanında 'iz bırakmadan' ortadan kaybolmuş.
Tıbbi malzemelerin ülke dışına çıkarılması konusunda sınırlama uygulayan Çekya, Çin'in İtalya'ya göndermek istediği ve ülkede bir depoda bulunan maske ve solunum cihazlarına el koymuş.
Tunus Ticaret Bakanı Muhammed el-Museylini de ülkesine tıbbi alkol taşıyan bir gemiye İtalya tarafından el konulduğunu açıklamış.
Çin'den, Fransa'nın koronavirüs salgınından en kötü etkilenen bölgelerinden birine gitmek üzere olan maskelerin, ABD'li alıcılar tarafından Fransa'nın ödediğinden üç kat daha fazla nakit ödenerek satın alındığı ortaya çıkmış.
Maskeleri taşıyan uçağın tam Şangay Havaalanı'ndan kalkmak üzere olduğu sırada, Amerikalı alıcıların ortaya çıktığı ve destelerce nakit parayla, üç kat daha fazlasını ödediği ifade edilmiş ve uçak daha sonra, ABD'nin bilinmeyen bir yerine doğru hareket etti.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, ABD'li bir üretim şirketinin Kanada'ya koruyucu maske göndermesini durdurma kararının misilleme önlemlerine yol açabileceğini belirterek Donald Trump'ı uyarmış.
Çünkü Trump yönetimi, perşembe günü, Minnesota merkezli koruyucu sağlık ekipmanı üreticisi 3M'ye Kanada ve Latin Amerika'ya koruyucu maske ihraç etmeyi durdurmasını emretmişti.
Corona virüsü salgını nedeniyle Çin'de üretim yapan ABD'li 3M firmasından salgından korunmak üzere Berlin polis teşkilatı tarafından kullanılması amacıyla sipariş edilen 400 bin maske sipariş eden Almanya, ABD engeliyle karşılaşmış ve maskelerin yarısına el koymuş.
İsveç merkezli sağlık şirketi Mölnlycke, resmi internet sitesinden yaptığı bir açıklamayla Çin'den İspanya ve İtalya'ya gönderilecek milyonlarca koruyucu maske ve eldivene Fransa tarafından el konulduğunu iddia etmiş.
Nasıl bir savaş yaşanıyor gördünüz mü? Dikkat ettiyseniz bu savaşlar içerisinde Türkiye yok. Neden yok? Çünkü Türkiye kendi ekip ve ekipmanlarını özellikle de maske ihtiyacını kendi karşıladı.
Nasıl karşıladı? Devletimizin bu tür olumsuzluklara karşı var olan hazırlıkları yanında halkımızın ortaya koyduğu fedakrlık ve gayretle…
Tıpkı Kurutuluş Savaşı'nda evindeki demir eşyaları eritip silah yaparak Mehmetçiğimize veren Anadolu insanının fedakrlığı ve vatanseverliği ile..
Salgının artma ihtimalini gören tüm kurum ve kuruluşlar gibi vatandaşlarımız da kendi evlerinde maske yaparak halka ücretsiz dağıttılar.
İlimizde maske imalatı uygulamasını hayata geçiren ilk kurum Halk Eğitim Merkezi oldu. Şehrin değişik noktalarında hizmet veren kurslarında hem usta öğreticiler, hem de kursiyerler sosyal mesafe kuralına da uyarak hummalı bir şekilde maske dikimine başladılar ve önemli oranda maskeyi, Valilik, Sağlık Müdürlüğü ile talep eden kurumlara verdiler.
Halkımız da kendi evlerinde eski gömlek ya da kullanılmayan kumaşlardan çok güzel maskeler dikerek isteyenlere ve çevresindekilere verdiler.
Kısaca dünya devlerinin, dünyanın efendisi olduğu iddiasındaki süper güçlerin aciz olduğu ve bulmakta ve elde etmekte nasıl da çaresi kaldığı maske konusu Türkiye'de sorun bile olmadı.
Bu mesele; geçmişten bu güne millet olarak yaşadığımız her sorun ve sıkıntıda olduğu gibi tüm ülke insanının birliği, beraberliği ve dayanışması ile sorun bile olmadan çözüme kavuştu.
Biz bize nasıl yetermişiz bir kez daha gördük ve şükrettik, Elhamdülillah…