Küba Efsanesi Yıkıldı

Küba'da halk, koronavirüs salgını sonrasında ilaç kıtlığı ve temel ihtiyaç maddelerine ulaşmakta ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldı.

Komünizm yönetiminden memnun olmayan yüzlerce protestocu, kötüleşen ekonomik şartlar ve özgürlük talebiyle hükümeti protesto etti.

Göstericiler, "Kahrolsun diktatörlük", "Özgürlük istiyoruz" şeklinde sloganlar atarak Devlet Başkanı Miguel Diaz-Canel'e tepki gösterdi.

Komünist Parti Genel Merkezi önünde toplanan bir grup tarafından Amerikan bayrağı açıldığı görüldü.

Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde göstericiler tepkilerini, "Özgürlük, korkmuyoruz" şeklinde dile getirirken, bazı bölgelerde ise yağma olaylarının yaşandığı bilgisi paylaşıldı.
Küba televizyonu ve ulusal radyodan halka seslenen Diaz Canel, halkı Küba devrimlerine sahip çıkmaya çağırarak, "Vatanımızın egemenliğini teslim etmeyeceğiz, tüm devrimcileri, devrimi her yerde savunması için sokaklara çıkmaya çağırıyoruz." ifadelerini kullandı.

Görünen o ki Küba ve Komünizm efsanesi çökmüş. Sistem halka mutluluk getirmemiş ve mağdur etmiş. Birilerinin hayallerini süsleyen küba örneği ne yazık ki ülke halkını kapitalizme geçme noktasına bile getirmiş.

Ama Küba halkı bilmeli ki komünizm kadar kapitalizm de insanlığa huzur ve saadet vermiyor, veremez.

Sistemler değil, sistemi yürüten insanların kalitesi ve uygulamaları önemli. Hakça paylaşım diyenlerin haktan ne anladığını tüm dünya gördü. Vahşi kapitalizmin insanı değil hangi konuları önde tutan yaklaşımını da gördü.

İdeolojik görüşler ve fikri sabitler artık sorgulanıyor. Huzur ve mutluluk getirmeyen sistemin adı ne olursa olsun günün birinde bir vesile ile yıkılıyor. Ancak yıkılan sistemin yerine kurulan sistem de bu mutluluğu götürmekten çok uzak.

Çözüm ne komünizm ne kapitalizm. Çözüm emperyalist hedeflerden ve sömürü düzeninden kaçarak, silahlanmaya ayrılan paraların insanlığın huzur ve barışına harcanması. Bunu kim ve hangi ülke istemiyorsa bilinmelidir ki emperyalisttir ve dünyayı sömürme halinden oldukça memnundur.