Kreşlerde oryantasyon süreci neden önemli?

Fırat Üniversitesi Gündüz Bakım Evi ve Kreşi Müdiresi Nigâr Yıldırım ile bu yıl ilk defa kreşe başlayacak olan çocukların oryantasyon sürecini ve anne babaların süreç içerisinde çocuklarına yaklaşımları konusunda önemli tavsiyelerde bulundu.

Fırat Üniversitesi Gündüz Bakım Evi ve Kreşi Müdiresi Nigâr Yıldırım ile bu yıl ilk defa kreşe gidecek olan çocukların oryantasyon sürecini, yıl boyunca verilen eğitimleri ve anne ve babaların kreşten beklentilerini konuştuk.

ORYANTASYON ÖNEMLİ VE SIKINTILI BİR SÜREÇ

Yıldırım günümüz Şartları gereği, hepimiz çalışan anne ve babalarız, Çalışan anne ve babalığın getirdiği en önemli zorluklardan biridir, çocuğunun yanında olamamak. Bu nedenle okul, kreş, bakımevleri gibi eğitim öğretim kurumlarına emanet etmek zorunda kalırlar.“ Oryantasyon süreci çocukların fizyolojisine, psikolojisine etki eden sıkıntılı bir süreçtir. Çünkü güvendikleri ortamdan ayrılıp, farklı bir ortama giriş yapıyorlar. Tanımadıkları insanlarla iletişim kurma süreci başlıyor. Çocuklarımız çocukluklarını yaşamalı, eğlenmeli ve mutlu olmalıdır. Bu noktada belirli bir kurala göre eğitilmesi gerekiyor. Okul ortamları, kreş ortamları, bu tarz yerler belirli bir programa göre gidildiği için oryantasyon süreçleri çocukların gözlerini çok korkutuyor. Anne babalar oryantasyon sürecinde, en önemli olan şeyi güveni çocuğa aşılayarak teskinlerde bulunmalı. Anne ve babanın güven duymadığı bir ortama çocuğun güven duyması asla mümkün olmamaktadır. Bu süreci uzun uzadıya çocuğu anlamayacağı cümleler kurarak değil sarılarak, göz seviyesine inerek kesin ve kati ifadelerle anlatmak onların iyiliği ve alışma sürecinin daha hızlı atlatılması için şarttır. Buda sağlıklı bir kreş seçimiyle mümkün olmaktadır. Yaş aralığının küçük olduğu düşünüldüğünde, ayrıca dikkat edilmesinin gerektiğinin altını çizmem gerekir. Öğretmeninin, personelin en insani duygularla hareket edip işinde profesyonel olması gerekmektedir. Merhametin ve donanımın olmadığı bir ortamda başarılı bir sürecin olması mümkün olmayacaktır.1 haftalık oryantasyon süresinde biz okulu yarım güne indirgiyoruz. Gözlem yapıyoruz. Oyun ve etkinliklerle çocuğu daha çok alıştırmaya çalışıyoruz. İlk zamanlar okul olarak görmelerini istemiyoruz. Daha çok oyun ve eğlence alanı olarak hissetmelerini sağlıyoruz, ihtiyaçlarını öğretmenleriyle paylaşarak giderirken aradaki o inanılmaz bağın oluşum aşamasında şahitlik ediyoruz. O süreçten sonra yavaş yavaş, etkinlik, yemek ve uyku düzenine alıştırma süreçleri başlıyor” dedi.

HER YAŞ GRUBUNA AYRI PROGRAM UYGULUYORUZ

Yıldırım “Genel olarak bir müfredata bağlı olarak eğitimlerimizi sürdürüyoruz. Bununla alakalı aylık toplantılar yapılıyor. Eğitim setleri seçiliyor. Genel plan ve programlarımızı senenin başında yaş gruplarına göre yapıyoruz. Çünkü her yaşın eğitimi çok farklıdır. Eğlenirken öğrenmek, beceriler geliştirmek eğitimin tüm kademeleri için alt yapıyı oluşturmakta gerekiyor. Çünkü günümüz eğitim şartları gereği bazı kavram ve becerileri yaş seviyelerine göre kazanmış ve onları gerçekleştirmiş olmaları bekleniyor. İlk beceriler siz ailelerin ve biz eğitimcilerin çabası sonucu ortaya çıkıyor. Onlar büyüyüp gelişirken istiyoruz ki düşünceleri, duyguları, becerileri ve akılları da gelişsin. Sizlerin doğumlarından itibaren başlattığı eğitim sürecine çocuklar belirli bir yaşa geldiklerinde biz eğitimciler dahil olabiliyoruz. Hamurun yarısını siz yoğururken bizler diğer yarısını destekleyebiliyoruz. Birlikte hareket ettiğimiz taktirde böylece doğru yolu çocuklarımız bulmuş oluyor. Bazen velilerden 2020 doğumlu ama; 2019'lu bulunduğu sınıfta olsun diye taleplerle karışımıza çıkabiliyorlar. Ay bile fark ederken, yılın çocuklar arasında biyolojik, psikolojik ve fizyolojik farkı çok fazla olmaktadır. Bu durum akran zorbalığına, dil geriliğine, ve belirli travmalara sebep olmaktadır. O yüzden hem yaş gruplarına göre sınıflara ayırıyoruz hem de müfredatımızı ona göre belirliyoruz. Süreci de öğretmenler ona göre yürütüyorlar. Hangi etkinlik ya da program varsa, bununla alakalı görsel ve sözlü çalışmaları çocuklara göstererek onların bilişsel gelişimini, ufkunu daha da açmaya çalışıyoruz” diye konuştu.

STANDARTLARIN ÖTESİNDE FİZİKİ YAPIYA SAHİBİZ

Yıldırım “Fiziki anlamda çok uygun olduğumuzdan ve üniversiteye bağlı bir kurum olduğumuzdan üniversitenin tüm imkânlarından faydalanabiliyoruz. Deneyler için Fen Fakültesine, hayvanları koruma gününde hayvan hastanesinde Veterinerlik Fakültesinde hayvanların iskeletlerine kadar gösterebiliyoruz. Kütüphane haftasında yine üniversitemizin kütüphanesine gidip gezme imkânına sahibiz. Mutfak etkinliklerimizi aşçılık bölümünde genelde yapıyoruz. Bunun yanı sıra çok büyük bahçemiz var. Fiziki etkinlikler için çok elverişli bu çocuklarımız için bol oksijen ve temiz hava çok önemlidir. Geçmişte birçok okulda görev almıştım ama imkânlarımız hiçbir zaman bu kadar elverişli değildi. Bizim çocuklarımız bu noktada çok şanslılar” diye aktardı.

İLK ÖNCELİĞİMİZ GÜVENLİK, GIDA VE EĞİTİM

Nigâr Yıldırım “Anne ve babalar çocuklarına çok küçük yaşta kreşlere teslim ediyorlar. O yüzden ilk geldiklerinde öğretmenleri, gıda konusunda takviye verip vermediğimizi, sınıf içerisinde yardımcı öğretmenlerin olup olmadığı gibi sorulara maruz kalıyoruz. Tatbiki bir okulda en önemli şeyler güvenlik, gıda ve eğitim bizim de ilk önceliğimiz bu konular oluyor. Eğitim her zaman evde başlar daha sonra onu biz devralıyoruz. Bizlerde o var olan şeyi teşvikle, kurallarla belirli noktalarda ilerletmeye çalışıyoruz ve tekrardan veliye devrediyoruz. Verdiğimiz eğitimlere aileler kurallarla evlerinde devam etmeliler. Bunları işlevsel halde yapmak çocuğun geleceği için çok önemlidir. Öte yandan güvenlik çok önemli çocuklar anlık ve bilinçsizce hareket ediyorlar. Bu nedenle başlarına bir şey gelmemesi için mutlaka bir güvenliğin olması gerekiyor. Okula giren ya da çıkanların mutlaka gözlemlenmesi bu sürecin profesyonel kişiler tarafından takibinin yapılması gerekiyor. Son olarak gıda konusunda bizim gibi 8:00 -17:00 çalışan kreşler için gıdaların doğal olması gerekiyor. Çünkü çocukların gelişimleri gıda noktası çok önemli, çocuklara verdiğimiz gıdalarda ilk alımdan yemek haline getirilip onlara sunana kadar her aşamasını özenle takip ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Tüm eğitim camiasının 2024-2025 eğitim öğretim süreci hayırlı olsun diyerek röportajımızı sonlandırdık.

Özel Haber

Bakmadan Geçme