KOYUNLARA CEP TELEFONUNDAN KAVAL DİNLETİYOR
Erzurum yaylalarında, hayvanlarını yaz ayları boyunca otlatan çobanların, kışlak olarak tabir ettikleri Elazığ'daki evlerine varmak için yolculukları devam ediyor
Erzurum yaylalarında, hayvanlarını yaz ayları boyunca otlatan çobanların, kışlak olarak tabir ettikleri Elazığ'daki evlerine varmak için yolculukları devam ediyor. Yaklaşık 3 ay süren zorlu yolculuğun sonuna yaklaşan çobanların, bu uzun ve zor görevlerinde akıllı telefonlar hayatla bağ kurmalarını sağlıyor.
Birçok özelliği barındıran akıllı telefonlar, çobanların dünya ile iletişim kurmalarına imkan tanırken yön bulma, hava durumunu öğrenme, müzik dinleme ve video izleme olanağı da sunuyor.
Çobanlık yapan 36 yaşındaki Kadir Polatcan da görevi sırasında teknolojinin imkanlarından yararlanıyor. Kaval çalmasını bilmediği için akıllı telefonundan hayvanlara, bu enstrümandan dökülen ezgileri dinleten Polatcan, kurtların sürüye saldırısını önlemek için de yine telefonuna yüklediği köpek seslerini devreye sokuyor.
Yayladan dönüş süreçlerini anlatan Polatcan, eskiden çobanların büyük sıkıntılar çektiğini, gelişen teknolojiyle ortaya çıkan ürünlerin kendilerine kolaylık sağladığını söyledi.
Geçmişte çobanların kaval çalarak hayvanlarını rahatlattığını belirten Polatcan, genç çobanların birçoğunun kaval çalmayı bilmediğini, akıllı telefonlar sayesinde bu eksiklerini giderdiklerini aktardı.
Kaval sesinin hayvanlar üzerinde rahatlatıcı bir etkisi olduğunu kaydeden Polatcan, "Kaval çalmayı bilmediğimiz için akıllı telefondan kaval sesi çalıyoruz. Kaval sesi çalınca hayvan daha iyi otluyor ve etrafımızdan dağılmıyor. Kaval sesi bizim de hoşumuza gidiyor." dedi.
KÖPEK SESİ İLE KURTLARIN YAKLAŞMASINI ÖNLÜYOR
Kurtların sürüye saldırısını engellemek için de akıllı telefonuna yüklediği köpek sesini açtığını dile getiren Polatcan, "Akıllı telefonlarımıza yüklediğimiz köpek sesini de geceleri hayvanları istirahate çektiğimiz zaman çevredeki kurtların ürkmesi için çalıyoruz. Bu ses aynı zamanda köpeklerin uykuya dalmayıp çevreye dikkat etmesi için de faydalı oluyor." şeklinde konuştu.
"ARTIK TEKNOLOJİ İLE İÇ İÇEYİZ"
Çobanların teknoloji ile iç içe olduğuna işaret eden Polatcan, "Artık teknolojiyle iç içeyiz. Telefonlarımızı güneş enerjisiyle şarj ediyoruz. Günlük haberleri internetten takip ediyoruz. Örneğin hava durumunu takip ediyoruz. Gideceğimiz yerde yağış varsa yavaşlıyoruz ya da gitmeyip olduğumuz yerde konaklıyoruz." ifadelerini kullandı.
Birçok özelliği barındıran akıllı telefonlar, çobanların dünya ile iletişim kurmalarına imkan tanırken yön bulma, hava durumunu öğrenme, müzik dinleme ve video izleme olanağı da sunuyor.
Çobanlık yapan 36 yaşındaki Kadir Polatcan da görevi sırasında teknolojinin imkanlarından yararlanıyor. Kaval çalmasını bilmediği için akıllı telefonundan hayvanlara, bu enstrümandan dökülen ezgileri dinleten Polatcan, kurtların sürüye saldırısını önlemek için de yine telefonuna yüklediği köpek seslerini devreye sokuyor.
Yayladan dönüş süreçlerini anlatan Polatcan, eskiden çobanların büyük sıkıntılar çektiğini, gelişen teknolojiyle ortaya çıkan ürünlerin kendilerine kolaylık sağladığını söyledi.
Geçmişte çobanların kaval çalarak hayvanlarını rahatlattığını belirten Polatcan, genç çobanların birçoğunun kaval çalmayı bilmediğini, akıllı telefonlar sayesinde bu eksiklerini giderdiklerini aktardı.
Kaval sesinin hayvanlar üzerinde rahatlatıcı bir etkisi olduğunu kaydeden Polatcan, "Kaval çalmayı bilmediğimiz için akıllı telefondan kaval sesi çalıyoruz. Kaval sesi çalınca hayvan daha iyi otluyor ve etrafımızdan dağılmıyor. Kaval sesi bizim de hoşumuza gidiyor." dedi.
KÖPEK SESİ İLE KURTLARIN YAKLAŞMASINI ÖNLÜYOR
Kurtların sürüye saldırısını engellemek için de akıllı telefonuna yüklediği köpek sesini açtığını dile getiren Polatcan, "Akıllı telefonlarımıza yüklediğimiz köpek sesini de geceleri hayvanları istirahate çektiğimiz zaman çevredeki kurtların ürkmesi için çalıyoruz. Bu ses aynı zamanda köpeklerin uykuya dalmayıp çevreye dikkat etmesi için de faydalı oluyor." şeklinde konuştu.
"ARTIK TEKNOLOJİ İLE İÇ İÇEYİZ"
Çobanların teknoloji ile iç içe olduğuna işaret eden Polatcan, "Artık teknolojiyle iç içeyiz. Telefonlarımızı güneş enerjisiyle şarj ediyoruz. Günlük haberleri internetten takip ediyoruz. Örneğin hava durumunu takip ediyoruz. Gideceğimiz yerde yağış varsa yavaşlıyoruz ya da gitmeyip olduğumuz yerde konaklıyoruz." ifadelerini kullandı.