Köylülerin Su Mağduriyeti
Kovancılar'ın Ekinözü köyü muhtarı Hayati Sinem, köy sınırları içinde faaliyet gösteren taş ocağı nedeniyle köyün içme sularının yüzde 80'inin kuruduğunu iddia etti. Yaklaşık 2 bin kişinin mağduriyet yaşadığını ifade eden Muhtar Sinem, uyarılarına rağmen kimsenin kendilerini dikkate almadığını ifade etti.
Elazığ'ın Kovancılar ilçesi Ekinözü köyü muhtarı Hayati Sinem köylerinin yakınlarında faaliyet gösteren taş ocağına karşı 3 yıldır hukuki mücadele içinde olduklarını dile getirdi.
Köyün içme sularının azalması nedeniyle sonradan getirmek zorunda kaldıkları kaynak sularının Elazığ Sağlık Müdürlüğü tarafından içilemez ve kullanılamaz raporu verildiğini söyledi ancak geçmişte var olan kaynak sularının kuruduğunu son derece sağlıksız olduğu için “içilemez, kullanılamaz” raporu verilen suyu tüketmek zorunda olduklarını kaydetti.
UYARILARIMIZA RAĞMEN DİKKATE ALINMADIK
Sinem “Ocak açılmadan önce benden önceki muhtarlık döneminde askı süreci başlamış. Ben muhtar olduktan sonra taş ocağının köy içme sularının % 80'ini karşılayan kaynaklara sadece 200 metre uzaklıkta olduğunu tespit ettik. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne dilekçemizi verdik. Dilekçemizde bin yıldır akan sularımızın taş ocağında kullanılan dinamitler nedeniyle kaybolmasına ya da çekilmesine sebep olacağını belirttik. Bu gerekçemizi Elazığ Valiliğine ve İl Özel İdaresine ilettik. Gerekli uyarıları bulunmamıza rağmen hiçbir uyarımız dikkate alınmadı. Bunlarla yetinmedik Kovancılar Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunduk” dedi.
DRENAJ RAPORU HAKLI OLDUĞUMUZU KANITLADI
Elazığ İl Özel İdaresi'ne içme sularımız ile ilgili gerekli kaynak araştırılması yapılması yönünde dilekçe verdiklerini belirten Sinem “ Taş Ocağı 2020 Mayıs ayında kuruldu. 1 yıl sonra gelip inceleme yaptılar. Verilen drenaj raporunun son paragrafında “ Yapılan çalışmalarda kaynakların formasyonun kırıklı çatlaklı yapıdaki kireç taşlarında beslendiği görülmüştür. Kaynaklar üzerinde 2019 yılı içerisinde drenaj çalışması yapıldığı ve çalışma sonrası kaynakların üçünde toplamda 100 - 110 PVC boruyu dolduracak kadar (3000-5 lt/sn) debideki bir suyun elde edildiği anlaşılmaktadr. Ancak bu suyun arazide yapılan çalışmalar tarihi itibarıyla kuruduğu görülmüştür. Bu kaynakların güneydoğusunda yaklaşık olarak 200- 250 metre mesafede de bir taş ocağı işletilmektedir. Kaynaklar kireç taşlarının kırık ve çatlaklarından beslendiği için taş ocağının işletilmesi esnasında kullanılan patlayıcılarla bahse konu kaynakların yer değişmeleri veya tamamen kaybolmaları söz konusu olmuştur” ifadeleri yer veriliyor” diye kaydetti.
2 BİN KİŞİ MAĞDURİYET YAŞIYOR
Sinem “Elazığ İdare Mahkemesine yürütmenin durdurulması için dava açtık. Bütün bu belgelere rağmen güç ve sermaye sahiplerini sevindirecek bir kararı mahkeme almış, davanın reddine karar vermiştir. Gerekçesi ise zamanında itirazın yapılmamış olmasını gösterdiler. Yani Allah'tan korkun taş ocağı daha kurulmadan biz savcılığa suç duyurusunda bulunduk ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğüne dilekçe verdik. Bütün bu gelişmelere rağmen ilginçtir bizi ne gören ne duyan ne de soran oldu. Elazığ'da bu sorunu yaşadığımızı bilmeyen milletvekili, siyasi parti il başkanı yok. Hepsine ilettik. Kimse 2 bin kişinin mağduriyetini giderecek el ile tutulur bir girişimde bulunmadı” ifadelerini kullandı.