'Kitap Kültürünü Şehrimize Kazandırmak İstiyorum'
Nisa Yılmaz/ Elazığ'da kitap kafenin öncülüğünü yapan Hatice Sayın, kendi kitap kafe kültürünü tanıtarak, okuma alışkanlığı hakkında açıklamalarda bulundu.
Elazığ'da bir buçuk yıl önce açtığı kitap kafe ile kitap okuma kültürünü her yaşa aşılamak istediğini söyleyen Hatice Sayın, 'Oldum olası hep kitap meraklısıyım. Kitapları ve kitap okumayı çok seviyorum. Farklı birçok sektörde çalıştım ama kitap kafe açmak her zaman gerçekleştirmek istediğim bir hayalimdi. Elazığ'da da bunun eksikliğini hissediyordum zaten. Bir kitap kafe olsa da gitsem diye. Hep bir endişem vardı, birileri benden önce açacak bu kitap kafeyi diye. Bu benim hayalimdi ve ben gerçekleştirmek istiyordum. Gittiğim illerde de ilk olarak kitap kafeleri araştırırdım ve ilk oraya giderdim. Kitap kafe dekorasyonlarını inceledim. Bir taslak oluşturdum kafamda. Eski işyerimden de ayrılınca artık kafeyi açmaya tamamen karar verdim.
'Kampanya İle Kafemiz Kitapla Doldu'
Sayın; 'Kafenin birçok eksiği vardı. Eski iş yerimden aldığım tazminatla mekanın dekorunu oluşturdum. İş kitaplara gelince bütçemiz yetmedi. Oğlumun arkadaşı bir kitap kampanyası başlattı. Çok güzel bir ilgi gördü. İstanbul, İzmir, Antalya'dan koli koli kitaplar gelmeye başladı. Onların paylaşımıyla Elazığ'ın da haberi oldu ve kitap bağışlamak istediler. Bir anda kafemiz ilgi gördü. Eksikliklerimiz hala var onları tamamlamak için uğraşıyorum. Bu bir derya çünkü sonu gelmiyor.' dedi.
'Ziyaretçilerimizin Geneli Öğrencilerden Oluşuyor'
Kafeyi ziyarete gelenlerin çoğunluğunu üniversite öğrencilerinin oluşturduğunu ifade eden Sayın, şunları ekledi: 'Kitap kafeler birçok farklı türde olabiliyor. Bizim kitap kafemizde daha çok kültür kitabı yer alıyor. Öğrencilerimiz özellikle sıkça ziyaret ediyor burayı. Öğrenciler dışında da ziyaretçilerimiz elbette oluyor ama genelini üniversite öğrencileri oluşturuyor. Ziyaretçilerimizin yüzde 90'ı, buranın çok huzurlu olduğunu söylüyor. Öğrenciler, özellikle üniversitede okuyanlar, ders çalışacakları bir alana ihtiyacı olduklarını ifade ediyor. İlimizde okuma oranı çok az. Diğer illerde de kitap kafe kültürünü yaymak istiyorum.
Öğrencisi, subayı, ticaretle uğraşan ve memur kesimi sık sık uğrar. Kitaplar dışında kültür, sanat ve fikir dergileri de yer alıyor. Bu dergilerin de belirli bir okuyucusu kitlesi var. Bu dergilerin satışı sadece belli noktalarda olduğu için kafeyi ziyaret edenler bu sayılı dergilere de ulaşmış oluyor.'
'Kitapların Yarattığı Dünya Çok Farklı'
Sayın; 'İnsanlar televizyon ve telefonla çok fazla zaman geçirmek yerine bol bol okusun. Gündemi takip etmek de önemli fakat dizilere çok fazla vakit ayırmak yerine, okuyarak zihinlerini arındırsınlar. Özellikle kültür kitaplarını okumak gerekiyor. Bu kitaplar bir araştırmaya dayanarak yazılıyor. Bir kitap beyaz perdeye aktarılmışsa, insanlar filmini izlemeyi tercih ediyor. Oysa kitabın yarattığı dünya bambaşka. Kitap sayesinde insanların konuşması, hayata ve insanlara bakışı değişiyor. İnsana birçok şey katıyor. Kitap, sadece okulda verilen eğitimle sınırlı kalmamalı. Kitap okumaya mutlaka vakit ayırmalı.'
'Akşam Yemeğinden Sonra Kitaplarımızla Bir Köşeye Çekiliriz'
Sayın, 'Sınava hazırlanan gençler ise kitap sayesinde çok rahat paragraf sorusu çözebiliyor, okuduğunu daha hızlı bir şekilde kavrayabiliyor. Anlama yetisi artıyor. Velilerimizin kitap okuma alışkanlığının kazanılmasında oldukça etkisi var. Bazı velilerimiz ders çalışmanın daha önemli olduğunu, kitap okumanın ise vakit kaybına neden olduğunu söylüyor. Anne ve babalar kitap okumanın bir vakit kaybı olduğunu düşünüyor. Oysa öyle oluyor, çocuklar okuduğu kitaplardan bilgi ediniyor. İleride gireceği sınavda belki de bu öğrendiği bilgi karşısına çıkıyor. Bunu göz ardı etmemek lazım. Kendi ailemden örnek verecek olursam; önce birlikte yemek yenir, çay demlenir ardından herkes kitabını alarak bir köşeye çekilir. Çocuklar eğer derslerini tamamlamışsa, mutlaka kitaplarını okurlar. Bu alışkanlığın yaygınlaşması süreç alan bir durum. Bunu değiştirmeyi tabii istiyoruz, bunun için dikkat çekmeye çalışıyoruz.'
'Kampanya İle Kafemiz Kitapla Doldu'
Sayın; 'Kafenin birçok eksiği vardı. Eski iş yerimden aldığım tazminatla mekanın dekorunu oluşturdum. İş kitaplara gelince bütçemiz yetmedi. Oğlumun arkadaşı bir kitap kampanyası başlattı. Çok güzel bir ilgi gördü. İstanbul, İzmir, Antalya'dan koli koli kitaplar gelmeye başladı. Onların paylaşımıyla Elazığ'ın da haberi oldu ve kitap bağışlamak istediler. Bir anda kafemiz ilgi gördü. Eksikliklerimiz hala var onları tamamlamak için uğraşıyorum. Bu bir derya çünkü sonu gelmiyor.' dedi.
'Ziyaretçilerimizin Geneli Öğrencilerden Oluşuyor'
Kafeyi ziyarete gelenlerin çoğunluğunu üniversite öğrencilerinin oluşturduğunu ifade eden Sayın, şunları ekledi: 'Kitap kafeler birçok farklı türde olabiliyor. Bizim kitap kafemizde daha çok kültür kitabı yer alıyor. Öğrencilerimiz özellikle sıkça ziyaret ediyor burayı. Öğrenciler dışında da ziyaretçilerimiz elbette oluyor ama genelini üniversite öğrencileri oluşturuyor. Ziyaretçilerimizin yüzde 90'ı, buranın çok huzurlu olduğunu söylüyor. Öğrenciler, özellikle üniversitede okuyanlar, ders çalışacakları bir alana ihtiyacı olduklarını ifade ediyor. İlimizde okuma oranı çok az. Diğer illerde de kitap kafe kültürünü yaymak istiyorum.
Öğrencisi, subayı, ticaretle uğraşan ve memur kesimi sık sık uğrar. Kitaplar dışında kültür, sanat ve fikir dergileri de yer alıyor. Bu dergilerin de belirli bir okuyucusu kitlesi var. Bu dergilerin satışı sadece belli noktalarda olduğu için kafeyi ziyaret edenler bu sayılı dergilere de ulaşmış oluyor.'
'Kitapların Yarattığı Dünya Çok Farklı'
Sayın; 'İnsanlar televizyon ve telefonla çok fazla zaman geçirmek yerine bol bol okusun. Gündemi takip etmek de önemli fakat dizilere çok fazla vakit ayırmak yerine, okuyarak zihinlerini arındırsınlar. Özellikle kültür kitaplarını okumak gerekiyor. Bu kitaplar bir araştırmaya dayanarak yazılıyor. Bir kitap beyaz perdeye aktarılmışsa, insanlar filmini izlemeyi tercih ediyor. Oysa kitabın yarattığı dünya bambaşka. Kitap sayesinde insanların konuşması, hayata ve insanlara bakışı değişiyor. İnsana birçok şey katıyor. Kitap, sadece okulda verilen eğitimle sınırlı kalmamalı. Kitap okumaya mutlaka vakit ayırmalı.'
'Akşam Yemeğinden Sonra Kitaplarımızla Bir Köşeye Çekiliriz'
Sayın, 'Sınava hazırlanan gençler ise kitap sayesinde çok rahat paragraf sorusu çözebiliyor, okuduğunu daha hızlı bir şekilde kavrayabiliyor. Anlama yetisi artıyor. Velilerimizin kitap okuma alışkanlığının kazanılmasında oldukça etkisi var. Bazı velilerimiz ders çalışmanın daha önemli olduğunu, kitap okumanın ise vakit kaybına neden olduğunu söylüyor. Anne ve babalar kitap okumanın bir vakit kaybı olduğunu düşünüyor. Oysa öyle oluyor, çocuklar okuduğu kitaplardan bilgi ediniyor. İleride gireceği sınavda belki de bu öğrendiği bilgi karşısına çıkıyor. Bunu göz ardı etmemek lazım. Kendi ailemden örnek verecek olursam; önce birlikte yemek yenir, çay demlenir ardından herkes kitabını alarak bir köşeye çekilir. Çocuklar eğer derslerini tamamlamışsa, mutlaka kitaplarını okurlar. Bu alışkanlığın yaygınlaşması süreç alan bir durum. Bunu değiştirmeyi tabii istiyoruz, bunun için dikkat çekmeye çalışıyoruz.'