Kime Dokundu?
Yazdığı ve oynadığı filmlerle dünyada gündemden düşmeyen Mel Gibson'ın 4 Temmuz'da vizyona girecek olan filmi başına bela oldu.
Yazdığı ve oynadığı filmlerle dünyada gündemden düşmeyen Mel Gibson'ın 4 Temmuz'da vizyona girecek olan filmi başına bela oldu.
Çocuk kaçakçılarını anlatan ve bu konuda büyük bir farkındalık oluşturmayı amaçlayan Mel Gibson'ın tutuklandığı yönünde iddialar ortaya atıldı. Orijinal adı "Sound of Freedom" olan 'Özgürlüğün Sesi' isimli filmde Ukrayna'da yaşanan savaş ve çocuk kaçakçılığı konusunu vizyona aktaran Mel Gibson, geçtiğimiz günlerde de sosyal medyadan yayımladığı bir video ile konuyla ilgili açıklamalarda bulunmuştu.
Gibson yaptığı konuşmada, "Günümüz dünyasının en rahatsız edici sorunlarından biri insan kaçakçılığıdır. Özellikle de çocuk kaçakçılığıdır. Geleceğimiz çocuklarımızdır. Şimdi, bu suçu ortadan kaldırmanın ilk adımı farkındalıktır. Gidin 'Özgürlüğün Sesi'ni izleyin " şeklinde bir çağrıda bulundu.
Bir sorunu ve bir davayı geniş kitlelere ve tüm dünyaya anlatmanın en etkili yolu sinemadan geçiyor. Geçmişten bugüne birçok mesajın en etkili verildiği alan ise sinema oluyor.
Ülkeler, kendi haklı davalarını anlatmak için sinemaya başvururken, yanlış algıları pekiştirmek isteyen ve bu yönüyle toplumu manipüle etmek isteyen ülkeler de sinemayı tercih ediyorlar.
Ülkemizi karalayan ve yıllarca izi silinemeyen filmlerden biri de Geceyarısı Eksperi olmuştu.
Amerikalı genç bir turist olan Billy Hayes, sevgilisi Susan ile birlikte Türkiye'de tatildedir. Hayes tatil dönüşü arkadaşlarına satıp para kazanmak amacıyla ülkesine dönerken yanında iki kilogram uyuşturucu götürmeye teşebbüs eder. Vücuduna canlı bomba gibi yerleştirdiği küçük paketler hâlindeki uyuşturucu uçağa binmek üzereyken yapılan ani bir güvenlik aramasıyla polisler tarafından bulunur ve İstanbul Sağmalcılar Cezaevi'nde tutuklu geçireceği süreç başlar. Ancak 20 yıla mahkûm olmasına rağmen, beşinci yılda bir operasyonla kaçırılır ve dönüşte bu hikâye ABD'de kitaplaştırılır. Ardından da 1978'de filmi yapılır ve tüm dünyada Türkiye ve Türkler aleyhinde bir kara propaganda aparatına dönüşür.
Bir film Türkiye aleyhine olur da ödül almaz mı? Geceyarısı Ekspresi, 52. Akademi Ödülleri'nde aday olduğu 6 dalın 2'sinde Akademi Ödülü kazanır.
Filmin senaryo yazarı Oliver Stone her ne kadar, 2004'te Türkiye'ye yaptığı bir ziyaret sırasında yazdığı şeyleri çekim aşamasında fazla dramatize ettiğini kabul edip özür dilese de filmin olumsuz etkisinin izleri asla silinmez.
Sinemanın toplumu olumlu ya da olumsuz yönde etkileme gücünü iyi yönde kullanan Mel Gibson'un çocuk kaçakçılığını gündeme taşıyan “Özgürlüğün Sesi” filmi hangi kesimlerin ya da bu olaya göz yuman hangi ülkelerin tepkisini çekmiş olacak ki film ve yönetmeni hakkında adımlar atılmış ve tutuklama girişimlerinde bulunulmuş.
Keşke Türk yönetmenler de Asya'dan kaçıp Avrupa ülkelerine bot ve kırık-dökük teknelerle kaçmaya çalışırken sulara gömülen ve vefat eden Aylan bebeklerin dramını da gündeme getirebilseler. Mesela ülkemizde bulunan bir çok yönetmen bu işe yoğunlaşabilir…