Kayan Sadece Taban mı?
Ak Parti'nin tabanının eridiği ve farklı oluşumlara kaydığı gibi bir gündem sıklıkla dillendiriliyor. Partinin has ve öz tabanı, siyasilerin, bürokratların ve seçilmişlerin yanlışlığı sebebiyle partilerinden soğuyor ve hatta uzaklaşıyor.
Ancak son günlerde ilginç bir kayma da Ak Parti'nin göreve getirdiği bürokratlarda yaşanıyor. Bunu, muhalefet parti liderlerinin açıklamalarına yansıyan usulsüzlük, yanlışlık ve rant verilen kişi ve şirketlerin ifşa edilmesi ve bunlarla ilgili belgelerden anlıyoruz.
İşte örnek: Kılıçdaroğlu, dün itibarıyla kendisine bir belge ulaştığını duyurdu. Söz konusu belgenin kamuoyuyla paylaşılacağını belirten CHP lideri, "Arkadaşlara söyledim bunu kamuoyuyla paylaşın diye. Gidiyorsunuz önce temel atıyorsunuz, temel attıktan sonra ihale yapıyorsunuz. Temeli atan firmaya ihaleyi veriyorsunuz, akıl alacak şey mi bu? Önce ihaleyi yaparsınız, kim kazanırsa gider temelini atarsınız."
Bu, ilk ve son değil. Bugünden sonra buna benzer birçok belge havalarda uçuşacak. Peki neden? Çünkü Ak Parti ehliyet ve liyakate göre değil, milletvekillerine yakınlık düzeyi ve seviyesine göre atama yaptı bürokrasiye. İşte atanmanın ve öne çıkmanın yolunun yaranmaktan ve yalakalık yapmaktan geçtiğini çok iyi bilen o usta ve yetenekli(?) bazı bürokratlar, olası bir millet ittifakı iktidarında yerlerini koruma ve hatta daha yükselmek hevesi ve amacıyla muhalefete belge sızdırma yarışına girdiler bile.
Ak Parti bunu hak ediyor mu? Valla niye yalan söyleyelim hak ediyor. Hele bir muhalefete düşsünler ve görsünler şimdilerde etraflarında pervane olan bazı bürokratların gerçek yüzünü… Tabi bunu görmeleri için bir düşme görmeleri lazım. Onun için bazen düşmek iyidir. Herkes için. En çok da Ak Partili bazı siyasetçiler için…