İNANDIK MI?
Türkiye'nin 57 yıldır müzakere masasında oturduğu Avrupa Birliği üyeliği yeniden kamuoyunun gündemi oldu.
Türkiye Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı, konu ile ilgili anket yaparak Türk halkının nabzını ölçmüş..
AB Başkanlığı'nın belirli aralıklarla toplamda yaklaşık 10 bin kişiyle yaptığı ankete katılanlara, 'Türkiye'nin AB üyeliği iyi bir şey mi ve bunu destekliyor musunuz?' sorusu yöneltilmiş.
Ankete katılanların yüzde 80'i Türkiye'nin AB üyeliğinin iyi bir şey olacağını ve bunu desteklediğini bildirmiş.
Eğitim durumu dikkate alındığında, eğitimli kesimde bu oran yüzde 90'a yükselmiş.
Siz bu duaya pardon ankete amin dediniz mi? Şahsen bizim dememiz mümkün değil, Türk halkının yüzde 80'inin demesi hiç mümkün değil.
Her fırsatta ülkemizi dışlayan, canı sıkıldığında Ermeni tasarısını gündeme getirip ülkemize ambargo uygulayan ve İngiltere gibi birçok ülkenin referandum yaparak çıktığı Avrupa Birliği'ne girmeyi bu derecede yüksek bir oranda istemek mümkün değil.
O zaman olay şu:
Anketi kim yapıyor? AB Başkanlığı. Bu kurumun görevi ve varlık sebebi ne? Avrupa Birliği'ne girmek. Peki, amacı bu olan bir kurum AB Birliği aleyhinde bir soru sorar mı? Asla! Anlaşılan öyle yönlendirme soruları sorulmuş, AB'ye girince herkesin evinin önünde üç araba, herkesin maaşı 9 bin TL, herkes rahatça Avrupa'ya gidip istediği arabaya binerek gümrüksüz olarak şehrine dönüp hava atacakmış gibi soru sorarsan elbette bu sonucu da alırsın.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ne ki Avrupa Birliği ne olsun Allah aşkına. Gakkomun deyimiyle siz kimi gandirisiz. Ve yine gakkoma göre bizim vergilerimizle ayakta duran ve personeli yüksek oranda maaş alan Türkiye Avrupa Birliği Başkanlığı derhal kapatılmalıdır.
Hani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 'Demirtaş derhal cezaevinden çıkartılmalıdır' diye ahkam kesip talimat veriyor ya.. Bizler de ayniyle mukabelede bulunalım dedik.
Çok mu bir şey istedik. 'Kapattık gitti' diyeceksiniz ve fabrika ayarlarına dönmüş kadar pirim aldığınızı göreceksiniz. Klasik son cümlemizle bitirip diyelim ki hepi topu bu işte..
Türkiye Avrupa Birliği (AB) Başkanlığı, konu ile ilgili anket yaparak Türk halkının nabzını ölçmüş..
AB Başkanlığı'nın belirli aralıklarla toplamda yaklaşık 10 bin kişiyle yaptığı ankete katılanlara, 'Türkiye'nin AB üyeliği iyi bir şey mi ve bunu destekliyor musunuz?' sorusu yöneltilmiş.
Ankete katılanların yüzde 80'i Türkiye'nin AB üyeliğinin iyi bir şey olacağını ve bunu desteklediğini bildirmiş.
Eğitim durumu dikkate alındığında, eğitimli kesimde bu oran yüzde 90'a yükselmiş.
Siz bu duaya pardon ankete amin dediniz mi? Şahsen bizim dememiz mümkün değil, Türk halkının yüzde 80'inin demesi hiç mümkün değil.
Her fırsatta ülkemizi dışlayan, canı sıkıldığında Ermeni tasarısını gündeme getirip ülkemize ambargo uygulayan ve İngiltere gibi birçok ülkenin referandum yaparak çıktığı Avrupa Birliği'ne girmeyi bu derecede yüksek bir oranda istemek mümkün değil.
O zaman olay şu:
Anketi kim yapıyor? AB Başkanlığı. Bu kurumun görevi ve varlık sebebi ne? Avrupa Birliği'ne girmek. Peki, amacı bu olan bir kurum AB Birliği aleyhinde bir soru sorar mı? Asla! Anlaşılan öyle yönlendirme soruları sorulmuş, AB'ye girince herkesin evinin önünde üç araba, herkesin maaşı 9 bin TL, herkes rahatça Avrupa'ya gidip istediği arabaya binerek gümrüksüz olarak şehrine dönüp hava atacakmış gibi soru sorarsan elbette bu sonucu da alırsın.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ne ki Avrupa Birliği ne olsun Allah aşkına. Gakkomun deyimiyle siz kimi gandirisiz. Ve yine gakkoma göre bizim vergilerimizle ayakta duran ve personeli yüksek oranda maaş alan Türkiye Avrupa Birliği Başkanlığı derhal kapatılmalıdır.
Hani Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, 'Demirtaş derhal cezaevinden çıkartılmalıdır' diye ahkam kesip talimat veriyor ya.. Bizler de ayniyle mukabelede bulunalım dedik.
Çok mu bir şey istedik. 'Kapattık gitti' diyeceksiniz ve fabrika ayarlarına dönmüş kadar pirim aldığınızı göreceksiniz. Klasik son cümlemizle bitirip diyelim ki hepi topu bu işte..