İkinci Akın Hezimeti
Seçim sürecinde bu köşelerden yaptığımız siyasi yorumlar birçok aday ve siyasetçinin zoruna gitmişti. Yayınladığımız anketin çok öncesinde bile bir siyasi partinin dördüncü olacağını yazdığımızda kıyamet kopmuştu.
Yorum ve öngörülerimizle değerlendirdiğimiz ve Abdullah Akın ile yakın çevresinin hırçınlıklarına muhatap olduğumuz bir diğer parti de Saadet Partisi idi.
Partinin Belediye başkan adayı ile yaptığımız değerlendirmeler yanında partisinin alacağı oy sayısını ifade etmemize rağmen, 45 bin oyları hazır olduğunu yoğun çalışmalarıyla seçimi almaya ramak kaldığına dair açıklamalar kamuoyunda tebessümle karşılanmıştı.
Sandıklar açıldı ve kendilerine göre seçimin tek favorisi ve en donanımlı adayı Abdullah Akın, ancak 11.764 oy alarak beşinci parti olabildi.
Başkan adayı Abdullah Akın, farklı gerekçelerle seçimi zaten öteden beri kazanan, kendisinin de bir kez dahi uğramadığı Mollakendi ve Sarıcan Belediye başkanlıklarıyla teselli olurken, açıklamasında kullandığı şu cümleler kendisini hala kerameti kendinden menkul bir psikolojide nirvana yaptığını gösteriyor.
Yaptığı teşekkür açıklamasında kurduğu cümle şu:
“Tüm koşullara rağmen bana açık bir şekilde destek veren ve destek vermek isteyip de gönlü benden yana olan, koşulların el vermemesinden dolayı farklı tercihler yapan seçmenimize teşekkürlerimi arz ediyorum.”
Cümlenin anlamı: “ben hepsinden iyiyim, hepsinden donanımlıyım, hepsini cebimden çıkartırım vatandaş da bunu biliyor ve gönlü bende yana ama oylarını başka adaylara verdiler.” Bu ne ego, bu ne üstenci yaklaşımdır. Anlaşılan o ki Abdullah Akın, 2023 ve 2024'te yaşadığı iki hezimetten sonra ve partisinin ülke genelinde aldığı binde 3 oya rağmen çok sevdiği ekranlarda olmaya devam edecek. “Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır” diyeceğiz ama ortada tükenen bir Saadet olunca bunu da demek çok kolay değil.