İhmalin Faturası Vatandaşa

Ülkemizde orman alanlarını çoğaltmak, toprak, su ve bitki arasında bozulan dengeyi kurarak erozyonu önlemek ve insanlarımızın daha yeşil, temiz ve güzel bir ortam içinde yaşamalarını sağlamak amacıyla, Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca Hazineye ait taşınmazlarının ağaçlandırma amaçlı kiralanması teşvik ediliyor.

CEVİZ VE BADEM ÖN PLANDA
Bu kapsamda; badem, ceviz, antep fıstığı, zeytin, kavak, kızılağaç, okaliptüs, fıstıkçamı, kızılçam, sedir, köknar, ladin, akasya vb. türlerin yetiştirilmesini teşvik etmek amacıyla, belediye ve belediye mücavir alan sınırları dışında kalan Hazine taşınmazları üzerinde ağaçlandırma izni veriliyor.

49 YILLIĞINA KİRALANIYOR
Hazine taşınmazlarının ağaçlandırma yapılmak amacıyla kiraya verilmesi işlemleri, 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu, Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik, Ağaçlandırma Yönetmeliği, 358 sıra sayılı Millî Emlak Genel Tebliği, hükümleri çerçevesinde yürütülerek sonuçlandırılıyor.

BAKANLIK, ALANLAR İLAN EDİLİYOR
Ağaçlandırma yapılmak üzere Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından belirlenen ve Bakanlıkça uygun görülen taşınmazlar; bulunduğu ilin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ve Millî Emlak Müdürlüklerine ait internet sayfaları ve Bakanlık internet sitesinde de eş zamanlı olarak 30 (otuz) gün süreyle ilan ediliyor. Ayrıca, taşınmazların bulunduğu köyde de muhtarlıklarda ilan yapılmak üzere duyuruluyor.

BİLBOARDLARLA DUYURULMUŞTU
İlimiz sınırları içinde bulunan ve orman vasfını yitirdiği için ağaçlandırılarak hem çevreye hem de ekonomiye kazandırılmak istenen alanların; krokileri, yüzölçümleri, mevkileri ve diğer bilgiler ilgili kurumların internet sitelerinden yayınlanmakla birlikte, vatandaşın bilgilendirilmesi ve yapılan uygulamaların geniş kesimlerce de duyulması amacıyla ilimizde billboardlara afişler asılmak suretiyle ilan edilmişti.

İLK MÜRACAAT YETKİLİ ORMAN MÜHENDİSLİĞİ OFİSİNE YAPILIYOR
İlimiz sınırları içerisinde bu kapsamda 49 yılığına kiraya verilecek alanların özellikleri, vasfı ve mevkiini öğrenmek amacıyla, ilgili bakanlık tarafından yetkilendirilmiş özel Orman Mühendislerinin bulunduğu ofise müracaat edilerek ilk adım atılmış oluyor.

Arazileri kiralayıp alanda gerekli çalışmaları yaparak ceviz, badem ya da farklı bir ağaç dikmek amacıyla böyle bir çalışmaya başlayan özel şahıs ya da tüzel kişilikler, bu ofise giderek ilimizde bu kapsamda ihaleye çıkartılan alanları görebiliyor.

RESMİ MÜRACAAT VE SONRASI
Üretici kişi ya da firmalar, kendi ekonomik gücü ya da mevkilerine uygun gördükleri bir alanı, yetkili orman mühendisliği bürosundan görüp müracaatını yapıyorlar.
Yapılan müracaat, ilgili birçok kamu kurumunun yetkilisi tarafından da incelendikten sonra rapor Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne veriliyor.

6 AY SONRA GELEN OLUMSUZ YAZI
Yasal şartları sağlanarak ve tüm yükümlülükler yerine getirilerek yapılan müracaattan altı ay sonra gelen yazı, kurumların birbirilerinden nasıl kopuk ve ilgisiz çalıştığını ortaya koyuyor.

İlgili bakanlık listesinde ağaçlandırılmak amacıyla 49 yıllığına kiralanabilir listesinde yer alan, gerekli müracaatları yapılan arazi için “3. derecede sit alanı” gerekçesi ile müracaatına olumuz cevap alan üreticiler, kurumların koordinasyon eksikliğinin cezasını kendilerinin yaşadığını dile getiriyorlar.

3. DERECEDE SİT ALANI NEDEN LİSTEYE KONUR
Üçüncü derece sit alanı olan ve sırf bu gerekçe ile müracaatı reddedilen alanın bu özelliğine rağmen neden kiralanabilecek araziler listesine konduğu ve neden müracaatının kabul edildiğini soran üreticiler, bu süreçte yapmış oldukları 10 Bin TL'yi bulan masraflarının da boşa gittiğini iddia ediyorlar.
Yaptıkları alanın 3. derece sit alanı olarak müracaat anında gözükmemesi, altı ay sonra da bu gerekçe ile müracaatın reddedilmesi karşısında, o dönem müracaat haklarını kullandıkları için başka bir alana müracaat etmeyen üreticiler, yeni bir müracaat dönemine kadar mağdur olduklarını ve hem kendileri hem de şehir ekonomisinin zaman kaybettiğini dile getiriyorlar.

3. DERECE SİT ALANINA AĞAÇ DİKİLEMEZ Mİ?
3. derece arkeolojik sit alanları, koruma-kullanma kararları doğrultusunda yeni düzenlemelere izin verilebilecek arkeolojik alanlar olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bu alanlarda, gerekli kurumların yüzey ve sondaj çalışmalarından sonra herhangi bir yapılaşmaya gidilmeden ağaç dikilmesinde herhangi bir mahsur bulunmadığını ifade ediyorlar.

Alanın topografik özeliğine herhangi bir zarar vermeden ve yine herhangi bir yapılaşma ve altyapı çalışması yapmadan 3. derece sit alanı içerisinde kalan alanlara ağaç dikilmesinin bölgeye herhangi bir zarar vermeyeceği gibi alanın daha da korunaklı ve sahipli olmayı da getireceği için kültürel mirasın gelecek kuşaklara aktarılmasında katkı verilebilir.

KURUMLAR UYUMLU ÇALIŞMALI
3. derece sit alanı içerisinde yer alan bir bölgeyi, önce 49 yıllığına kiralanacak araziler içerisinde gösterip, müracaat yapılınca da bu gerekçe ile reddedilen bu uygulamanın, kurumların koordinesizliği ve özensiz çalışmaları sonucu yaşandığına dikkat çeken uzmanlar, böylesine bir konuda, ilana çıkılan arazinin tüm özellikleri araştırılıp sonrasında listeye konmasının daha isabetli olacağı ve bununla vatandaşın mağdur olmasının önüne geçileceğini dile getiriyorlar.