Her Yaz, Hep Sorun…
Sezen Aksu'nun 'Ben her bahar aşık olurum' dediği gibi biz basın mensupları da her yaz Hazar Gölü ve çevresinde yaşanan çevre kirliliği ile ilgili haber yaparız. Yaparız yapmasına da her yıl aynı görüntüler ve aynı manzaralardan da kurtulamayız.
Yaz sezonu demek tatil ve piknik demektir. Hazar Gölü de tatilciler, piknikçiler ve serinlemek isteyenlerin birinci öncelikli tercih ettikleri mekânların başında gelmektedir.
O bölgede yaz aylarında yaşanan insan ve ziyaretçi yoğunluğu doğal olarak çöp sorununu da beraberinde getirecektir.
Her yaz mevsiminin böylesi bir sorunu da beraberinde getirmesi sürpriz değil, doğal bir sonuçtur.
Her yıl yaşanan bu olay için her yıl yeniden çaresiz kalmak, yetersiz kalmak ve hele hele çözümsüz kalmak hangi mantıkla izah edilir ya da izah edilebilir mi çok bilemedik.
Hazar Gölü gibi bir doğa harikasının şehre her yönden katkı sağlaması beklenirken bu güzelliği, her yaz sırtında bir kambur, ağırlık ve sorun olarak gören bir yönetim ve bakış açısı olabilir mi?
Oysa tek yapılacak iş; göl çevresine bol bol çöp konteyneri bırakmak ve bunları günlük olarak toplamak. Üç günde bir yapılacak ilaçlama ile bu belde gözbebeğimiz olacakken, şimdilerde gitmeyenin hayali, gidip görenin ise bir daha uğramayı düşünmediği ve bu olumsuz gözlemlerini her yerde anlattığı bir bölge görünümündedir.
İl Özel İdaresi, Sivrice Kaymakamlığı, Köylere Hizmet Götürme Birliği ve geçmiş yıllarda kurulan ancak şu an bir fonksiyonu var mı yok mu bilmediğimiz Hazar Gölü Çevresini Koruma Birliği ile Sivrice Belediyesi'nden yetkililerin katılmalarıyla oluşturulacak özel bir yapı ve birim ile bu sorun rahatlıkla çözülebilecekken, çöp dağları ve istenmeyen görüntüler büyümeye devam ediyor.
Bu yıl da geçti belki ama umarız bizler gelecek sezonda da Hazar Gölü çevresinin kirliliği ile ilgili yazılar yazmayız. Ve umarız önümüzdeki sezon bir babayiğit çıkar da “Bu basit meseleyi çözemediniz mi?” diyerek sistemini kurar ve herkes rahatlar.