HAYDİ ŞEHİR AYAĞA KALK
HAYDİ ŞEHİR AYAĞA KALK
İçerisinde bir çok sıkıntıyı barındırsa da ligde yoluna na mağlup devam eden Elazığspor, taraftarlarına mutlu hafta sonları yaşatm
HAYDİ ŞEHİR AYAĞA KALK
İçerisinde bir çok sıkıntıyı barındırsa da ligde yoluna na mağlup devam eden Elazığspor, taraftarlarına mutlu hafta sonları yaşatmaya başladı.
Bordo beyazlı ekibimizde daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi en uçta etkili bir santrafor olmasa da forvet bölgesinde oynayan Tom, Serdar, Lamjed ve Cleyton gibi kaliteli ayaklara sahip bir takım kurduk.
Tom ve Cleyton kenarlarda gerek süratlı olmaları gereksede top teknikleri ile taraftarlarından tam not aldılar. Burdan bir parantez de kaptana açmak gerekir, Serdar adete 2. baharını yaşıyor, O'na da Maşdigerah dememiz gerekir. ***** Biraz da teknik kadroyu konuşalım, Bayram hocanın istikrarlı takım yaratma düşüncesini takdir ediyorum, sürekli birbirleriyle oynayan oyuncuların takıma artısını ilerleyen haftalarda çok net göreceğiz. Kim nereye koşu yapar, kim nerde topa vurur vs vs... Umarım istikrardan yana tavrı devam eder. ***** Fakat teknik kadronun sonradan oyuna müdahaleler konusunda bazen geç kaldığını bazen de yanlışlar yaptığını söylemek gerekir. Özellikle skor olarak önde olduğumuz zaman orta saha üstünlüğünü rakibe verme anlamında, rakiplerimize kolaylıklar sağlıyoruz.
Lamjed'in Balıkesir maçında Traore sonrası ön liberoya alınması, ekmeğe yağ sürmekten farksızdır. Kenarda bekleyen Kayalı'yı 11'de oynatmiyorsan; bu tip durumlarda kullanmak için yedeğe alınmıştır, diye düşünüyorsun ama yine de hoca bazen takıntı yapabiliyor. Göztepe maçında 2-1 önde girdiğimiz son dakikalarda orta alanda yapamadığımız doğru değişiklikler sonucu çok baskı yedik, tabiki deplasmanda baskı yeriz. Bide öndeysen olabilir. Fakat O kadar olmamalıydı.Elbetde teknik kadronun da bazı hataları ve yanlışları olur ve olacaktır. Önemli olan hep birlikte bunlara çözümler üretmek lazım, zira şuan yolun başındayız.İyisiyle kötüsüyle bu takım bizim, kazandığında seviniyoruz, kaybettiğinde üzülüyoruz. Herkesim ve herkesin üzerine düşeni bugün artık yapması gerek, Şampiyonluğu istiyorsak
'ŞEHRİN AYAĞA KALKMASI LAZIM'
Statta bu hafta yeni reklam panoları gördüm, Elazığ Belediyesinin ücretsiz pasolig dağıtımı yanında stadyum içinde ve dışında uzun zamandır, görmediğim temizlik çalışması şehrin azda olsa motive olduğunu gösteriyor. Tabi bunlar yeter mi? Yetmez tabiki; küçük ve büyük ölçekli firmaların reklam vermeleri, tekstil firmalarının takımı giydirmeleri, restoranların takımı yemeğe almaları, şehrin gelin gibi Elazığspor bayraklarıyla süslenmesi ve en önemlisi de taraftarların tribünde olması gerekir. Şampiyonluk öyle 2 maç alarak gelmez, uzun soluklu bu yolda maddi ve manevi değerlerin bir araya gelmesi lazım. Şehrin top yekün ayağa kalkarak, takımı havaya sokması lazım.Yarın çok geç olmadan, lehimize esen bu rüzgarı kullanalım!!! Yoksa ilerde ah vah etmenin anlamı da olmaz, faydası da. Saygılarımla esen kalın.
İçerisinde bir çok sıkıntıyı barındırsa da ligde yoluna na mağlup devam eden Elazığspor, taraftarlarına mutlu hafta sonları yaşatmaya başladı.
Bordo beyazlı ekibimizde daha önceki yazılarımda da belirttiğim gibi en uçta etkili bir santrafor olmasa da forvet bölgesinde oynayan Tom, Serdar, Lamjed ve Cleyton gibi kaliteli ayaklara sahip bir takım kurduk.
Tom ve Cleyton kenarlarda gerek süratlı olmaları gereksede top teknikleri ile taraftarlarından tam not aldılar. Burdan bir parantez de kaptana açmak gerekir, Serdar adete 2. baharını yaşıyor, O'na da Maşdigerah dememiz gerekir. ***** Biraz da teknik kadroyu konuşalım, Bayram hocanın istikrarlı takım yaratma düşüncesini takdir ediyorum, sürekli birbirleriyle oynayan oyuncuların takıma artısını ilerleyen haftalarda çok net göreceğiz. Kim nereye koşu yapar, kim nerde topa vurur vs vs... Umarım istikrardan yana tavrı devam eder. ***** Fakat teknik kadronun sonradan oyuna müdahaleler konusunda bazen geç kaldığını bazen de yanlışlar yaptığını söylemek gerekir. Özellikle skor olarak önde olduğumuz zaman orta saha üstünlüğünü rakibe verme anlamında, rakiplerimize kolaylıklar sağlıyoruz.
Lamjed'in Balıkesir maçında Traore sonrası ön liberoya alınması, ekmeğe yağ sürmekten farksızdır. Kenarda bekleyen Kayalı'yı 11'de oynatmiyorsan; bu tip durumlarda kullanmak için yedeğe alınmıştır, diye düşünüyorsun ama yine de hoca bazen takıntı yapabiliyor. Göztepe maçında 2-1 önde girdiğimiz son dakikalarda orta alanda yapamadığımız doğru değişiklikler sonucu çok baskı yedik, tabiki deplasmanda baskı yeriz. Bide öndeysen olabilir. Fakat O kadar olmamalıydı.Elbetde teknik kadronun da bazı hataları ve yanlışları olur ve olacaktır. Önemli olan hep birlikte bunlara çözümler üretmek lazım, zira şuan yolun başındayız.İyisiyle kötüsüyle bu takım bizim, kazandığında seviniyoruz, kaybettiğinde üzülüyoruz. Herkesim ve herkesin üzerine düşeni bugün artık yapması gerek, Şampiyonluğu istiyorsak
'ŞEHRİN AYAĞA KALKMASI LAZIM'
Statta bu hafta yeni reklam panoları gördüm, Elazığ Belediyesinin ücretsiz pasolig dağıtımı yanında stadyum içinde ve dışında uzun zamandır, görmediğim temizlik çalışması şehrin azda olsa motive olduğunu gösteriyor. Tabi bunlar yeter mi? Yetmez tabiki; küçük ve büyük ölçekli firmaların reklam vermeleri, tekstil firmalarının takımı giydirmeleri, restoranların takımı yemeğe almaları, şehrin gelin gibi Elazığspor bayraklarıyla süslenmesi ve en önemlisi de taraftarların tribünde olması gerekir. Şampiyonluk öyle 2 maç alarak gelmez, uzun soluklu bu yolda maddi ve manevi değerlerin bir araya gelmesi lazım. Şehrin top yekün ayağa kalkarak, takımı havaya sokması lazım.Yarın çok geç olmadan, lehimize esen bu rüzgarı kullanalım!!! Yoksa ilerde ah vah etmenin anlamı da olmaz, faydası da. Saygılarımla esen kalın.