Hayaller İçinde Bahtiyar Olmak
Oldum olası yarım gün tatilleri severim. Farklı bir heyecan ve sevinç kaplar o gün içimi. Zira o gün işimi erkenden bitirmek ve kendimi en çok sevdiğim arkadaşlarla buluşma ya da sevdiklerimle ve tabiatın kollarına bırakmak gibi bir hayalle çıkardım evden.
Ramazan Bayramı,Kurban Bayramı ve Cumhuriyet Bayramı öncesinde yapılan yarım gün tatiller benim için böylesine anlamlı ve değerli olmasına rağmen, bu yarım zamanlar için değil yarım, hayallerimin zerresini dahi yaşayamadım.
Hiçbir zaman planlarım tutmadı ve ben öğlen saat 12 gibi çıkıp sevdiklerimizle buluşup özel etkinlikler yapma şansını ve bahtiyarlığını yaşayamadım.
Hayaller böyle olsa da gerçekler; biteviye çalışmak, bitmeyen işler, toparlanamayan hayat ve kimseye yetişememek oluyor her zaman.
Ve bugün… Yine ve yeni bir heyecanla başlayan ve öğlen sonu yapılabilecek planlar ve hayaller… Gerçekler ise saat 16 ve ben hala klavye başındayım.
Ben iyisi mi hayallerimin içinde bahtiyar olmak gibi bir kadere razı olayım. Zira hayallerimize hem de gerçekleşmesi çok da zor olmayan hayallerimize ulaşmak istesek de bu çok mümkün olmadı, olamıyor.
Kader mi keder mi bilmiyoruz ama artık bu mukadderat ile barışmak hatta yaşamak zorundayız. Olmazsa olmuyor, yoksa da yoktur.