HAFTANIN GEÇİŞİ

Türkiye Futbol Federasyonu Birinci Futbol Lig'de 15. hafta oynanan maçlarla son bulurken, haftanın en sürpriz sonucuna her zaman olduğu gibi, ne zaman ne yapacağı bilinmeyen Denizli spor imza atmış oldu. Lig'in bir başka dengesiz takımı Bolu spor ise geçen hafta oturduğu liderlik koltuğunda ancak bir hafta kalabildi diyebiliriz. Öncelikle temsilcimiz Elazığspor'un Altınordu takımını misafir ettiği maça baktığımızda, buzla kaplı bir zeminden başka hiç bir şey görmediğimizi açıkça söyleyebilirim. Maç Elazığ sporumuzun üstünlüğü ile geçmiş olsa da yakalanan net pozisyonların gollerle sonuçlanamaması farklı galip gelebileceğimiz bir maçın eşitlikle sonuçlanmasına sebep oldu diyebilirim. Bunun yanında Ülkemizin dört bir yanı, yeni stadyumlarla ışıl, ışıl yıldızlar gibi parlarken imrenmemek elde olmasa gerek. Böylece Elazığ olarak 2012 yılında verilen sözlerin hiç bir hükmünün olmadığı da görülmüş oldu. Bizi burada stadyum olmaz diyerek tersleyen o günün spor bakanı, denizin üstüne yapılan Trabzon Şenol Güneş stadyumunu hangi gözle görüyor acaba, sormak lazım. Proje ihale aşamasında, son çalışmalar yapılıyor, TOKİ sayfasında projenin ihale şartları, askıda denilerek uzatılan çözümsüzlük yerini, bakanlıktan yeni heyet gelecek, stadyum şimdiki yerinde mi yoksa başka yerde mi çalışması yapılacak, denilen sözlere bırakmış durumda. Anlayacağınız değneğin iki ucu da bildiğiniz gibi. Akışımızı ligimiz de oynanan maçlara çevirdiğimizde ise, son sekiz haftanın en başarılı takımı olarak, aldığı altı galibiyet, bir beraberlik, bir mağlubiyet ile Ümraniye spor u gösterebiliriz. Ayrıca alınan altı galibiyetten üçünün deplasman maçlarından geldiğini de sözlerimize ekleyebiliriz. Son beş haftanın ilgi çeken takımlarına baktığımızda ise, Boluspor'un yukarıda da yazdığımız gibi dengesiz oluşu gözlerden kaçmazken, emin adımlarla yoluna devam eden Yeni Malatyaspor'un bu süreçteki düşüşü de, uzun süre oturduğu liderlik koltuğunu bırakmasına sebep oluyor. Bunun yanında hoca değişikliğinin ardından, futbolcu alacaklarınında ödendiği Urfaspor'un, son üç maçını iki galibiyet bir beraberlikle kapatması, moral, motivasyon olarak bu takıma etki etmişe benziyor. Göztepe takımının uzun süre sahada on kişi mücadele Mersin karşısında zorlana, zorlana aldığı galibiyet kendini liderlik koltuğuna oturtmuş olsa da, o koltukta fazla kalabileceğini düşünmüyorum. Bunun yanında Eskişehir ile Denizlispor takımlarına ne diyebileceğimi inanın bende bilemiyorum. Denizli sporun kendi sahasında aldığı mağlubiyetleri deplasman galibiyetleri ile kapatması bu takımı, kendi evindeki maçlar sıralamasında 17. Sıraya atarken, deplasmanda oynadığı maçlardan almış olduğu puanlarla sıralamada ligin en tepesine itiyor diyebilirim. Bu takımın bu durumu iyice analiz etmesi gerekir diye düşünüyorum. Eskişehir takımı ise, topal aksak yürüdüğü bu yolda süper lig modundan henüz çıkamamış bir görüntü verirken bizlere, kendi sahasında bin bir türlü topladığı puanların üstüne deplasman dan alabileceği puanları eklemekte zorlanınca kalitesine oranla ters bir orantıya yelken açmış oluyor. Kısaca, üst sıralardaki istikrarsız görüntünün, ligin son sıralarına demir atmış takımlar da pekte görülmediğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Öyle ki bu sıralamada bulunan takımlardan Bandırmaspor ve Elazığspor'un gayretleri gözden kaçmazken, daha altta bulunan Manisa, Samsun ve Mersin takımları bana değmeyen yılan bin yaşasın misali, uyumaya devam ediyorlar diyebilirim. İlk yarının son hafta maçlarına bakacak olursak, Elazığsporumuz Balıkesir yolculuğuna üç puan parolasıyla çıkıp ikinci yarıya mordigeri başlamak isterken, haftanın en önemli maçları ise Boluspor- Malatyaspor, Sivasspor-Adana Demirspor maçları olarak karşımıza çıkıyor. Sözümüzün özü, tüm takımlarımıza hak edenin kazandığı bir hafta geçirmelerini diliyorum.