HABİL İLE KABİL'İN SAVAŞI
Bu savaş Hak ile Batılın Savaşıdır…
Her şey Habil ile Kabil'den sonra başladı
Bu savaş Hak ile Batılın Savaşıdır…
Her şey Habil ile Kabil'den sonra başladı.
Habil ile Kabil…
Biri iyi, diğeri kötü…
Biri güzel, diğeri çirkin…
Biri siyah, diğeri beyaz…
Biri maktul, diğer katil…
Kabil kıskançlıklar yüzünden kardeşi Habil'i öldürür ve dünya üzerinde ilk suç bu cinayet ile başlamış olur. Kötünün iyiyi öldürmesi de diye biliriz bu cinayete. Yani biri zalim, diğeri mazlum…
İlk cinayet kardeşin kardeşi öldürmesi ile başladı ve kardeşin kardeşi öldürmesi ile de bugüne kadar devam etti.
Sonra günler geçti Habiller bir koldan, Kabiller diğer koldan çoğalmaya başladı. Çoğaldıkça kan ve gözyaşı arttı.
Kabiller öldürdü, Habiller öldü…
Kabil'in sureti Firavun oldu, Ebu Cehil oldu, Yezit oldu, İsrail oldu, DAEŞ oldu, PKK oldu…
Habil'in adı mazlum oldu. Filistin'de, Suriye'de, Irak'ta, Myanmar'da… Doğru konuşmanın suç sayıldığı düzende tek gerçek Habillerin masum suretinde ölümün adıydı.
Dünya ilk cinayette de dönüyordu. Yıldızlar, bulutlar o gün yaşanan haksızlığa da şahitti, bugün yaşanan haksızlığa da. Can almanın insanlığı yok etmek ile aynı ölçüde sayıldığı bir dinde, siyah cüppeli ve siyah sakdigerı Kabiller İslam'ı savunduklarını yüksek perdede dile getirirken, Habilleri öldürmeyi cihat olarak göstermeye niyetliyken gerçek güneş gibi ortadaydı.
571'de Dünya'da güneş gerçek yüzünü göstermişken Kabiller 'in hıncı bu güneş karşısında eriyip bir mum gibi akıp gitti. İşte o gün başlayan HAK kavgası Sultanlar Sultanı Hz. Muhammed'in nuru ile ışıldamaya devam ederken Batıl'ın o Kabil duruşu ümmetin üzerinden hiç eksilmedi.
Allah'tan korkmayan Kabiller, İslam gerçeğinin ışığını karartma adına bir yol tutturup mazlum Habillerin canını almaya yemin etti.
Kan ve gözyaşının adı demokrasi oldu, insan hakları oldu…
Yıllarca akıtılan Habillerin kanı demokrasi adına atılmış adımların bir sonucu olarak gösterilmeye çalışıldı.
Terör örgütü denen yapboz oyuncakları maşa olarak kullanan Kabiller, Hakk'ın savaşına karşı, Batıl inançlarını demokrasi örtüsü ile perdeleyerek azgın köpeklerini Habillerin üzerine yürüttüler.
Oysa Habil bir kez ölürken, Kabiller sonsuz kere ölümü tadacaklarını bilmiyorlardı.
Mazlumun ahının ŞAH'ı indirdiği bir düzende, zulüm ile iştigal eden bir ŞAH olmanın ne faydası var ki?
O zaman Habiller'in Kabiller'e karşı bir ve birlik olması günü duasıyla
Her şey Habil ile Kabil'den sonra başladı.
Habil ile Kabil…
Biri iyi, diğeri kötü…
Biri güzel, diğeri çirkin…
Biri siyah, diğeri beyaz…
Biri maktul, diğer katil…
Kabil kıskançlıklar yüzünden kardeşi Habil'i öldürür ve dünya üzerinde ilk suç bu cinayet ile başlamış olur. Kötünün iyiyi öldürmesi de diye biliriz bu cinayete. Yani biri zalim, diğeri mazlum…
İlk cinayet kardeşin kardeşi öldürmesi ile başladı ve kardeşin kardeşi öldürmesi ile de bugüne kadar devam etti.
Sonra günler geçti Habiller bir koldan, Kabiller diğer koldan çoğalmaya başladı. Çoğaldıkça kan ve gözyaşı arttı.
Kabiller öldürdü, Habiller öldü…
Kabil'in sureti Firavun oldu, Ebu Cehil oldu, Yezit oldu, İsrail oldu, DAEŞ oldu, PKK oldu…
Habil'in adı mazlum oldu. Filistin'de, Suriye'de, Irak'ta, Myanmar'da… Doğru konuşmanın suç sayıldığı düzende tek gerçek Habillerin masum suretinde ölümün adıydı.
Dünya ilk cinayette de dönüyordu. Yıldızlar, bulutlar o gün yaşanan haksızlığa da şahitti, bugün yaşanan haksızlığa da. Can almanın insanlığı yok etmek ile aynı ölçüde sayıldığı bir dinde, siyah cüppeli ve siyah sakdigerı Kabiller İslam'ı savunduklarını yüksek perdede dile getirirken, Habilleri öldürmeyi cihat olarak göstermeye niyetliyken gerçek güneş gibi ortadaydı.
571'de Dünya'da güneş gerçek yüzünü göstermişken Kabiller 'in hıncı bu güneş karşısında eriyip bir mum gibi akıp gitti. İşte o gün başlayan HAK kavgası Sultanlar Sultanı Hz. Muhammed'in nuru ile ışıldamaya devam ederken Batıl'ın o Kabil duruşu ümmetin üzerinden hiç eksilmedi.
Allah'tan korkmayan Kabiller, İslam gerçeğinin ışığını karartma adına bir yol tutturup mazlum Habillerin canını almaya yemin etti.
Kan ve gözyaşının adı demokrasi oldu, insan hakları oldu…
Yıllarca akıtılan Habillerin kanı demokrasi adına atılmış adımların bir sonucu olarak gösterilmeye çalışıldı.
Terör örgütü denen yapboz oyuncakları maşa olarak kullanan Kabiller, Hakk'ın savaşına karşı, Batıl inançlarını demokrasi örtüsü ile perdeleyerek azgın köpeklerini Habillerin üzerine yürüttüler.
Oysa Habil bir kez ölürken, Kabiller sonsuz kere ölümü tadacaklarını bilmiyorlardı.
Mazlumun ahının ŞAH'ı indirdiği bir düzende, zulüm ile iştigal eden bir ŞAH olmanın ne faydası var ki?
O zaman Habiller'in Kabiller'e karşı bir ve birlik olması günü duasıyla