Günlerden Kadın

Bazı siyasi parti ve kurumlar, günün anlam ve önemine dair basın açıklaması yapmakla yetinirken, bazı kurum ve kuruluşlar da yemekli müzik eğlence programları ile günü anmayı tercih ettiler.

Açıklama ve söylemlerde genel tema, kadının toplum içerisindeki saygınlığı ve vazgeçilmezliği olurken, kadının mağduriyetleri konusunun baskınlığı yine çok öne çıkarıldı maalesef.

Kadınlarımızı koruyalım, ona en güzel değeri verelim derken; şiddetin, ezmenin ve emeğini sömürmenin bir nesnesi olması yönünde ortaya çıkan söylemler, yılın her günü bu duygu ile bakılan kadınımıza bir de kendi gününde zarar verilmiş gibi oluyor ki bu da çok iyi hissettirmiyor kadınlarımızı.

Hz.Aişe, Peygamberimizle yeni evlenmişti. Zaman zaman, bir bayan olarak eşinin kendisini sevip sevmediğini merak etmekteydi. Ya da kendisini ne kadar ve nasıl sevdiğini...

Hz. Aişe bu düşüncesini Peygamberimizle paylaşmadan edemedi:
'Ey Allah'ın Resulü, beni seviyor musun?'
'Evet Aişe, elbette.'
Genç kadın dahasını da merak ediyordu. Hemen sordu:
'Peki, nasıl seviyorsun?'
Peygamberimiz eşine sevgi ile bakarak: 'Kördüğüm gibi...'

Kördüğüm gibi çözülmeyecek bir bağ olmalı kadına karşı davranışlar. Zorluklara, sıkıntılara ve imkânsızlara rağmen, kadın hep baş üstünde ve gönül tahtında tutulmalı.

Ne İstanbul sözleşmesi ne de KADEM'in dayatmaları ile çıkartılan kadını koruması beklenen 6284 sayılı yasa kadını koruyabilir.

Merhamet tohumlarını ekmek, sevgiyi yüceltmek ve insanları mutlu ve huzurlu yaşayacakları bir ortama kavuşturmak yönünde adım atmaktır aslolan.

Günün mana ve ehemmiyetini en güzel özetleyen ve son günlerin en popüler şarkısıyla bakın nasıl ifade etmiş Berivan Meşeler:

Yarime bir haber salın
Yine sızladı sol yanım
Damarda kalmadı kanım
Birindarım perişanım

Seninle bir ömrüm olsun
Yarım olsun kısa olsun

Bakayım o gözlerine
Güneş doğsun sabah olsun