GRİP VAKALARI GENELLİKLE EKİM AYLARINDA BAŞLAR

Dr

TAKİP ET
Dr.Müge Özgüler ile yaptığımız röportajın detayları;

 

Grip nedir?

 

Grip; burun, boğaz ve bazen de akciğerleri etkileyen virüslerin neden olduğu sistemik bir hastalıktır. Ani başlayan ateş, yaygın kas ağrıları ve baş ağrısı ile keyifsizlik, kuru öksürük, boğaz ağrısı ve burun akıntısı-burun tıkanıklığı gibi belirtilerle seyreder.

 

Gribin etkeni nedir?

 

Grip hastalığı, influenza virüsleri ile oluşur. İnfluenza virüsleri Tip A, Tip B ve Tip C olmak üzere üç tipe ayrılıyor. Tip A influenza virüsleri, her yıl oluşan grip vakalarının çoğundan sorumludur ve mevsimsel salgınlara neden olur.

 

Günümüzde sıklıkla duyduğumuz ''Domuz Gribi''nin etkeni ise H1N1yapısına sahip influenza alt tipidir. Bu yıl gözlenen mevsimsel grip hastalığının etkenleri çoğunlukla H1N1 ve H3N2 alt tipleridir.

 

Grip hangi mevsimlerde daha çok görülmektedir?

 

Her yıl grip vakaları genellikle Ekim aylarında başlamakta, Aralık ve Şubat ayları arasında pik yapmaktadır. Vakalar Şubat ayından itibaren azalmakla beraber, Mayıs ayına kadar da görülebilir.

 

 

Grip nasıl bulaşır?

 

Mevsimsel Grip; ülkemizde ve dünyada her yıl milyonlarca insanı etkiliyor. Hasta kişinin öksürük ve ya hapşırma esnasında oluşturduğu damlacıkların solunum yoluyla alınması ve ya bu damlacıkların olduğu yerlere yani kapı kollar, yüzeyler, telefon avizesi vs. dokunduktan sonra ağız ve göze temas edilmesiyle de bulaşabiliyor.

 

 

Gribal Enfeksiyon için risk altında bulunanlar kimlerdir?

 

Bunları şöyle sıralayabiliriz. 65 yaş ve üzerinde olan kişiler, 2 yaşın altında bulunan çocuklar, hamileler, bakımevi ve huzurevinde kalanlar, Kronik böbrek yetmezliği olanlar, Astım ve kronik akciğer hastalığı olanlar, Kalp-damar sistemi hastalığı olanlar, Bağışıklık sistemi baskılanmış olanlar, Kan hastalığı olanlar, Şeker hastalığı olanlar, Nörolojik hastalığı olanlar, Metabolik hastalığı olanlar, Kronik karaciğer hastalığı olanlar, Aşırı kilolu olanlar buna obezler  diyebiliz. Bunun yanında Sağlık çalışanları ve 6 ay-18 yaş arasında olup da uzun süre aspirin kullanması gereken insanlar risk grubunu oluşturuyor.

 

 

Hastalığın nasıl seyrettiğinden bahseder misiniz?

 

Hastalık etkeni vücuda alındıktan yaklaşık 1-3 gün sonra ani başlayan ateş, boğaz ağrısı, baş ağrısı, yaygın kas ağrıları, bulantı-kusma, karın ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkıyor. Hastaların çoğunda yaygın kas ağrıları en belirgin belirtidir. Bazen hiçbir belirti olmadan da hastalık atlatılabileceği gibi risk grubunda olan hastalarda gribal enfeksiyon daha ağır bir formda seyredebiliyor ve tonsillit, otit, bronşit ve ya zatürre de grip  tablosuna eklenebiliyor. Bu durumda Risk faktörlerine sahip ve genel durumu kötü olan hastaların hastaneye yatırılması gerekir. Zatürre'nin gribal enfeksiyona eşlik ettiği hastaların bir kısmına yoğun bakım desteği verilmesi de gerekebilir.

 

Aslında genel olarak, hastalık 1-2 hafta içinde iyileşir. Ancak bu durum hastanın bağışıklık sistemiyle ve eşlik eden kronik hastalıkların varlığıyla yakından ilişkilidir.  Eşlik eden kronik kalp hastalığı, Kronik Obstruktif Akciğer hastalığı (KOAH), Astım, Diyabet v.s gibi hastalıkların varlığı durumunda grip ağır seyredebiliyor ve hastalara yoğun bakım desteği de vermek gerekebiliyor.

 

 

Hastalar ne zaman hastaneye başvurmalıdır?

 

Risk grubunda olup; Düşmeyen ateşi olanlar, Nefes darlığı veya solunum güçlüğü olanlar, Yaşamsal bulgularda değişiklik saptananlar, Bilinç düzeyinde değişiklik olanlar, Aşırı sıvı kaybetmiş olan hastalar hastaneye başvurmalıdırlar.

 

 

Grip tanısı nasıl koyulmaktadır?

 

Başka bir etkenle açıklanamayan belirgin gribal enfeksiyon semptomları olan hastada gribal enfeksiyon ön tanısı düşünülür. Yapılan ayrıntılı muayene ve tetkiklerde viral enfeksiyon bulgularının olması ile de tanı destekleniyor.

 

Hastaneye yatışı gereken hastalarda tanı amacıyla örnekler alınır ve Türkiye Halk Sağlığı Kurumu laboratuarlarına gönderilir. Burada tanı testleri ve virolojik incelemeleri yapılır.

 

 

Gribal Enfeksiyon tedavisi nasıl yapılır?

 

Risk faktörlerine sahip olmayan hastalarda Gribal enfeksiyon tedavisi semptomatiktir. Yani şikyetlere yönelik tedavi uygulanır. Bu hastalara; ateş için ateş düşürücüler, baş ağrıları ve yaygın kas ağrıları için ağrı kesiciler verilerek hastalara sıvı tüketimlerinin ve doğal vitaminler içeren sebze- meyve tüketimlerini artırmaları ve istirahat etmeleri önerilir. Tedavinin temeli de budur.

 

Risk faktörlerine sahip olan hastalara ise,  tedavi ve önerilere ek olarak influenza virüslerine etkili antiviral tedavi de eklenmektedir.

 

 

 

Gribal Enfeksiyondan korunmak için neler yapabiliriz?

Gribal enfeksiyondan korunmak için kişisel koruyucu önlemlere dikkat etmeli ve özellikle risk gurubunda isek her yıl grip aşısı yaptırmalıyız.

Hastalığa yakalanma riskini azaltmak için; hasta kişiler ile yakın temastan kaçınmalı, sabun ve su ile sık sık ellerimizi yıkamalı, bulaşma yollarından olan ağız, burun ve gözlere kirli ellerle temas etmekten kaçınarak ve yüzeyleri sık sık temizlemeliyiz.

Toplum sağlığını korumak için ise; Grip benzeri bir hastalık geçirildiğimizde evde istirahat ederek, hastayken hastalığı bulaştırmamak için mümkün olduğunca diğer insanlarla teması sınırlandırmalıyız. Gerekirse maske takmalı, aksırma ve öksürme esnasında burun ve ağzımızı kağıt mendille eğer yoksa ön kolun iç kısmıyla kapatılmalıyız. Bu arada kullandığımız kağıt mendilleri çöp kutusuna atmalı ve ellerimizi de sık sık yıkamalıyız.

 

Grip Aşısı nedir?  Kimlere ve ne zaman yaptırılmalıdır?

Grip aşısı canlı olmayan virüs içermektedir. Grip aşısının içeriği her yıl Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenir ve yeniden hazırlanır. Aşı içerisinde o yıl toplumda görülmesi beklenen en olası üç virüs tipi bulunur. Risk faktörlerine sahip olan hastalar, her yıl Eylül Ekim aylarında grip aşısı yaptırmalıdırlar. Ancak bu aylarda grip aşısı yaptıramayan ve risk grubunda olan bireyler mümkün olan en kısa zamanda grip aşılarını yaptırmalıdırlar. Çünkü,grip aşısı yaptırmayan ve risk faktörlerine sahip olan hastalar gribal enfeksiyonları daha sık ve daha ağır geçirilebilmektedir.

 

Grip aşısı kimlere yapılmaz?

Bazı kişiler için grip aşısı uygulanması tıbbi açıdan sakıncalı olacağı için yasaktır. Bunları sıralarsak; yumurta alerjisi olanlar, geçmişte grip aşısı uygulanmasıyla ciddi alerjik reaksiyon gelişmiş olan insanlar ve 6 aydan küçük bebekler diyebiliriz.

Aşı konusunda orta dereceli ya da ciddi ateşli bir hastalık geçirmekte olan kişilerin geçirdiği hastalığın belirtileri azaldıktan sonra aşılanmaları daha uygundur.

 

Ülkemizde gribal enfeksiyon yaygınlığı konusunda ne dersiniz?

Sağlık Bakanlığı Halk Sağlığı Kurumu her yıl beklenen mevsimsel artışın gözlendiğini belirtmektedir. Bu konuda özet yaparsak grip her yıl Ekim ile Mayıs ayları arasında görülen, özellikle Aralık ve Şubat aylarında pik yapan viral bir hastalıktır. Özelliklede risk grubunda olan hastalarda grip hastalığı daha ağır seyretmektedir. Ayrıca, her birey kendi kişisel koruyucu önlemlerini almalı ve her yıl grip sezonu öncesinde aşı yaptırılmalıdır deriz.

 

Bakmadan Geçme