Gezi'nin Şımarık Sanatçıları
4,5 yılın ardından çıkan kararlar tepkilere neden olurken, Gezi'ye destek verenler de bir bir ışık yakıyor.
Birçok oyuncu, yönetmen, senarist, “Gezi sürecinde nerede duruyorsak, bugün yine oradayız” ifadelerinin bulunduğu bir bildiriyi imzalıyor.
O isimler arasında Müjde Ar, Deniz Çakır, Mehmet Günsür, Nur Sürer, Mert Fırat, Ercan Kesal, Perihan Savaş, Halil Ergün, Şevket Çoruh ve Meltem Cumbul gibi isimler de yer alıyor.
Bildiride şu ifadeler yer alıyor:
“Gezi sürecinde nerede duruyorsak, bugün yine oradayız”
"Bundan 9 yıl önce, 2013 yılında vicdanlı insanların kentine sahip çıkmak üzere başlattığı ve ülke geneline yayılıp milyonların paylaştığı Gezi sürecinde nerede duruyorsak, bugün yine oradayız.
Daha önce aynı suçlamadan beraat etmiş, aralarında meslektaşımız Çiğdem Mater'in de olduğu Mücella Yapıcı, Can Atalay, Tayfun Kahraman, Mine Özerden, Hakan Altınay, Yiğit Ali Ekmekçi'ye verilen 18'er yıllık, Osman Kavala'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını kendimize verilmiş sayıyor ve hiçbir somut delile dayanmayan bu karara itiraz ediyoruz.
“Susmayacağız, korkmuyoruz, sinmiyoruz”
Biz bu ülkenin sinemacıları olarak içinden çıktığımız toplumun sözü, sesi, yüzüyüz. Bu karar karşısındaki öfkemizi umuda ve cesarete çevirip ülkemizi karanlıktan aydınlığa çıkarmak için elimizden geleni ardımıza koymamayı bir borç; özgürce yaşanacak bir Türkiye'yi hep beraber inşa etmeyi bir görev kabul ediyoruz.
Bir korku imparatorluğu kurmak adına girişildiği belli olan bu hukuksuzluğa seyirci kalmayacağız. Susmayacağız. Korkmuyoruz, sinmiyoruz!”
Bildiri bu, duygular bu.
Sanatçılığı, özgürlükçü bakışa büründürüp ülke aleyhine her olayı destekleyip vatana ihanet boyutuna vardıran bu tuzu kuru sanatçıların kompleksleri bitmedi gitti.
Dünyayı anlamak, dünya içerisinde Türkiye'nin konumunu anlamak ve ülkemiz aleyhinde çalışan çevre ve lobileri tanıma ve bunu fark etme yerine, devrimci hareketin sembol ismi Che Guevara'dan birkaç cümle ezberleyip, Yılmaz Güney'e özenmek , Ahmet kaya ve Gurup Yorum Şarkıları dinlemeyi ayrıcalık gören, dizilerdeki popülaritesini “bir şey oldum” sanıp kendini önemli kişi gören bazı insanların bu ortak tepkileri de gösteriyor ki bu ülkenin içerde de çok düşmanı var.