Gençlik Çalıştayından beklentilerimiz

Gençlik politikalarının geleceğine yön vermek amacıyla hazırlanan Gençlik Politika Belgesi Vizyon Çalıştayı, 27 Aralıkta Ahmet Tevfik Ozan Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilecek.
Gençlerin sesini daha güçlü duyurabilmesi ve karar alma mekanizmalarına etkin katılım sağlaması için düzenlenen çalıştayda, kamu kurumları, yerel yönetimler, akademisyenler, öğretmenler, sivil toplum kuruluşları ve gençler bir araya gelecek. Bu kapsamda, ortak akıl oluşturularak gençlik politikalarını destekleyen çözümler üretilecek. Çalıştayda, gençlerin topluma aktif katılımını artırmak ve ulusal gençlik politikalarını güçlendirmek amacıyla 11 ana başlık ele alınacak.
Bu başlıklar şöyle: ''Afet yönetimi ve dayanıklılık, bilim ve teknoloji, çevre ve iklim, değerler ve etik, eğitim ve hayat boyu öğrenme, gençlik sağlığı ve bilgilendirilmesi, istihdam ve girişimcilik, katılım ve sivil toplum, sosyal kapsayıcılık, uluslararası gençlik çalışmaları, ortak akılla strateji üretimi.''
Çalıştayı, Bakanlığın kendi bürokratları ve üst düzey yetkilileri tarafından özellikle düşünülmüş ve planlanmış bir faaliyet olacağını sanmıyoruz. Zira Bakanlık bürokratlarının gençlik hatta ülke gibi bir problemlerinin olmadığını; makam odaları, makam arabaları ve özel kişisel ihtiyaçlarını dahi kamu kaynaklarından karşılamak gibi bir sorumsuzluk ve duyarsızlıkta yarış halinde olduklarını hemen hepimiz biliyoruz.
Bu Çalıştayın düzenlenme sebebi; gençlik ve ülke üzerine kafa yoran ve bu konuda endişeleri olan, içi ve kalbi yanan duyarlı kesim ve kişilerin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, 'Gençlik elden gidiyor. Kimi deist oluyor kimi ateist. Hiç birinin bir hedefi ve ideali yok. Bu işe bir el atın' acil kodlu çağrıları sonucu bizzat Erdoğan'ın talimatıyla yapılan bir çalıştay olduğunu biliyoruz. Yoksa ne bakanların ne de bakanlık bürokratlarının gündeminde böyle ciddi bir konu yok ve olamaz.
Her şeye rağmen bu çalıştayı önemsiyoruz lakin umarız bu çalıştay, ilimizde nerde tıngırtı orda buluntu olan, topluma hiçbir faydası olmadığı halde kendilerini büyük kurtarıcı olarak gören ekran ve sosyal medya bataklığında debelenen isimlerin kendilerini öven, konudan çok kendilerini öne çıkartan geyik ve şovlarına dönüşmez.
Bu konuda asıl konuşması gerekenler; gelecek nesil üzerinde kaygıları olan gençlik oluşumları, kalkınmanın teknoloji ile maneviyatı at başı sürdüren bu açıdan önce ahlak ve maneviyat diyen, bu alanda eserler yazan kişiler ile STK başkanları olmalı.
Yine Milli Eğitim, Üniversite ve diğer eğitim kurumlarının gençlerle ve onların sorunlarıyla ilgili akademik çalışma yapanlar bu çalıştaya mutlaka katılmalı ve aktif olarak düşüncelerini ve tekliflerinin sunmalı ki içi boş tenekelerden çıkan lüzumsuz sesler çalıştayı gölgelemesin.
Hülasa çalıştayı önemsiyoruz ama görev savmak olarak ilgili kurum ve katkı sunacak STK ve kurumların bunu geçiştirmelerini istemiyoruz.
Son sözümüz şu ki keşke Bakanlık bu çalıştayı yapmadan önce 'gençler devletten ve toplumdan ne istiyor ve ne bekliyor?' sorularının sorulduğu ve bu konudaki cevapların tasnif edildiği 'büyük gençlik anketi' sonuçlarından yola çıkarak bu çalıştayı yapsaydı. Umarız ellerinde böyle bir anket vardır.