Evet, Mesele Türkiye…
Daha önce ' Ben, Cumhurbaşkanı değil başbakan adayıyım' diyen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin 19 ilçe belediye başkanının 'Kararınızı gözden geçirin, Cumhurbaşkanı adayı olun' çağrısı yapmış. Bu nazik teklif ve öneriye, 'Mesele ben meselesi değil, mesele Türkiye. Kırıp dökmeden parlamenter sisteme geçirecek bir Cumhurbaşkanı adayı ile gerçekleştirebiliriz.' yanıtını vermiş.
Meral Akşener, kim olursa olsun Millet İttifakı adayının 13. Cumhurbaşkanı olacağını söyledi. Söz alan belediye başkanları kendi bölgelerindeki genel kanaatleri iletti. Başkanların bir kısmı Mansur Yavaş bir kısmı ise Ekrem İmamoğlu'nun aday olması halinde cumhurbaşkanlığını kazanabileceğini belirtmiş.
Bu tespitleri yapan İyi Partili belediye başkanları, genel başkanlarının gönlünü almak amacıyla da “Keşke siz olsanız” diyerek jest yapmışlar.
Akşener'in “mesele; ben meselesi değil, mesele Türkiye” söylemi çok doğru ve üzerinde durulacak bir konu. Her ne kadar Akşener, “mesele Türkiye” söyleminden Ak Parti'yi iktidardan düşürmek gibi bir duyguyu öne çıkartıyor olsa da asıl mesele, Gezi ve 15 Temmuz gibi vatanı satan ve Mehmetçiği devletin silahıyla şehit eden çevrelere yakınlık ve uzaklık meselesidir.
Mesele, iktidara gelme uğruna, tüm milli değerleri yok sayıp, şehit yakınlarına galiz küfürler eden, kandilden emir ve talimatla siyaset yapanlarla ne kadar içli dışlı olduğunuz meselesidir.
Mesele değil ülkeyi, basit bir kamu kurumunu bile yönetemeyecek insanların alternatif gibi sunulup cilalanarak öne çıkarılması meselesidir.
Tabi bir mesele daha var ki onu da karşı tarafın düşünmesi lazım. O mesele de; hangi yanlışlar ve hatalar yapıldı ki Erdoğan gitsin de gerekirse ülke batsın diyenler ve ülke yönetecek becerileri olmayan bazı insanlar alternatif haline getirildi meselesidir ki sanki asıl ve tek mesele budur. Ama anlayana, anlamak isteyene…