Erol'dan Güncel Değerlendirmeler
Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, daha önce kamuoyuna açıkladığı ve hemşerilerimizden helallik alıp tedavisinin tamamlanmasının ardından Elazığ'a geldi.
Coşkulu bir kalabalıkla karşılanan, şehir turunda her kesimden insanımızın büyük ilgi gösterdiği Erol, Kanal Fırat Genel Yayın Yönetmeni Zeki Akbıyık'ın konuğu oldu ve çoğu kendi siyasi kariyer planlamalarıyla ilgili soruları cevaplandırdı.
Siyaseti halka dayanarak yapan ve vatandaşın duygularını çok iyi okuyan bir isim olan Erol, daha önce partisinden ikinci sıra adayı olacağı açıklamasının hatırlatılması üzerine:
“Siyasette gerçekçi olmak lazım. Her ne kadar insanlar sizlere gönlünü açmışsa da sizi seviyorlarsa da değer veriyorlarsa da geçmişten bugüne gelen Elazığ seçmeninin oy kullanma ile ilgili geleneksel bir davranışı vardır. Sürekli sağ partiler ile ilgili bir tercihi var. Elazığ tablosuna baktığınız zaman eğer seçim kanunu bu şekilde geçerse gerçekçi olmak lazım. Eğer Millet ittifakında, Cumhuriyet Halk Partisi, İYİ Parti'nin ittifakı olmasaydı bugünkü yasa geçerli olsaydı ben milletvekili olamazdım. CHP'nin ben aday olmadan önce 19 bin oyu vardı. Bunu ben yaklaşık olarak 38 bin yaptım. Yüzde 100 bir oy artışı yaptık. İYİ partinin önüne geçtim ama ittifakın sayesinde seçildim. Tek başına seçilecek yeterli oyu alamadım. Oyları ittifak ile aldım. Elazığ'da CHP'nin iki milletvekili çıkarması kolay bir iş değil. Çok zor bir iş. Bu sürpriz demek.” diyerek hem Elazığ halkının seçmen profilini ve genel eğilimini ortaya koydu hem de kendisinin CHP oylarıyla değil Millet İttifakı oylarıyla seçildiğini, yeni seçim sistemi ile de CHP'nin iki milletvekili çıkarmasının imkânsız olduğunu dile getirdi.
Erol'un bu açıklamasından sonra “dün ikinci sıradan aday olacağım diyordu şimdi birinci sıraya indi” eleştirileri elbet olacaktır. Eleştiri siyasetin doğasında var. Ancak Erol, ikinci sıra adaylığı meselesinin gündeme getirdiğinde çok samimiydi ve bunu yapacaktı. Seçim sisteminde yapılan değişiklikle, ittifaka mensup partilerin artık oyların büyük partiye gitmeyip boşa çıkacağı gerçeği de karşımızda dururken Erol'un kendinden kaynaklanmayan yeni bir seçim kanunu karşısında hedefini ve beyanlarını revize etmesini de kınamamak ve hatta anlayışla karşılamak lazım.
İktidar partilerinin seçim kanununda yaptıkları değişikliklerin sebebi belli ve çok açıkken, millet ittifakına mensup partilerin de elbet bu yeni sisteme karşı pozisyon almaları kadar daha doğal bir refleks olamaz.
Kaldı ki Gürsel Erol, sıradan bir siyasetçi olmadığını, olası millet ittifakında Elazığ'a bir bakan kazandırılması konusunda gayret göstereceğini de ifade ediyor. Bugüne kadar gösterdiği siyasi performans ve başarılar da gösteriyor ki bu konuda bir başarı yakalayacağı ve şehrin kaderinde etkili bir siyasi figür olacağı konusunda şehrin ortak kanaati ve konsensüsü var.
Ve yine siyaset bilimcilerin beyanıyla; Erol'un siyasi kariyeriyle Elazığ'ın kaderinin eş zamanlı yürüdüğü gerçeğini de unutmamak ve şehre önemli katkılar sunma potansiyel ve kabiliyeti olan bir siyasi figürü bitirmek yerine, yükselmesinin daha isabetli olacağı gerçeğini de göz ardı etmemek gerekir.