En büyük sorunumuz Müftülük binası!

Görünen o ki, diyanet camiası organize olmuş ve toplu hücuma geçmişler. Başka işiniz gücünüz yok zaten, zamanınız bol olduğu için böyle boş beleş işlerle uğraşıyorsunuz. Her namaz 10 dakika sürse toplasanız günde 1 saat mesai yapıp 3 asgari ücret kadar maaş alıyorsunuz. Aldığınız bu parayı hakkedecek faaliyetlerde bulunun. Topluma bir faydanız dokunmuyorsa bari Elazığ’a bir faydanız olsun. Güzelim yeşil alanı betonlaştırmayın. Allah’tan korkun. Yazık günah …

Habere bakıyorum da Amaç üzüm mü yemek yoksa bağcıyı mı dövmek ? Haberde yeşil alan deniliyor ama yapılacak müftülüğün projesi sizde var mı? Bildiğim kadarıyla proje de 8 dönümlük arazinin yaklaşık 3 dönümüne bina yapılacak geriye kalan 5 dönümü yeşil alan olacaktır. yoğunluk deniliyor ama yapılacak binanın altına otopark yapılacağı için belediye araçları da dahil bu otoparktan faydalanacaklardır. Dolayısıyla yoğunluk araç park sorunu olmayacaktır. Yapılan bina yatay mimari olacağı için o bölgenin silüetini de bozmayacaktır. Haber yapılacaksa da bence hazardağlı kavşağı elesiyum kavşağı buraların yoğunluğu hakkında haber yapılmalıdır. Yine aynı şekilde belediye bir çok arsa sattı buralar neden yeşil alan yapılmadı bunların haberleri yapılmalıydı. Haber merkezine soruyorum kimin HAKİMİYETindesiniz?

Allah aşkına, diyanet vakfı bir vakfın kuruluş amacına ne kadar yaraşır işler yapmış acaba, amacı hizmet olan bu kurum imar rantlarında kullanılır olmuş. İnancımıza göre vakıflar evsize barınma yeri sağlar, sağlık hizmeti sağlar, aş evleriyle açları doyurur, öğrencilere yardım eder, bu yüzden de kutsaldır ve malına el uzatılmaz. Vakfın malı mülkü, bağışlar dır. Söyleyin hele Harput taki araziyi kim bağışladı? Ya da hangi parayla-kaça satın alındı? Çok mu lazımdı orda o tesis, kime hizmet sağlıyor, hangi garibana aş sağlıyor? Mevzu bahis olan belediye yanındaki araziyi diyanet valfi kaç paraya kimden aldı? Zamanın yöneticileri ve bürokratları, acaba ne düşündülerde verdiler o araziyi,şimdise sorun yaratıyor. İstanbulda da örneğini gördük, önce belediyeden vakfa bağışlayan arazi vakıf tarafından bir şahsa satılmış, sonra 550 katı fiyatla yeniden belediyeye geçmiş. Kim ne kazandı bu işten? Halk için hayrına olan bişey varmı bu örnekte? Vakıf bir ticaret hane değildir, vakfa bağışlayan mal da helal olmalı ki vakfın o kutsallığı sağlanabilsin.

Asıl hakimiyet gazetesinin tek sorunu müftülük müftünün zihnini okuması ve sabah namazı buluşmalarında rahatsızlık duyuşudur. Müftülükte bizim, belediyede bizim, Müftü şehrin din işlerindeki hizmetin başı, tebliğ irşat faaliyetlerinden sorumludur. Belediye başkanıda belediye sınırları içinde olan herkese karşı rahat bir yaşam vermekten sorumludur. Her ikiside öncelikle yaptığı hizmetten ötürü Allah'a hesap verecek ama şu bir gerçek ki bir İl Müftüsü tüm İle iyi bir hizmet için uğraş verirken sizin ne haddinize onunla ilgili yorumlar yapıyorsunuz böyle bir haber yapan ya dinsiz ya İslam düşmanıdır. Bırakın bu rezil haberleri kendinize gelin.

Belediye CHP ye geçtide bizim elazığlıların haberi olmamış gibi hissettim. Bu güç zehirlenmesi sizinde sizide oynatan kuklacınında sonunu getirecek. Erdoğanın arkasına saklanmış elinizde kılıçla sağı solu biçmeye kalkıyorsunuz. Orası vakıf malı . Vatandaşın parasıyla alınan bir yer. Ensesi kalın olanlara imar izninide verirrler her türlü kolaylığı da sağlarlar.İş dine diyanete geldiğinde 28 şubat dönemini aratmayacak akıl dışı yorumlarla müftülüğü engellemeye, karalamaya, yıpratmaya kalkışırsınız.Şu yaptığınızın ahlaklı habercilikle uzaktan yakından alakası yok. Birilerininin davul tokmakcılığını yapmışsınız.Biz neler döndüğünü çok iyi biliyoruz.

Bu nasıl gazetecilik vakıf malına el uzatanlara ses etmeyeceksiniz. Ama din adamına ağzınıza geleni söyleyeceksiniz. Herkes kendine yakışanı yapar. Acaba bu arsa hakimiyet gazetesinin mülkü olsa yine böyle yazacakmıydınız. Belediye vakfın arsa bedelini ödesin arsayı ne yaparsa yapsın. Ama kimse vakfın malına el uzatamaz kul hakkı vebali büyüktür yiyende ona alkış tutanda altında kalır.

AĞA da ses yok MARABAsı çemkiriyor. Tilkiyi kümese müdür etmişler misali iftira edeceğinize, sorayım size belediye o kadar arsa sattı niçin o zaman yazmadınız buralar yeşil alan olacak demediniz? Şimdi de algı oluşturmak için mesnetsiz yazılar yazıyorsunuz. Gerçekten tarafsızsanız belediyenin geçmişte yaptığı ihalelere, deprem sonrası satılan arazilere bir bakın! onları haber yapın da halk görsün bilsin. Ya da İMTİYAZ SAHİBİNİZ'in Harputta'ki arsa ihale sürecini yazınız, evli kadınlar ile yaşadığı süreci yazınız ki diyelim bunlar birilerine uşaklık etmiyor. tarafsız gazeteciler! diyebilelim.

Merakıma mucib oldu acaba hakimiyet nezamandan bu yana Vakıf mallarının sahibi oldu da vakıf malına ait bir arsayı belediyeye bağışladı belediye şehrin İmarını yapmakta sorumludur doğrudur ama zorbalıkla birilerinin malına çökerek değil hele ki bu mal bir vakıf malıysa madem belediye orayı yeşil alan yapmak istiyor Edibe Can Müftülük sitesine yakın olan Belediye Başkanlığı tarafından yapılmış Engelsiz yaşam merkezine ait binayı Türkiye Diyanet Vakfına versin arsayı alsın ne yaparsa yapsın. Bu tartışmalar da son bulsun.

Bu kamuya ait yeşil alanı sembolik para ile oldu bittiye getirerek amaç dışı vakıfa vermek buraya yapılacak betonlasmayi meşru kılmaz. 50 metre altında mevlana camisi var. 8 dönüm alana cami ve Müftülük yapacaklarmış peki camiye muftuluge gelen arabasını Malatya caddesine çift sıra mı parkedecek, Hazardağlı kavşağı sorun iken müftülük tuzu biberimi olacak Bu iş ne Dine nede ahlâk ve vicdana sigar.Utanmasalar karşı çıkanı dinden çıkmış sayacaklar. Vakıf bu alanı şahıstan satın almamıştir. Burası verilirken Belediye ve halk devre dışı bırakmıstır.

Belediye başkanına yağ çekelim diye iş Din ve Din görevlilere laf söylemeye dönmesin lütfen dikkat edelim. En başarısız 8.başkana sahip bir ilde yaşıyoruz sorunların olması gayet doğal.

.t

Bu ne saçma haber ahaha. O zaman herkes birbirini çarpsın çalsın dövsün öldürsün, şikayet edenlere de diyin ki "bunun sırası değil, sus". Editörünuz ya 12 yaşında olabilir

Her imam hatipli bilir ki Vakıf malına el sürülmesi caiz değildir. Bedeli ödenmeden ve vakfiye usulüne uygun olmadan kullanılamaz. Ağır bir vebaldir bu. Ayrıca diyanet vakfı oraya belki büyük ağaçlar dikerek daha da yeşil alan oluşturacak. Arsa kimin ise bi zahmet o kullansın. Bir müteahhite ait olsaydı yine böyle mi yazacaktiniz. Ahiret var ölüm var Vakıf malına el uzatilmaz. Mahşer günü kimse ben bilmiyordum demesin. Hakimiyet ailesi lütfen biraz HAKİM olanın emrine dikkat edelim.

Sırf "laf olsun tonba dolsun" diye Kemalist din düşmanlarının Diyanet'e attığı iftiraları gerçekmiş gibi habere monte etmek yakışıyor mu?

Bir vatandaş olarak şaşkınlık içerisindeyim oraya neticede cami ve müftülük hizmet binası yapılacaksa neden izin verilmez ki. Elazığ deprem bölgesinde olduğu halde imarda çok katlı binalar yapılmakta,proplem yok ta, halka hizmet için yapılacak müftülük binası neden proplem oluyor anlaşılır gibi değil. Halk bilsin kim sağ gösterip sol vuruyor.

Zeten heç bi iş yaptukları yok, memlekete de bi hayırları yok. Madem binaları çürük, kömürhan köprüsü varya onun buyanısına bi yer yapsınlar otursunlar, hem de havadar, gavurmacılarda yahın. Şaka bi yana, Harputa gidin benim babam, en güzel yere kendize tesis yapmışsız, halka da açıh değil. Oraya gedin, burayı da hazineye verin.

Hayırlı günler diliyorum yazı öyle kaleme alınmış sanki Elazığ il müftülüğü belediyeye veya hazineye ait yeşil alan yapılmış bir alanda müftülük binasının yapılması için her yolu deniyor gibi bir algı yaratmaya çalışıyorsunuz örneğin bu arsa size ait olsa ve Elazığ belediyesi sizden izinsiz burayı otopark olarak kullansa ve geri kalanı yeşil alan yapsa siz tebrik ediyorum belediyeyi çok güzel bir davranışta bulunmuştur mu dersiniz müftülük doğal olarak bu soruna çözüm istiyor çözüm üretme konumunda olanlar ben yapmam ben müsaade etmem ben vermem diyemez hukuk devletinde yaşıyoruz bu arsa para verilerek satın alınmış ve Türkiye Diyanet Vakfı adına tapusu alınmıştır inancımıza göre vakıf malına dokunmak sizin açınızdan sorun teşkil etmiyorsa dokunmak isteyen herkese dokunmakta serbesttir amma bunun vebalini hem bu dünyada hem ahirette mutlaka çekeceğini bilmesi gerekir Selametle

Müftülük binasını Harputa yapılan külliyeye taşıyın, yakınında kuran kursu var.

Elazığ depremi olmadan çok evvel 8 sene öncesi donemin il yöneticisinin isguzarligi ile Belediye yanında yeşil alan müftülük için tahsis edilmiş ta o zaman bina sağlam ve sorun yok iken Birileri yeşil alana bina yapma sevdasına düşmüşler. Buda kesmez şimdi yeni binaya Audi makam arabalarında isterler. Orduevi haklı olarak taşınırken yeşil alana Ögretmevi ve Müftülük hangi akla hizmet yapılmak istenir. Trafiği yoğun olan yere yeni yük bindireceklerine yeri rahat olan odun ambarı yerine hem müftülük binası hemde Öğretmenevi yapılabilir. Şehirin doğusuna da faydalı olurlar.

harputta diyanet eğitim merkezine taşınsınlar hem imamlık görevlerinide ifa ederler