ELAZIĞ, İYİLİĞİ UNUTMAZ
İlimiz milletvekili Metin Bulut, tüm şehir adına meclis kürsüsüne çıktı ve duygusallığı oldukça derin bir konuşma yaptı. Devletimiz depremin ilk saatlerinden itibaren Elazığlıların yanında ve içinde olduğunu, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ikinci gün şehrimiz gelerek acılarımızı paylaşmakla birlikte yaraların sarılması için kesin ve kat'i talimatlar verdiğini, tüm bakan, Valimiz Çetin Oktay Kaldırım, milletvekillerimiz ve Belediye Başkanımız Şahin Şerifoğulları ile birlikte arama kurtarma çalışmaları yapan, canlar kurtaran ekipler ile maddi ve manevi desteğini esirgemeyen tüm ülkeye Elazığlılar adına teşekkür etti.
Elbette bu teşekkürü fazlasıyla hak etti yanımızda olanlar. En küçük çocuğundan en yaşlı insanımıza kadar tüm ülkemizin gönlünü ve yüreğini yanımızda hissettik ve acılarımızın paylaşılması bizi mutlu etti.
Milletvekilimiz Sayın Metin Bulut'un tüm teşekkür ve tespitlerine sonuna kadar katılıyor ve konuşmasının altına koyu kalemle imzamızı atıyoruz.
Devletimizin bundan sonra da halkımızın yanında olacağına da inanıyoruz. Bu konuşmada 'neden eksiklikler yok, neden halkın, esnafın sesi yer almıyor, hani şu meşhur afet bölgesi talebi neden yok' dememek lazım. Çünkü bu konularda, yani deprem sonrası şehrin yeniden ve acilen inşa ve ihya sürecinde tüm bakanlar ve kurumlar tüm imknlarını seferber etmiş durumdalar. Bunun için ayrı bir kanuna, ayrı bir yasaya ihtiyaç yok.
Milletvekillerimiz de şehrimize sağlanan tüm imknların ve imtiyazların zaten 24 saat takipçisi olacak ve bunu asli ve manevi sorumluluğu bileceklerdir.
Şimdi birileri' ne olurdu yani afet yasasını dile getirseydi meclis kürsüsünden' diyecek ve bunun üzerinden akıllarınca muhalefet yapacaklar. Evet, milletvekilimiz Metin Bulut belki bunu söyleyebilirdi. Belki şu eksikliğimiz şu konuda talebimiz var diyebilirdi. Ama bunu yapsaydı, sorunları çözme makamında olan bir iktidar partisi milletvekili değil, tam anlamıyla tribünlere oynayan ve acılar üzerinden siyaset yapan eski Türkiye'nin bir kasaba politikacısı olurdu.
Hamaset değil icraat makamında olan bir milletvekili olarak Metin Bulut, Elazığ'a ve Elazığlıya yakışacak en güzel bir tablo ortaya koymuştur. Çünkü bugüne kadar ne devletin yaraların sarılması konusunda yaptığını inkar edebiliriz, ne de bundan sonra yapacakları icraatları her halleriyle ortaya koyan samimiyetlerini görmezden gelebiliriz.
Elbette bu teşekkürü fazlasıyla hak etti yanımızda olanlar. En küçük çocuğundan en yaşlı insanımıza kadar tüm ülkemizin gönlünü ve yüreğini yanımızda hissettik ve acılarımızın paylaşılması bizi mutlu etti.
Milletvekilimiz Sayın Metin Bulut'un tüm teşekkür ve tespitlerine sonuna kadar katılıyor ve konuşmasının altına koyu kalemle imzamızı atıyoruz.
Devletimizin bundan sonra da halkımızın yanında olacağına da inanıyoruz. Bu konuşmada 'neden eksiklikler yok, neden halkın, esnafın sesi yer almıyor, hani şu meşhur afet bölgesi talebi neden yok' dememek lazım. Çünkü bu konularda, yani deprem sonrası şehrin yeniden ve acilen inşa ve ihya sürecinde tüm bakanlar ve kurumlar tüm imknlarını seferber etmiş durumdalar. Bunun için ayrı bir kanuna, ayrı bir yasaya ihtiyaç yok.
Milletvekillerimiz de şehrimize sağlanan tüm imknların ve imtiyazların zaten 24 saat takipçisi olacak ve bunu asli ve manevi sorumluluğu bileceklerdir.
Şimdi birileri' ne olurdu yani afet yasasını dile getirseydi meclis kürsüsünden' diyecek ve bunun üzerinden akıllarınca muhalefet yapacaklar. Evet, milletvekilimiz Metin Bulut belki bunu söyleyebilirdi. Belki şu eksikliğimiz şu konuda talebimiz var diyebilirdi. Ama bunu yapsaydı, sorunları çözme makamında olan bir iktidar partisi milletvekili değil, tam anlamıyla tribünlere oynayan ve acılar üzerinden siyaset yapan eski Türkiye'nin bir kasaba politikacısı olurdu.
Hamaset değil icraat makamında olan bir milletvekili olarak Metin Bulut, Elazığ'a ve Elazığlıya yakışacak en güzel bir tablo ortaya koymuştur. Çünkü bugüne kadar ne devletin yaraların sarılması konusunda yaptığını inkar edebiliriz, ne de bundan sonra yapacakları icraatları her halleriyle ortaya koyan samimiyetlerini görmezden gelebiliriz.