Elazığ'da roket üretildi, test uçuşları başlatıldı

Fırat Üniversitesi'nde (FÜ) yüksek lisans öğrencisi tez çalışması için danışmaları 2 öğretim üyesiyle birlikte paraşütle inişini sağlayan roket üretti. Motoru ve yakıtı başta olmak üzere tüm teknik malzemeleri de kendileri üreten ekip, roketin 500 metrelik test uçuşlarını yapmaya başladı.

Youtube Kanalı
Abone Ol
TAKİP ET

FÜ Mühendislik Fakültesi Mekatronik Mühendisliği yüksek lisans öğrencisi Tolga Mertyüz, danışmaları Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz Yakut ve Öğretim Üyesi Dr. Orhan Yaman'ın da görüşlerini alarak tezi için roket yapmaya karar verdi. Ardından çalışmalara başlayan ekip, roketin parçaları olan motoru, gövdesi, tasarımını ve yazılımı yaptı. Ardından roket için katı yakıt üretildi. Tüm parçaların bir araya getirilmesi ile Roketimsi İnsansız Hava Aracı (RİHA) ismini verdikleri roket üretildi. 1 metre uzunluğunda 10 kilo ağırlığında olan roket için ilk hedef 500 metre konularak denemeleri için start verildi. Deneme testleri öncesinde ise Meslek Yüksekokulu Tekstil Giyim Ayakkabı ve Deri Bölümü tarafından roket için güvenlik iniş amaçlı paraşüt dikildi. Roketin üzerine monte edilen paraşüt ile birlikte deneme fırlatmaları Harput yerleşkesinde yapılmaya başlandı. İlk atışlardan itibaren roket, ateşlenerek başarılı bir şekilde gökyüzüne çıkarken, paraşütle de sağlıklı inmesinin sağlandığı gözlendi. Roketin geliştirilmesiyle ilerleyen süreçte başta savunma sanayi olmak üzere ihtiyaç duyulan şekilde kullanılmasının hedeflendiği belirtildi.

"Kullanılacak bir ürün ortaya koymaya çalışacağız"
Roketin lisans üstü çalışması olduğunu belirten Elazığ OSB Meslek Yüksek Okulu Müdürü ve Mühendislik Fakültesi Mekatronik Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Oğuz Yakut, “Benim yüksek lisans öğrencim Tolga Mertyüz'ün tez çalışması. Roketimsi İnsansız Hava Aracı (RİHA) diye isimlendirdiğimiz bir hava aracıdır. Bu çalışma kapsamında çıkışı rokete benzeyen tepe nokrasında ulaştıktan sonra birtakım fonksiyonlar ve görevler tanımlandıktan sonra süzülecek bir insansız hava aracı türüne dönüşmüş olacak. Bu araçlar biz sivil hayatta veya savunma sanayinde üzerine yükleyeceğimiz görevleri yerine getirmesi amacıyla kullanılacak bir ürün ortaya koymaya çalışacağız” dedi.

"Motoru da, yakıtı da kendileri imal etti"
Her şeyini kendilerinin tasarladığını vurgulayan Prof. Dr. Yakut, “Roketin gövde olarak yapısal mekanik, aerodinamik yapısını zaten rahatlıkla yapabiliyorduk. Bizim için aslında zor olan motordu. Çünkü her ne kadar roketi tasarlasınız da bunun başarısını görebilmek için havaya uçurabilme mekanizmasına ihtiyacınız var. Bunun için de roketlerde genellikle kullanılan sıvı veya katı yakıtlı motorlarımız var. Hazırda bulundurulacak bir motor değil ve elimizde yok. Kendi birimizde yaptığımız Ar-Ge çalışmalarımızda kendi katı yakıtımızı da oluşturduk. Motorumuzu da kendimiz imal edip ortaya koyduk. Şuanda hava aracımızı havada istediğimiz şekilde kontrol etmeye uygun hale getirdik. Bu motorlarımızla biz burada defalarca roketi fırlatıp, kontrollerini yapıyoruz” diye konuştu.

"Haritalama, görüntüleme, istihbarat yada yangın söndürme amaçlı da kullanılabilir"
Ürettikleri hava aracının kullanım alanının çok geniş olduğunu dile getiren Yakut, “İlk başta akla savunma sanayi geliyor. Ama bunun dışında sivil kullanımlarda da olabilir. Haritalama, görüntüleme, istihbarat amaçlı kullanılabilir. Yada yangın söndürme amaçlı da kullanılabilir. Rokete bir takım söndürücü sistemler ekleyip, yangın bölgesine attığınız zaman çok hızlı bir müdahalede de kullanılabilir. Zirai ilaçlama ve tohumla anlamında da olabilir. Çok farklı fikirler akla gelebilir. Bu sadece bir araç. Bunu siz hangi amaç için kullanmak istiyorsanız alır programlarsınız, kodlarınızı gömersiniz, üzerine bir takım fonksiyonlar eklesiniz” şeklinde konuştu.

"Bu araç üzerinde çalışma ve Ar-Ge'mizi sürdürüp, devam edeceğiz"
Motoru yapıp, roketi ürettiklerini ve uçurduklarını anımsatan Yakut, “Bu mecburen yer yüzüne geri gelecek. Yer yüzüne çok sert bir şekilde çaptığı için paramparça oluyor. Her defasında roketi ve motoru yeninde üretmek gibi bir sıkıntıya düşmeme adına bunu kurtarma sistemi eklememiz gerekiyordu. Akla gelen en basit yöntem paraşüt sistemi. Motoru, gövdeyi, yazılımını bize aitse paraşütte bize ait olsun dedik. Organize Sanayi Bölgesi MYO'da açılmış olan tekstil, giyim, ayakkabı ve deri bölümünde görev yapan öğretim görevlisi arkadaşlarımız vardı. Çorbada bizim de tuzumuz olsun dediler. Paraşütü tasarlayıp, dikip kullanımımıza sundular. Her atışta başarılı bir şekilde kullanıyoruz. İşin daha tam başındayız. Aslında hedeflediğimiz noktaya gidebilmek için elimizde bir araç olması gerekiyordu. Biz şuanda o aracı ürettik. Bu araç üzerinde çalışma ve Ar-Ge'mizi sürdürüp, devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme