Elazığ'da kayısının kaderi 4 kişinin insafına bırakıldı

Son yıllarda artan ekonomik koşullar nedeniyle neredeyse her şeyin fiyatı misliyle artarken kuru kayısıda fiyatlar geçen yıla göre yarı yarıya düştü. Yaşanan bu düşüş kayısı üreticisini kara kara düşündürürken Baskil Ziraat Odası Başkanı Murat Zilayaz kayısıdaki fiyat krizi hakkında gazetemize özel açık açıklamalarda bulundu. Zilayaz “2023 yılında kuru  kayısı fiyatları 180 lira 200 lira arasında satılıyordu. Bu yıl ise 80 – 90 lira fiyat aralığında satıldı. Geçen yıl 400 liraya işçi çalışıyordu bu yıl bin liraya çalıştı. Yine mazot, gübre, ilaç fiyatları aldı başını giderken kayısı fiyatı çakıldı. Hiçbir üründe böyle bir fiyat yok. Ne üzümde ne incir de yarı yarıya düşme yaşandı. En kötü aynı fiyatta kaldı.

TMO KAYISI ALIMI YAPARSA SORUN ÇÖZÜLÜR

Zilayaz “ Geçtiğimiz günlerde Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Şemsi Bayraktar ve yanında bulunan ekibi Cumhurbaşkanı Yardımcısı sayın Cevdet Yılmaz ile bir görüşme yaptılar ve görüşmede kayısı üreticisinin sorunları da dile getirildi.  TMO en son 2020 yılında kayısı fiyatı belirledi. Daha sonraki yıllarda hiç oralı olmadı. TMO; üzüm, incir, tahıl alımı yapıyor ama bir türlü kayısı almıyor.  TMO bir alım yapsa fiyat belirlese çiftçi rahatlayacak. Kayısı fiyatları artacaktır” dedi.

İŞÇİ YEVMİYESİNİ VEREBİLMEK İÇİN  80 LİRADAN KAYISI SATILDI

Zilayaz “ İşçi maliyetleri bu yıl çok fazlaydı.  Bin liradan ücret verildi. 80 liradan kayısı satmak zorunda kaldı. Üretici kayısının çoğunu satarak işçi yevmiyelerini verdi. Çünkü; işçi işini bitirdiği an yevmiyelerini vermek zorundasınız. Kayısı üreticisi perişan oldu. Örneğin 10 ton kayısı olan 5- 6 tonunu bu yevmiyeleri vermek için sattı.  Yine kayısı çekirdeği 15-20 liradan satılıyor. Geçen yıl fiyatı çok daha yüksekti.

MALATYA’DAKİ KAYISI İHRACATI YAPAN 4 FİRMA KAYISININ KADERİNİ  BELİRLİYOR

Zilayaz “ Malatya’da 4 ihracat yapan firma var. Kayısıya yön onlar veriyor.  İhracatını yapan, alım satımını yapıp fiyatını onlar belirliyor. TMO fiyat belirlemeyince onların insafına iş kalıyor. Fiyatı yükseltirlerse yükseliyor düşürürlerse düşüyor.  Çiftçi elindeki ürünü stoklayacak yeri de yok. Biliyorsunuz yaşanan depremle birlikte birçok çiftçinin köy evi ve depoları ağır  hasar alıp yıkıldı. Ürünlerimi satmayayım elimde kalsın deme lüksleri de yok. Saklama koşulları uygun değilse o ürünlerin bozulma, donma, çürüme, kurtlanma ihtimali de var. Depremden sonra fiyatların dibe vurması üreticiye ikinci büyük darbe oldu. Tek kurtuluş yolumuz var. Bir an önce TMO’nun fiyat belirleyip alım yapması gerekiyor” ifadelerini kullandı.