Duyarsızlık Başkanda mı Merkezde mi?
Seçim sürecinde en çok sesi çıkan ve muhalif duran kesimlerin başında sanatçılar geldi. Ve yine aynı sanat camiası seçim sürecinden boynu bükük ayrıldı.
Bu süreçte ise halkı aşağılayan, üstten bakan birçok örnek yaşandı. AK Partili seçmene hakaretler yağdıran kesimin sanatçılarından biri olan Melek Mosso'nun, bu süreçten sonra Tekirdağ'da AK Partili Süleymanpaşa Belediyesi'nin organizasyonunda sahne alacağı duyuruldu.
Büyük tepkilere rağmen iptal edilmeyen konserde Mosso sahneye çıktı. İptal edilmesi beklenen konserin yapılmasından çok, sahneye çıkan Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel'in Mosso ile samimi anları tepki çekti.
Kamuoyunda büyük tepki çeken bu gelişmenin ardından Başkan Yüksel, yazılı bir açıklama yaparak şunları söyledi: "Sanatçının yaptığı paylaşım ve açıklamaları asla tasvip etmedim" "Kamuoyunda yer alan yanlış anlaşılmayı düzeltmek için bir açıklama yapma zaruriyetim doğmuştur.
Öncelikle şunu belirtmeliyim ki, hiçbir zaman inandığım mukaddes değerlerime ve davama söz söyletmedim; söyletmeyeceğim. Festivalimizde sahne alan Melek Mosso ile ilgili olarak, şunu net bir şekilde ifade etmek istiyorum ki, sanatçının yaptığı paylaşım ve açıklamaları asla tasvip etmedim. Etmem de! Mosso'nun yayınladığı ilk özür açıklamasından sonra kendisiyle görüştüm. Yapılanı yanlış bulduğumu, kendisinden çok daha içten ve samimi özür bekleyen büyük bir kitle olduğunu, konseri iptal etmenin doğru olacağını ifade ettim.
Kendisi de, yaptığının hata olduğunu, bu nedenle çok üzgün olduğunu, halkın karşısına çıkıp, sahneden net bir şekilde özür dilemek istediğini; yapılacak konseri 'milletimizle kucaklaşma ve özür fırsatı' olarak gördüğünü söyledi. Bu görüşmeden sonra; Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın 'Türkiye Yüzyılı' vizyonunda önemle üzerinde durduğu 'milletimizin birlik ve beraberlik içinde olması gerektiği' vurgusunu göz önünde bulundurarak, konseri iptal etmenin, toplumsal ayrışmayı körükleyen bir eylem olacağı, farklı polemiklere zemin hazırlayacağı düşüncesiyle etkinliğe devam etme kararı aldık.
Konser gecesi sahne alan Mosso, ilk şarkısından sonra yüz binlerce kişinin önünde, yaşananlardan duyduğu üzüntüyü dile getirerek özür dilemiştir. Ayrıca bilinmesini isterim ki, özür sonrasında sahnede yaşananlar, sahne öncesindeki duygu yoğunluğunun yansımasıdır. Bundan dolayı üzdüğüm veya kırdığım teşkilat mensuplarımız varsa her birinden özür diliyorum. Lütfen hakkınızı helal edin."
Bilindiği gibi Melek Mosso, seçimden önce bir sokak röportajına katılan kadının, AK Partili seçmene küfür ettiği görüntüleri paylaşmıştı. Mosso, seçim günü de o kadının kıyafetlerini giyerek "Seçim kombim hazır" notuyla paylaşım yapmıştı.
Belediyelerin birinci ve öncelikli görevi konser verdirmek midir ve bunu da kendi partisine hakaret edenlere öncelik vermekle yapmak mıdır bilinmez ama başkanın açıklamalarına bakılırsa, yapılanlar Erdoğan'ın Türkiye yüzyılı vizyonuna uygun. Her kesimi kucaklamak ve onların da konserine çekmek amacıyla böyle bir adım attığını söylüyor.
Ne garip değil mi? Seçimleri bizim oy verdiklerimiz kazanıyor ama her seçimden sonra el üstünde tutulanlar bizim oy verdiklerimize hakaret edenler.
Aslın da Mosso da Kılıçdaroğlu'nun kesin kazanacağına inandı ve CHP'li belediyelere ve Kılıçdaroğlu kabinesine destek amacıyla Ak Parti seçmenine hakaret ve hatta küfür eden kadınının görüntüsünü paylaştı, seçim günü de kombini giyerek açıkça Erdoğan düşmanlığını yaptı.
Tüm bunlar bilinirken ve konser öncesi hemen her yerde ve sosyal medyada bunlar dile getirilirken, belediye başkanının bu konseri iptal etmemesinin iki anlamı var. Birincisi; Ak Partinin misyonu ve konser verdireceği isimleri ile ilgili parti birimine bildirme gereği duymadan hareket etmesi, İkincisi; olası tepkileri göze alarak Ak Parti ile ipleri kopartıp siyasi olarak başka bir partiye yelken açması…
Her ikisi de başkanın kendi tercihi ama Ak Parti Genel Merkezi bu konuda ciddi bir denetim ve oto kontrol mekanizması kurmalı. Günlerden beri tartışılan bu konser öncesi inisiyatif alınarak başkan uyarılabilir ve konser iptal edilebilirdi.
Bu olmayınca anlaşılan Ak Parti Genel Merkezinde de bir duyarsızlık ve umarsızlık var. Herkesin derdi Ekim ayında yapılması planlanan büyük kongrede yeni görevler almak.