Din Görevlileri Toplumun Önderi ve Rehberidir
1-7 Ekim arası Camiler ve Din Görevlileri Haftası kutlanırken bu yıl hafta 'Camiler ve Kitap' temasıyla kutlanacak
1-7 Ekim arası Camiler ve Din Görevlileri Haftası kutlanırken bu yıl hafta 'Camiler ve Kitap' temasıyla kutlanacak. Hafta nedeniyle bir basın toplantısı düzenleyen Diyanet-Sen Elazığ il Başkanı Murat ERGEN, Toplum açısından son derece önemli olan camiler ve din görevlilerinin toplumdaki yeri ve önemine dikkat çekmek, onların gerecek işlevini ortaya koymak, sıkıntılarını dile getirmek ve çözüm önerilerini sunmak, camilerin daha işlevsel hale gelmesini sağlamak gibi ihtiyaçların Camiler ve Din Görevlileri haftasının kutlanmasına zemin hazırladığını söyledi.
Din görevlilerinin toplumun önderi ve rehberi olduğunu, din görevlisinin sadece namaz kıldıran ezan okuyan kişi olmadığının altını çizen ERGEN 'Din görevlisi topluma her konuda rehberlik edecek, toplumu iyiye güzele yönlendirecek, insanların hem dünya hem de ahiret hayatını müreffeh kılacak telkin ve yönlendirmeler yapacak önder demektir. Peygamber varisi, yüce Allah'ın yeryüzündeki halifesi sıfatıyla din görevlisi, topluma örnek olan ve toplumu dizayn eden imam demektir. Din görevlisi, Sütçü İmam gibi vatan için, bayrak için, namus için toplumun dinamiklerini kullanarak şehadet şerbeti içmeyi göze alan insan demektir' diye konuştu.
15 Temmuz darbe kalkışmasında milletimizin manevi önderleri olan din görevlilerinin bu misyonlarını en güzel şekilde yerine getirdiklerini dile getiren ERGEN 'Milli iradeyi, demokrasimizi, milletimizin hukukunu korumak için üzerlerine düşeni en iyi şekilde yapmışlardır. Özgürlüğümüzün sembolü olan minarelerden salalarla darbe kalkışmasına meydan okumuşlar, Kurtuluş Savaşı, Çanakkale Savaşı ruhunun yeniden oluşmasına öncülük etmişlerdir' diye kaydetti.
Din görevlileri olarak kendilerine çok büyük görevler düştüğünün farkında olduklarını ifade eden Murat ERGEN 'Bugün kurum imamı, bölge imamı vb. adlarla vatanımıza ve milletimize kasteden vatan hainlerine fırsat vermemiz gerekiyor. Hatta darbeci hainlere imam denmesinden de rahatsızız. Bu ülkenin imamı olan bizler camide, mahdigerede, köyde, kasabada görevimizin başındayız. Bu darbe kalkışması bize gösterdi ki, daha çok çalışmalı, eksik yanlarımızı tamamlamalıyız. Toplum üzerinde daha etkin bir rol üstlenmemiz gerektiğinin, cemaatimiz başta olmak üzere toplumun her kesimine ulaşarak, bilgiyi doğru kaynaklardan öğretmek zorunda olduğumuzun bilincinde olmalıyız. Bizim eksik bıraktığımızı bir başkası tamamlamaya kalkınca neler olabileceğini net gördük' diye aktardı.
Din görevlilerinin toplumun önderi ve rehberi olduğunu, din görevlisinin sadece namaz kıldıran ezan okuyan kişi olmadığının altını çizen ERGEN 'Din görevlisi topluma her konuda rehberlik edecek, toplumu iyiye güzele yönlendirecek, insanların hem dünya hem de ahiret hayatını müreffeh kılacak telkin ve yönlendirmeler yapacak önder demektir. Peygamber varisi, yüce Allah'ın yeryüzündeki halifesi sıfatıyla din görevlisi, topluma örnek olan ve toplumu dizayn eden imam demektir. Din görevlisi, Sütçü İmam gibi vatan için, bayrak için, namus için toplumun dinamiklerini kullanarak şehadet şerbeti içmeyi göze alan insan demektir' diye konuştu.
15 Temmuz darbe kalkışmasında milletimizin manevi önderleri olan din görevlilerinin bu misyonlarını en güzel şekilde yerine getirdiklerini dile getiren ERGEN 'Milli iradeyi, demokrasimizi, milletimizin hukukunu korumak için üzerlerine düşeni en iyi şekilde yapmışlardır. Özgürlüğümüzün sembolü olan minarelerden salalarla darbe kalkışmasına meydan okumuşlar, Kurtuluş Savaşı, Çanakkale Savaşı ruhunun yeniden oluşmasına öncülük etmişlerdir' diye kaydetti.
Din görevlileri olarak kendilerine çok büyük görevler düştüğünün farkında olduklarını ifade eden Murat ERGEN 'Bugün kurum imamı, bölge imamı vb. adlarla vatanımıza ve milletimize kasteden vatan hainlerine fırsat vermemiz gerekiyor. Hatta darbeci hainlere imam denmesinden de rahatsızız. Bu ülkenin imamı olan bizler camide, mahdigerede, köyde, kasabada görevimizin başındayız. Bu darbe kalkışması bize gösterdi ki, daha çok çalışmalı, eksik yanlarımızı tamamlamalıyız. Toplum üzerinde daha etkin bir rol üstlenmemiz gerektiğinin, cemaatimiz başta olmak üzere toplumun her kesimine ulaşarak, bilgiyi doğru kaynaklardan öğretmek zorunda olduğumuzun bilincinde olmalıyız. Bizim eksik bıraktığımızı bir başkası tamamlamaya kalkınca neler olabileceğini net gördük' diye aktardı.