DERNEK BAŞKANLARININ EKRAN ZAAFİYETİ!
Zaman zaman bazı yayın organlarında dile getirilen bir gerçek var
Zaman zaman bazı yayın organlarında dile getirilen bir gerçek var.
Aslında bu konuda onlara biraz haksızlık yapıldığını düşünüyordum ama geçtiğimiz gün yaşanan bir olay da gösterdi ki gerçekten bazı STK ve dernek başkanlarının ciddi anlamda ekrana çıkıp boy gösterme zafiyeti var.
Türkiye Engelliler Derneği Elazığ Şube Başkan yardımcısı bir zat çıkmış televizyonlara; tarih, saat, yer ve plaka vererek bir belediye otobüs şoförünün bir engelli hemşerimize hakaret ettiğini, hatta otobüse almadan gittiğini, yine durakta bekleyen diğer engelli vatandaşları almadan gittiğini açıkladı.
Bir gün sonra ilgili kurum olan Elazığ Belediyesi'nden açıklama geldi. Ancak bu açıklamanın diğerlerinden farkı görüntüler eşliğinde yapılmasıydı. Elazığ Belediyesi'nden basın kuruluşlarına yapılan ve görüntü ile desteklenen açıklamalar bakıldığında birçok çelişki ortaya çıktı.
Öncelikle dernek başkan yardımcısı zatın 10 Ağustosta gerçekleştiğini iddia ettiği konu aslında 8 Ağustosta cereyan etmişti. Engelli vatandaşımızın otobüse binmesi ve inmesi anında görevli şoför alabildiğince anlayışlı, alabildiğince müşfik bir üslup kullanıyor, engelli hemşerimizin otobüse rahatlıkla binebilmesi için diğer yolculardan yardım talep ettiği kamera kayıtlarında bir bir ortaya çıktı.
AMAÇ EKRANDA HAVA ATMAK YA…
Birçoğunu tenzih ediyorum ama bu dernek ikinci başkanında olduğu gibi (birinci başkan dururken ikinci başkanlar neden konuşur, beni anlayın artık) ekrana çıkmak ve çevresine hava atmak gibi bir zafiyet oluştu. Adamın topluma vereceği bir fayda kalmamış hemen kapağı ya mevcut bir STK ve derneğe atıyor ya da buralardan iltifat ve rağbet görmeyince hemen beş kişiden evrak ve imza alıp kendi bir dernek kuruyor.
Derneğin tüzüğüne de öyle güzel ve cafcaflı amaçlar yerleştiriyor ki sanırsınız tek başına bir iktidar partisi olarak toplumun tüm sorunlarını çözecek.
Peki, ne oldu ikinci başkanın şöhret olma hayali… Tam anlamıyla fiyasko…
İkinci Başkanın en önemli hatası da olayı görmediği, müşahede etmediği halde sadece sosyal medyada okuduğu bir cümleden hareketle açıklama yapması. Yani kılavuzunda problem var. Ama olsun sosyal medyada olsa da, yalan yanlış olsa da medyada yer alacak bir malzeme bulmuş ya kim tutar kendisini…
İşte ekran merakının sonu… Bu da ders olsun reklam meraklısı ekran heveslisi STK başkanlarına….
Aslında bu konuda onlara biraz haksızlık yapıldığını düşünüyordum ama geçtiğimiz gün yaşanan bir olay da gösterdi ki gerçekten bazı STK ve dernek başkanlarının ciddi anlamda ekrana çıkıp boy gösterme zafiyeti var.
Türkiye Engelliler Derneği Elazığ Şube Başkan yardımcısı bir zat çıkmış televizyonlara; tarih, saat, yer ve plaka vererek bir belediye otobüs şoförünün bir engelli hemşerimize hakaret ettiğini, hatta otobüse almadan gittiğini, yine durakta bekleyen diğer engelli vatandaşları almadan gittiğini açıkladı.
Bir gün sonra ilgili kurum olan Elazığ Belediyesi'nden açıklama geldi. Ancak bu açıklamanın diğerlerinden farkı görüntüler eşliğinde yapılmasıydı. Elazığ Belediyesi'nden basın kuruluşlarına yapılan ve görüntü ile desteklenen açıklamalar bakıldığında birçok çelişki ortaya çıktı.
Öncelikle dernek başkan yardımcısı zatın 10 Ağustosta gerçekleştiğini iddia ettiği konu aslında 8 Ağustosta cereyan etmişti. Engelli vatandaşımızın otobüse binmesi ve inmesi anında görevli şoför alabildiğince anlayışlı, alabildiğince müşfik bir üslup kullanıyor, engelli hemşerimizin otobüse rahatlıkla binebilmesi için diğer yolculardan yardım talep ettiği kamera kayıtlarında bir bir ortaya çıktı.
AMAÇ EKRANDA HAVA ATMAK YA…
Birçoğunu tenzih ediyorum ama bu dernek ikinci başkanında olduğu gibi (birinci başkan dururken ikinci başkanlar neden konuşur, beni anlayın artık) ekrana çıkmak ve çevresine hava atmak gibi bir zafiyet oluştu. Adamın topluma vereceği bir fayda kalmamış hemen kapağı ya mevcut bir STK ve derneğe atıyor ya da buralardan iltifat ve rağbet görmeyince hemen beş kişiden evrak ve imza alıp kendi bir dernek kuruyor.
Derneğin tüzüğüne de öyle güzel ve cafcaflı amaçlar yerleştiriyor ki sanırsınız tek başına bir iktidar partisi olarak toplumun tüm sorunlarını çözecek.
Peki, ne oldu ikinci başkanın şöhret olma hayali… Tam anlamıyla fiyasko…
İkinci Başkanın en önemli hatası da olayı görmediği, müşahede etmediği halde sadece sosyal medyada okuduğu bir cümleden hareketle açıklama yapması. Yani kılavuzunda problem var. Ama olsun sosyal medyada olsa da, yalan yanlış olsa da medyada yer alacak bir malzeme bulmuş ya kim tutar kendisini…
İşte ekran merakının sonu… Bu da ders olsun reklam meraklısı ekran heveslisi STK başkanlarına….