Dekan Erdem: 'Akif, toplumu yönlendiren bir aydındır'
Malatya İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, konferansta yaptığı konuşmada, 'Mehmet Akif dertli bir insandır. Toplumdan yana, vatanından yana, devletinden yana dertli bir insandır. Akif, toplumu yönlendiren bir aydındır' dedi.
Malatya İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem, konferansta yaptığı konuşmada, 'Mehmet Akif dertli bir insandır. Toplumdan yana, vatanından yana, devletinden yana dertli bir insandır. Akif, toplumu yönlendiren bir aydındır' dedi.
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhan Erdem'in konuşmacı olarak katıldığı 'Mehmet Akif'te Toplumsal Duyarlılık' konulu konferans düzenlendi. Konferansa, İnönü Üniversitesi Türkçe Topluluğu ile Temel Eğitim Topluluğu üyeleri ve öğrenciler katıldı. Katılımcılara öncelikle Mehmet Akif Ersoy'un hayatını anlatan Prof. Dr. İlhan Erdem, Mehmet Akif'in toplumsal duyarlılığından söz ederek, 'Mehmet Akif, Anadolu insanını bizatihi sahada yaşayarak, onlarla iletişim kurarak, onların içerisine girerek tanıyan birisi. O yüzden gözlemleri çok önemli bence. Mehmet Akif dertli bir insandır. Toplumdan yana, vatanından yana, devletinden yana dertli bir insandır. Bir vatan evladı olarak Mehmet Akif, Kurtuluş Savaşı'nın hep ön saflarında bulunmuştur. Bazen Sırat-ı Müstakim ve Sebilürreşat dergilerinde bir yazar, bazen camilerde bir vaiz, bazen İstanbul'dan Ankara'ya Kurtuluş Savaşı'na katılımı sağlayan bir nefer, bazen de toplumu yönlendiren bir aydındır' ifadelerini kullandı.
Erdem, Mehmet Akif'in toplumun her kesiminin derdiyle dertlendiğine değinerek,
'Kenar mahalle insanları, esnaf, meyhaneci, kahvehanedekiler, aile geçimsizliği yaşayanlar, mezarlıklardakiler, çocuklar, ihtiyarlar, kadınlarını döven kocalar, evliyken yeniden evlenmeye kalkan kocalar, mahalle imamı hep onun şiirlerinin kahramanlarıdır' şeklinde konuştu.
Konuşmasında Mehmet Akif'in sözlerinden ve şiirlerinden örnekler veren Erdem,
'Doğallık ve samimiyetle İstiklal Marşı'nı bizler için hakikaten ebedi hale dönüştürmüştür. 'Arkadaş, korkma, çatma' gibi ifadelerle sanki arkadaşına dostuna hitap ediyormuş gibi samimiyetin izlerini vermektedir' şeklinde konuşmasını sonlandırdı.
Konferans, soru, cevap bölümünün ardından son buldu.