Dağhan Az Bile Söylemiş
Bilindiği gibi yaklaşık bir ay önce Deva Partisi İl başkanı Murat Dağhan, bizzat Babacanı da suçlayarak, 'Hangi gerekçe olursa olsun hukuku parti içerisinde bile istemeyen bir partinin Türkiye'nin sorunlarına derman olacağına artık inanmıyoruz' diyerek istifa etmişti.
Ancak geçen süre içerisinde Dağhan'ın parti Genel Merkezi ve Genel Başkanı Babacan hakkında az söylediği ve kibarca eleştirdiği ortaya çıktı. Nasıl mı? Okuyalım…
Sen hem Ak Parti'de siyaset yap, hem de Erdoğan'ın cumhurbaşkanlığı için imza at, hem de Erdoğan'ın karşısına rakip olarak çıkartılması planlanan Abdullah Gül ile iş tut.
Ali Babacan, bir özel televizyon kanalında açıklamada bulunmuş ve "2018'de kötü bir tecrübemiz var. 2018'de ortak adaylık teşebbüsü vardı. Olmadı. Ülke tam 5 yıl kaybetti. Tam 5 yıl. Çok detayına girmeyeyim" iddiasında bulundu.
Ali Babacan; programda bulunan usta gazeteci İsmail Saymaz'ın; "Detayına girelim. Çok iyi konu açtınız. O tarihte siz de o çalışmalarının içindesiniz diye anlıyorum" şeklindeki hatırlatmasına; "Tabi tam ortası, göbeğindeydim. Görünür değildim ama tam göbeğindeyim" ifadelerini kullandı.
Şimdi sen gel de bu insanın peşinden git, siyaset yap ve ülkeyi emanet et. Bu ne “babacan”lık mış öyle. Bu ne nankörlük ve bu ne ihanetmiş böyle.
Seni ki, kimse bilmez iken elinden tutup milletvekili yapmış, yetmemiş sağ kolu yapmış, yetmemiş ekonomiyi teslim etmiş ve başbakan yardımcısı yapmış.
Ama sen ne yapmışsın? Adamı resmen arkasından vurmuşsun. Erdoğan için imza atıp “adayım budur” sözü vermişsin ki imza şeref sözüdür. Arkasından Abdullah Gül için kurulan masanın göbeğine oturmuşsun.
İşin en önemli ve insanın insanlığını gösteren konu ne biliyor musunuz? Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, daha ilk günden beri bunu bilmesine ve şimdilerde siyasi rakip olmalarına rağmen bugüne kadar bunu açıklamamış ve ima yollu bile olsa ifade etmemiş olması.
Hem arkadan vurulmuş, hem hançerlenmiş ama kol kırılır yen içinde kalır misali bugüne kadar susma erdemini göstermiş.
Siyaset uğruna, bir yerlere gelme uğruna hırs ve ihanetin seviyesi bu olmamalıydı.
Siyaseti de muhalefeti de erkekçe yapmak varken, “ben seni değil Gül'ü istiyorum” deme yürekliliğini göstermek varken bu ne ihanet Allah aşkına.
Bugünden sonra insanlar böyle bir ihanetin sahibine neden güvensin ve neden destek olsun ki?
Deva'dan istifa eden Murat Dağhan'ın da dediği gibi bu adamın neyine güvenip de ülke teslim edeceksiniz. Yarınlarda dış mihrakların gazına gelerek ülkeyi bile her türlü zora sokacak potansiyeli olan bu kişiye nasıl oy verilir, nasıl güvenilir.
Usta gazeteci İsmail Saymaz'a Babacan'ı tüm Türkiye'ye gerçek yüzüyle tanıttığı için teşekkür ediyoruz. Büyüksün İsmail…