Çoklu Adaya Doğru
Şimdiye kadar iki kere yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde fırsat önünde olduğu halde, birinde sağ cenahtan Ekmeleddin İhsanoğlu diğerinde ise CHP'den ezeli rakibi Muharrem İnce'yi 'gel bakalım Muharrem' diyerek aday gösterip kendisi aday olmaktan imtina eden Kılıçdaroğlu, bu defa gerçekten aday olmayı kafaya koymuş gibi sinyaller veriyor.
Kamuoyunda ve anketlerden gelen rüzgârın şişirmesiyle “Bu defa Erdoğan'ın karşısında kim aday olursa kazanır, altın tepsiyle önünüze gelen bu fırsatı tepmemelisiniz” biçimindeki telkinler, belli ki hem etkili olmuş hem de Kılıçdaroğlu'nun aklına tam anlamıyla yatmış.
Bu tabloya rağmen, etik ve vefalı davranma adına “Adayımızı 6'lı masa belirleyecek” demeye devam eden Kılıçdaroğlu, kendi adaylığı için 6'lı masayı ikna edebilecek mi sorusu hala ortada ve hatta havada.
Masada, geri kalan 5 partinin genel başkanlarının bir tanesi bile CHP liderinin aday olmasına sıcak bakmıyor.
Muhalefet blokunun ikinci lokomotif partisi olan İYİ Parti'nin başındaki isim Meral Akşener, Kılıçdaroğlu'nun adaylığına herkesten daha fazla soğuk bakıyor. Zira Akşener, başından beri Fatih Sultan Mehmet'e benzettiği İmamoğlu'nu aday göstermek istiyor.
Diğer partilerin genel başkanları da ya kendileri aday olmak istiyorlar ya da “Kılıçdaroğlu olmasın da kim olursa olsun..” noktasında duruyorlar.
6'lı masa liderlerine göre Kılıçdaroğlu'nun adaylığı sadece CHP'yi bağlar.
Bu durumda da 6'lı masadan tek aday yerine; başta Babacan ve Karamollaoğlu olmak üzere birkaç aday çıkacak demektir. İlk turda çoklu adayla yarışacak Millet ittifakının ikinci turda en çok oy alan isme destek olur mu, olursa hangi şart ve dağılımda olur, bu dağılım makam paylaşımında kavga yaşanır ve kopmalar olur mu onu da süreç içerisinde göreceğiz.