Çelişkiler!

'Eğri otur doğru söyle / Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar '

Sayın Adalet Bakanı Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Adil Öksüz idd

TAKİP ET
'Eğri otur doğru söyle / Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar '

Sayın Adalet Bakanı Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun Adil Öksüz iddiası için, 'Adil Öksüz MİT ajanı falan değil, bu bir propaganda. Bunun MİT ile irtibatı olduğunu söyleyen kimse, FETÖ tarafından kullanıldığını bilmeyen bir zavdigerıdır, ya da bilmeyerek kendini kullandırıyor. Kılıçdaroğlu bunu söylüyorsa, bu bilgiyi kendisine geleni araştırsın. Kılıçdaroğlu'na bu bilgiyi getiren FETÖ elemanıdır' açıklamasıyla konuya açıklık getirdi. Bu açıklama sonrasında elbette gözler Kılıçdaroğlu'na bilgi verene çevrildi.

Diğer taraftan da Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve emekli Albay Hasan Atilla Uğur'un ikinci darbe girişimi iddiasına ilişkin olarak, 'Bir takım aşiretlerin banka borçlarının ödendiği iddiası asılsız. Bin 500 civarında infaz koruma memuru görevden alındı. İncelemelerimiz sürüyor. Cezaevlerinde gerekli tedbirleri aldık' şeklinde bir açıklaması oldu.

Aslında kafaları karıştıran bu son olaylar Başkent kulisini hareketlendirdi. Konuyla ilgili ilerleyen günlerde daha sağlıklı bilgiler gelecektir. Lakin bu kadar bilgi kirliliğine ne gerek var?

Öyle ki paylaşılan bilgilerin doğruluğu tartışılmadan servis ediliyor; bu durum da doğru ve nitelikli fikir paylaşımları arayan insanları zor duruma düşürüyor.

Bilgi kirliliği ile başaçıkmak için bilginin edinilmesi yeterli değildir. Edindiğimiz doğru kabul ettiğimiz bilgilerin büyük bir bölümünü kullanamayız ya da kullanmayız. İnsan zihni kullanabildiğinden daha fazla bilgi depolama yeteneğine sahiptir.

Şahsi düşüncem bilgi kirlilikleri insanlar üzerinde algı için önemli bir etken oluşturması. Bu bağlamda devletin kurumlarında basın büroları oluşturulmalıdır. Her kurum sağlıklı bilgi akışını bu koridordan sürdürebilir. Ayrıca yapılan açıklamalarda mutlaka muhatap kişiler belirgin olması gerekmektedir aksi halde bu karmaşıklar alır başını gider.

 

Kasım ayında ikinci darbe olacağına inanmıyorum. Bu konuda çok sıkı tedbirler alındı ve daha artık her şey eskisi gibi değil. Ama gündemi değiştirmek ve kargaşa oluşturmak için asalak gruplar elbette olacaktır. Bunla ilgili sağduyulu ve devletimizin yanında yer almayı tercih etmeliyiz.   

Bakmadan Geçme