BİTKİLERİN HER BİRİNİN AYRI AYRI FAYDASI VAR
BAŞAK MERAL GÜNDÜZ/Elazığ'da aktarlık yapan Engin POYRAZ ile keyifli bir söyleşi yaptık. Poyraz'ın insan sağlığı için faydalı olabilecek gayretlerle geçen bir hayatı var. Bu zaman zarfının araştırmaları neticesinde bir anlamda eğitim ile geçtiğini anlatıyor. Bildikleri ve bilmedikleri daha çok şeyler olduğunu aktarıyor. Bitkilerin her birinin insanlar için ayrı ayrı faydasının olduğunu söylüyor.
Soğuk Havaların Çayı!
'Her şeyin azı karar çoğu zarardır' diyen Elazığlı aktar Poyraz, soğuk havalara karşı kış çayı tavsiye ediyor. Zerdeçal, zencefil, ıhlamur, kuşburnu, havlıcan, okaliptüs ve ısırgan yaprağından yapılacak bitkilerden oluşan kış çayı günlük bir veya iki fincan içilip hastalıklara karşı önlem alına bileceğini kaydediyor.
Zerdeçal, Propolis ve Diğerlerinin Önemi…
Zerdeçalın bağışıklık sistemini güçlendirdiğini dile getirmek isterim. Şifalı bitkilerin yanı sıra, bal ve ayrıca keçiboynuzu pekmezinin önemli olduğunu bilmeliyiz. Arı ürünlerine alerjisi olmayan herkesin kinatın en önemli antibiyotiği olan Propolis'i kullana bileceğinin altını çiziyorum. Japonya'da yapılan bir araştırmaya göre 'Propolis'i düzenli kullananların kansere dahi yakalanmadıkları gözlemleniyor'.
Hastalanmamak İçin Ne Yapmalı?
Yaklaşan kış ayları ile soğuk algınlığı ve birçok hastalık insanları yakalaya biliyor. 'Hastalanmamak için neler yapmalıyız' diye soruyoruz. Ihlamur, havlıcan, zencefil, zerdeçal ve kuşburnunun kış aylarının sağlıklı geçirilmesini sağladıklarını belirtiyor. Bu bitkilerin çaylarının yapılmasını tavsiye ediyorum.
Bitki satışı hangi dönemde yoğunlaşıyor?
Kış döneminde soğuk algınlığına karşı tarçın zencefil, kuşburnu, kekik, yeşil çay, ıhlamur, keçiboynuzu gibi şifalı bitki satışları, yaz aylarında ise daha çok serinletici, rahatlatıcı meyan kökü, kantaron, biberiye gibi şifalı bitki satışı yoğunluk kazanır.
Okurlarımıza ne öneriyorsunuz?
Kış çayı öneriyoruz. Özel hazırlayacağınız çayın içinde; kuşburnu, tarçın, ıhlamur, elma kurusu, zencefil, havlican gibi birçok ürün karışımı bulunmaktadır. Soğuk algınlığına iyi gelir. Çocuklarımız için doğal pekmezlerimiz, balımız polenlerimiz var..
Müşteriler bitkileri tanıyor mu?
Artık birçok bitki kullanımı ve faydalarıyla birlikte televizyonlarda tanıtılıyor. Bu nedenle müşterilerimiz de bilinçli geliyor. Bilmeyenleri de biz bilgilendiriyoruz. Şifalı bitkilere artan bir şekilde yoğun ilgi var.
Sağlığın en büyük değer olduğu günümüzde, hayatımızı verimli yaşayabilmek, her anından tat alabilmek ve sağlıkla dolu bir ömür geçirebilmek için hayat standartlarımıza, ne yiyip, ne içtiğimize, ne giydiğimize, nasıl yaşadığımıza, kullandığımız günlük bakım malzemelerinin içeriklerine, kimyasal maddelerden ve radyasyonu yüksek teknolojik cihazlardan ne kadar kendimizi sakındığımıza, gdo'lu ürünleri mutfağımıza sokup sokmadığımıza, organik beslenmenin bilincinde olup olmadığımıza, ekolojik yaşam farkındalığına kadar daha birçok konuda dikkatli olmamız gerekiyor artık!
Şunu unutmayalım ki, herkesin kendisi için yapabileceği en önemli şey 'doğal' kalmaktır. İçiyle ve dışıyla doğal kalabilen insan hep de mutlu kalacaktır. Doğal beslenen güzel görünecek, iyi görünen hoş düşünecek, doğal yaşayan ise yaşam enerjisini hep yüksek tutacak, sağlığının değerini bilecektir. İşte ben de bu nedenle bizlere bilgi, sağlık ve keyif katacak her türlü paylaşımı buradan sizlere ulaştırmak ve birlikte daha da doğallaşmak niyetini taşıyorum.
Son Olarak;
Günümüzde artık sağlıklı yaşamak ve doğal beslenmek kolay bir olgu olmaktan çıktı maalesef; ancak bu durumdan yakınan büyük bir kitle de var. Sağlığını her şeyin önünde tutan bilinçli insanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Son dönemlerde patlak veren onca kanser türlerinin ve çeşitli kronik hastalıklarının hemen hemen hepsinin altında beslenme ve yaşam tarzımız yer alıyor. Bu gidişata dur demenin yolu ise doğru ve doğal, organik diyebileceğimiz ürünleri tüketmemizden geçiyor. Yiyecek, içecekten tutun da kişisel bakım – kozmetik ürünlerine ve kullandığımız tekstil malzemelerine kadar insan sağlığına zarar verici kimyasal maddelerden uzak alternatifleri hayatımıza sokmak büyük önem arz ediyor. İşte bu doğrultuda doğal ve bitkisel ürünlerin yer aldığı, bir takım sorunlarınıza bitkisel tedavi yöntemleri bulabileceğiniz, doğal – katkısız gıdaların getirildiği, organik ürün çeşitlerinin de bulunduğu aktarlar artık daha da önemseniyor. İnsanlar kişisel ihtiyaçlarını en doğal haliyle karşılayacak ürünleri tercih etmek ve bunu bir yaşam tarzı haline getirmek istiyor. İnsanlara fayda sunma anlayışını ilke olarak kabul etmiş aktar ve benzeri mağazaları ise süzgeçten geçirmenin ve doğru yerleri bulmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum... Kısacası doğal olan her şey burada... Hepinizi bekliyorum...
'Her şeyin azı karar çoğu zarardır' diyen Elazığlı aktar Poyraz, soğuk havalara karşı kış çayı tavsiye ediyor. Zerdeçal, zencefil, ıhlamur, kuşburnu, havlıcan, okaliptüs ve ısırgan yaprağından yapılacak bitkilerden oluşan kış çayı günlük bir veya iki fincan içilip hastalıklara karşı önlem alına bileceğini kaydediyor.
Zerdeçal, Propolis ve Diğerlerinin Önemi…
Zerdeçalın bağışıklık sistemini güçlendirdiğini dile getirmek isterim. Şifalı bitkilerin yanı sıra, bal ve ayrıca keçiboynuzu pekmezinin önemli olduğunu bilmeliyiz. Arı ürünlerine alerjisi olmayan herkesin kinatın en önemli antibiyotiği olan Propolis'i kullana bileceğinin altını çiziyorum. Japonya'da yapılan bir araştırmaya göre 'Propolis'i düzenli kullananların kansere dahi yakalanmadıkları gözlemleniyor'.
Hastalanmamak İçin Ne Yapmalı?
Yaklaşan kış ayları ile soğuk algınlığı ve birçok hastalık insanları yakalaya biliyor. 'Hastalanmamak için neler yapmalıyız' diye soruyoruz. Ihlamur, havlıcan, zencefil, zerdeçal ve kuşburnunun kış aylarının sağlıklı geçirilmesini sağladıklarını belirtiyor. Bu bitkilerin çaylarının yapılmasını tavsiye ediyorum.
Bitki satışı hangi dönemde yoğunlaşıyor?
Kış döneminde soğuk algınlığına karşı tarçın zencefil, kuşburnu, kekik, yeşil çay, ıhlamur, keçiboynuzu gibi şifalı bitki satışları, yaz aylarında ise daha çok serinletici, rahatlatıcı meyan kökü, kantaron, biberiye gibi şifalı bitki satışı yoğunluk kazanır.
Okurlarımıza ne öneriyorsunuz?
Kış çayı öneriyoruz. Özel hazırlayacağınız çayın içinde; kuşburnu, tarçın, ıhlamur, elma kurusu, zencefil, havlican gibi birçok ürün karışımı bulunmaktadır. Soğuk algınlığına iyi gelir. Çocuklarımız için doğal pekmezlerimiz, balımız polenlerimiz var..
Müşteriler bitkileri tanıyor mu?
Artık birçok bitki kullanımı ve faydalarıyla birlikte televizyonlarda tanıtılıyor. Bu nedenle müşterilerimiz de bilinçli geliyor. Bilmeyenleri de biz bilgilendiriyoruz. Şifalı bitkilere artan bir şekilde yoğun ilgi var.
Sağlığın en büyük değer olduğu günümüzde, hayatımızı verimli yaşayabilmek, her anından tat alabilmek ve sağlıkla dolu bir ömür geçirebilmek için hayat standartlarımıza, ne yiyip, ne içtiğimize, ne giydiğimize, nasıl yaşadığımıza, kullandığımız günlük bakım malzemelerinin içeriklerine, kimyasal maddelerden ve radyasyonu yüksek teknolojik cihazlardan ne kadar kendimizi sakındığımıza, gdo'lu ürünleri mutfağımıza sokup sokmadığımıza, organik beslenmenin bilincinde olup olmadığımıza, ekolojik yaşam farkındalığına kadar daha birçok konuda dikkatli olmamız gerekiyor artık!
Şunu unutmayalım ki, herkesin kendisi için yapabileceği en önemli şey 'doğal' kalmaktır. İçiyle ve dışıyla doğal kalabilen insan hep de mutlu kalacaktır. Doğal beslenen güzel görünecek, iyi görünen hoş düşünecek, doğal yaşayan ise yaşam enerjisini hep yüksek tutacak, sağlığının değerini bilecektir. İşte ben de bu nedenle bizlere bilgi, sağlık ve keyif katacak her türlü paylaşımı buradan sizlere ulaştırmak ve birlikte daha da doğallaşmak niyetini taşıyorum.
Son Olarak;
Günümüzde artık sağlıklı yaşamak ve doğal beslenmek kolay bir olgu olmaktan çıktı maalesef; ancak bu durumdan yakınan büyük bir kitle de var. Sağlığını her şeyin önünde tutan bilinçli insanların sayısı gün geçtikçe artıyor. Son dönemlerde patlak veren onca kanser türlerinin ve çeşitli kronik hastalıklarının hemen hemen hepsinin altında beslenme ve yaşam tarzımız yer alıyor. Bu gidişata dur demenin yolu ise doğru ve doğal, organik diyebileceğimiz ürünleri tüketmemizden geçiyor. Yiyecek, içecekten tutun da kişisel bakım – kozmetik ürünlerine ve kullandığımız tekstil malzemelerine kadar insan sağlığına zarar verici kimyasal maddelerden uzak alternatifleri hayatımıza sokmak büyük önem arz ediyor. İşte bu doğrultuda doğal ve bitkisel ürünlerin yer aldığı, bir takım sorunlarınıza bitkisel tedavi yöntemleri bulabileceğiniz, doğal – katkısız gıdaların getirildiği, organik ürün çeşitlerinin de bulunduğu aktarlar artık daha da önemseniyor. İnsanlar kişisel ihtiyaçlarını en doğal haliyle karşılayacak ürünleri tercih etmek ve bunu bir yaşam tarzı haline getirmek istiyor. İnsanlara fayda sunma anlayışını ilke olarak kabul etmiş aktar ve benzeri mağazaları ise süzgeçten geçirmenin ve doğru yerleri bulmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum... Kısacası doğal olan her şey burada... Hepinizi bekliyorum...