BAYRAMDA ET TÜKETİMİNE DİKKAT!
Kronik rahatsızlığı olan kişilerin Kurban Bayramı'nda et seçerken dikkat etmeleri gereken hususların olduğunu belirten Keskinkılıç, 'Kurban Bayramı'nda
Kronik rahatsızlığı olan kişilerin Kurban Bayramı'nda et seçerken dikkat etmeleri gereken hususların olduğunu belirten Keskinkılıç, 'Kurban Bayramı'nda bilindiği üzere et tüketimiyle beraber tatlı tüketimi de artıyor. Buna bağlı olarak bu dönemde kronik hastalıkları olarak adlandıracağımız diyabet, kolesterol ve kalp damar hastalığı riski taşıyanlar kesinlikle beslenmelerine dikkat etmelidirler. Bayram boyunca kırmızı et tüketiminin artmasından dolayı bu rahatsızları olan bireylerin beslenmelerine dikkat etmelerini öneriyorum. Et seçiminde dikkat edilmesi gerekenler; yenilecek etin yaşlı hayvan eti olmamasına, kesilecek hayvanın veteriner hekim kontrolünde olmasına ve uygun hijyenik koşullarda kesilmesine dikkat edilmelidir. Bu koşullar sağlanmadığı takdirde hayvanlardan insanlara sanmonella, tenya ve şarbon gibi hastalıkların bulaşma oranı yüksek' dedi.
'ETİ 24 SAAT BEKLETMEDEN YEMEYİN'
Keskinkılıç, Kurban Bayramı'nda kesilen etlerin tüketimi ve saklama koşullarını ise şöyle kaydetti: 'Et kesildiğinde hemen pişirip yenmemelidir.Hayvanlar ilk kesildiklerinde ölüm sertliği dediğimiz sertlikte olur. Bekledikçe metabolizma ile oluşan asitlerin de etkisi ile bu sertlik yavaş yavaş kaybolur. Ölüm sertliğinin geçmesi hayvanın cinsine etin beklediği ısı derecesine bağlıdır. Kümes hayvanlarında ölüm katılığı bir saatte geçer. Sığır, koyun gibi büyük baş hayvanların ölüm sertliği sıfır derecede 10 gün içinde, 15 derecede üç günde kaybolur ve et yenecek konuma gelir. Taze kesilmiş etin sindirimi çok zordur, hazımsızlık yapabilir ve sert olmasından dolayı pişirilmesi zordur. Gün içerisinde sindirim sıkıntılarıyla savaşmak istemiyorsanız, etleri 2- 3 gün beklettikten sonra tüketilmelidir. Et tazeyken sert olduğu için pişirilmesi zor ve sindirim açısından da sıkıntılıdır. Özellikle mide rahatsızlığı olanlar eti en az yirmi dört saat bekletmeden tüketmemeleri gerekiyor. Etin saklama koşulları; eti büyük parçalar halinde değil kıyma ve kuş başı gibi küçük parçalar haline getirilip tek pişirimlik buz dolabı poşetlerinde ya dolapların buzluk bölümlerinde yada derin dondurucularda saklanmalıdır. Buz dolabında -2C 'de iki hafta saklanabilir. Derin dondurucuda ise -18C'de daha uzun süre muhafaza edilebiliyoruz'
'İLAVE YAĞ KOYMAYIN'
Kurban Bayramı'nda sakatat tüketiminin arttığı söyleyen Keskinkılıç, 'Kurban Bayramı'nın geleneksel yemeği haline gelen kavurmayı pişirirken içine kesinlikle ilave yağ koymuyoruz. Eti kendi suyunda kısık ateşte pişireceğiz. Etlerin kesilmesiyle birlikte sakatat tüketimi de artıyor. Sakat tüketimini kesinlikle önermiyorum. Özellikle kolesterol ve kalp damar hastalığı riski olan bireyler sakatat tüketiminden kaçınmalıdırlar' diyerek sözlerini tamamladı.
ÇİĞ ET / KURUTULMUŞ ET YARARLI MIDIR?
Et tüketilirken etin niteliği yanında nasıl pişirileceği, ne kadar ve hangi besinlerle birlikte tüketileceği de önemlidir. Bu nedenle kurban etinin ne miktarda, nasıl ve ne ile birlikte tüketileceğini bilmek, sağlıklı saklama, hazırlama ve pişirme yöntemlerini uygulamak, hasta bireyler kadar, sağlıklı kişiler için de önemlidir.
Eti pişirmek için bazı teknikleri vardır. Bunlar; kızgın tavaya bırakılıp alınması, %25 sadece merkez pembelikte pişirilmesi, %75 oranında merkezin çiğ kalması, pişme kıvamına yaklaşmış şekilde pişirilmesi ve %50 oranında merkezin çiğ kalması ve etin tam pişmiş kıvamda pişirilmesidir.
Yapılan araştırmalara göre çiğ etin içindeki patojenlerin sağlıklı bir bağışıklık sistemi için gerekli olduğunu savunan uzmanlar olduğu gibi, içindeki salmonella gibi hastalık yapıcı bakteriler nedeniyle pişmiş kıvamda tüketilmesi gerektiğini savunan farklı görüşler de vardır.
Sağlık açısından baktığımızda etin yağda aşırı kızartılması ve kömür ızgarasında ateşe çok yaklaştırılarak pişirilmesi kanserojen maddelerin oluşmasına ve vitaminlerin kaybına, etin dış yüzeyinin yanmasına, dolayısıyla su ve besin değerlerinin kaybına sebep olmaktadır. Bu nedenle pişirme yöntemi olarak kızartma ve çok yüksek ısıda pişirme yerine, haşlama ve fırında ızgara yöntemleri kullanılmalıdır.
'ETİ 24 SAAT BEKLETMEDEN YEMEYİN'
Keskinkılıç, Kurban Bayramı'nda kesilen etlerin tüketimi ve saklama koşullarını ise şöyle kaydetti: 'Et kesildiğinde hemen pişirip yenmemelidir.Hayvanlar ilk kesildiklerinde ölüm sertliği dediğimiz sertlikte olur. Bekledikçe metabolizma ile oluşan asitlerin de etkisi ile bu sertlik yavaş yavaş kaybolur. Ölüm sertliğinin geçmesi hayvanın cinsine etin beklediği ısı derecesine bağlıdır. Kümes hayvanlarında ölüm katılığı bir saatte geçer. Sığır, koyun gibi büyük baş hayvanların ölüm sertliği sıfır derecede 10 gün içinde, 15 derecede üç günde kaybolur ve et yenecek konuma gelir. Taze kesilmiş etin sindirimi çok zordur, hazımsızlık yapabilir ve sert olmasından dolayı pişirilmesi zordur. Gün içerisinde sindirim sıkıntılarıyla savaşmak istemiyorsanız, etleri 2- 3 gün beklettikten sonra tüketilmelidir. Et tazeyken sert olduğu için pişirilmesi zor ve sindirim açısından da sıkıntılıdır. Özellikle mide rahatsızlığı olanlar eti en az yirmi dört saat bekletmeden tüketmemeleri gerekiyor. Etin saklama koşulları; eti büyük parçalar halinde değil kıyma ve kuş başı gibi küçük parçalar haline getirilip tek pişirimlik buz dolabı poşetlerinde ya dolapların buzluk bölümlerinde yada derin dondurucularda saklanmalıdır. Buz dolabında -2C 'de iki hafta saklanabilir. Derin dondurucuda ise -18C'de daha uzun süre muhafaza edilebiliyoruz'
'İLAVE YAĞ KOYMAYIN'
Kurban Bayramı'nda sakatat tüketiminin arttığı söyleyen Keskinkılıç, 'Kurban Bayramı'nın geleneksel yemeği haline gelen kavurmayı pişirirken içine kesinlikle ilave yağ koymuyoruz. Eti kendi suyunda kısık ateşte pişireceğiz. Etlerin kesilmesiyle birlikte sakatat tüketimi de artıyor. Sakat tüketimini kesinlikle önermiyorum. Özellikle kolesterol ve kalp damar hastalığı riski olan bireyler sakatat tüketiminden kaçınmalıdırlar' diyerek sözlerini tamamladı.
ÇİĞ ET / KURUTULMUŞ ET YARARLI MIDIR?
Et tüketilirken etin niteliği yanında nasıl pişirileceği, ne kadar ve hangi besinlerle birlikte tüketileceği de önemlidir. Bu nedenle kurban etinin ne miktarda, nasıl ve ne ile birlikte tüketileceğini bilmek, sağlıklı saklama, hazırlama ve pişirme yöntemlerini uygulamak, hasta bireyler kadar, sağlıklı kişiler için de önemlidir.
Eti pişirmek için bazı teknikleri vardır. Bunlar; kızgın tavaya bırakılıp alınması, %25 sadece merkez pembelikte pişirilmesi, %75 oranında merkezin çiğ kalması, pişme kıvamına yaklaşmış şekilde pişirilmesi ve %50 oranında merkezin çiğ kalması ve etin tam pişmiş kıvamda pişirilmesidir.
Yapılan araştırmalara göre çiğ etin içindeki patojenlerin sağlıklı bir bağışıklık sistemi için gerekli olduğunu savunan uzmanlar olduğu gibi, içindeki salmonella gibi hastalık yapıcı bakteriler nedeniyle pişmiş kıvamda tüketilmesi gerektiğini savunan farklı görüşler de vardır.
Sağlık açısından baktığımızda etin yağda aşırı kızartılması ve kömür ızgarasında ateşe çok yaklaştırılarak pişirilmesi kanserojen maddelerin oluşmasına ve vitaminlerin kaybına, etin dış yüzeyinin yanmasına, dolayısıyla su ve besin değerlerinin kaybına sebep olmaktadır. Bu nedenle pişirme yöntemi olarak kızartma ve çok yüksek ısıda pişirme yerine, haşlama ve fırında ızgara yöntemleri kullanılmalıdır.