BAŞLARKEN…
Kültür düzeyi yüksek, ufku açık, yorumlama yeteneği ileri düzeyde olan bir okur kitlesine çalakalem yazı yazmak doğrusu beni endişelendiriyor
Kültür düzeyi yüksek, ufku açık, yorumlama yeteneği ileri düzeyde olan bir okur kitlesine çalakalem yazı yazmak doğrusu beni endişelendiriyor. Ancak daha önce bir başka yerel gazetede yaklaşık beş yıl yazı yazmanın tecrübesi ve verdiği cesaret ile yine sevgili okuyucularımızın karşına çıkma cüretinde bulunmaya karar verdim. Hayırlı bir karar olması dileğiyle…
Okuyucularımızın izniyle bu haftaki yazımızda yerel basının, siyasi atmosferin bir hoş görü serencamı içerisinde yürümesindeki katkısından bahsedeceğim.
İlimizdeki siyasi rekabet oldukça düzeyli bir seviyede ve hoşgörü içerisinde sürmekte. Siyasi partiler birbirlerinin varlıklarını kabullenerek birbirlerini insaf ölçülerinde eleştirmekte ve adeta öfkeyi bir kenara itmektedirler. Gerek görsel medyada gerekse yazılı basında yapılan açıklamalar genel olarak ilimizin problemlerinin gündeme getirildiği, çözüm önerilerinin sunulduğu iyi niyetli açıklamalar. Elbette rekabet olacak. Ancak bu rekabet tatlı bir rekabet olarak topluma yansıyacak. Gerçek demokrasilerdeki siyaset de zaten bu zeminde yapılmaktadır. Siz de karşılaşmışsınızdır. Siyasi kulvarları farklı iki milletvekili adayımız şehrin herhangi bir noktasında karşılaştıklarında birbirlerine sarılarak hal hatır soruyor ve birbirlerine başarı dileklerini iletiyorlar. Bu oldukça güzel bir tablo.
İşte bu tabloda kanaatimizce ilimizdeki görsel ve yazılı medyanın fırça darbeleri var. Yerel medyamız kışkırtmadan, taraflara gaz vermeden siyasi nezaket ve anlayış içerisinde yaptıkları siyasetin dokusunu bozmadan yayın yapıyor. Bu da ilimizdeki siyasi atmosferin bir demokrasi şöleni içerisinde oluşmasını sağlıyor. Bu durumu eğitim düzeyinin yükselmesine, anlayışların değişmesine, demokrasinin gelişmesine bağlamak elbette mümkün. Ancak bu durumun oluşmasında insanımızın da yerinde var dersek yanılmış olmayız sanırım.
Önceki siyasi dönemleri hatırlayanlar bilirler. Gerek ulusal medya gerekse kısmen yerel medya tabir yerindeyse siyaseten oluşan yangına körükle gider, istemediği siyasi yapıyı acımasızca, insafsızca eleştirir ve hatta bir takım komplolar üreterek ülkenin elden gittiğine filan vurgu yaparlardı. O da yetmezse bir takım vesayetleri harekete geçirmeye çalışır 'üst düzey bir falan yetkili şöyle dedi' ya da 'genç bilmem kimler gidişattan rahatsız' gibi manşetler atarak milleti çeşitli vehimlerle yönlendirmeye çalışırlardı. Bu gün de bazı mahfiller aynı metotları az da olsa yine denemeye çalışıyorlar tabii. Fakat o eski kaotik atmosferler çok şükür ki bu gün gerilerde kaldı.
Yerel medyamızın, bazı ulusal medyadan daha farklı bir yol izleyerek önceki yıllarda olduğu gibi, 1 Kasım 2015 seçimlerinin ilimizde problemsiz yapılmasında üzerine düştüğünü yaptığı kanaatindeyiz. Bu sürecin deyim yerindeyse kazasız belasız tamamlanmasında görevini en iyi şekilde tamamlayacağını ümit ediyoruz.
Biz de, yapılmasına kısa bir süre kalan 1 Kasım 2015 seçimlerinin ülkemize, milletimize ve ilimize hayırlar getirmesini Yüce Allah'tan temenni ediyoruz.
Okuyucularımızın izniyle bu haftaki yazımızda yerel basının, siyasi atmosferin bir hoş görü serencamı içerisinde yürümesindeki katkısından bahsedeceğim.
İlimizdeki siyasi rekabet oldukça düzeyli bir seviyede ve hoşgörü içerisinde sürmekte. Siyasi partiler birbirlerinin varlıklarını kabullenerek birbirlerini insaf ölçülerinde eleştirmekte ve adeta öfkeyi bir kenara itmektedirler. Gerek görsel medyada gerekse yazılı basında yapılan açıklamalar genel olarak ilimizin problemlerinin gündeme getirildiği, çözüm önerilerinin sunulduğu iyi niyetli açıklamalar. Elbette rekabet olacak. Ancak bu rekabet tatlı bir rekabet olarak topluma yansıyacak. Gerçek demokrasilerdeki siyaset de zaten bu zeminde yapılmaktadır. Siz de karşılaşmışsınızdır. Siyasi kulvarları farklı iki milletvekili adayımız şehrin herhangi bir noktasında karşılaştıklarında birbirlerine sarılarak hal hatır soruyor ve birbirlerine başarı dileklerini iletiyorlar. Bu oldukça güzel bir tablo.
İşte bu tabloda kanaatimizce ilimizdeki görsel ve yazılı medyanın fırça darbeleri var. Yerel medyamız kışkırtmadan, taraflara gaz vermeden siyasi nezaket ve anlayış içerisinde yaptıkları siyasetin dokusunu bozmadan yayın yapıyor. Bu da ilimizdeki siyasi atmosferin bir demokrasi şöleni içerisinde oluşmasını sağlıyor. Bu durumu eğitim düzeyinin yükselmesine, anlayışların değişmesine, demokrasinin gelişmesine bağlamak elbette mümkün. Ancak bu durumun oluşmasında insanımızın da yerinde var dersek yanılmış olmayız sanırım.
Önceki siyasi dönemleri hatırlayanlar bilirler. Gerek ulusal medya gerekse kısmen yerel medya tabir yerindeyse siyaseten oluşan yangına körükle gider, istemediği siyasi yapıyı acımasızca, insafsızca eleştirir ve hatta bir takım komplolar üreterek ülkenin elden gittiğine filan vurgu yaparlardı. O da yetmezse bir takım vesayetleri harekete geçirmeye çalışır 'üst düzey bir falan yetkili şöyle dedi' ya da 'genç bilmem kimler gidişattan rahatsız' gibi manşetler atarak milleti çeşitli vehimlerle yönlendirmeye çalışırlardı. Bu gün de bazı mahfiller aynı metotları az da olsa yine denemeye çalışıyorlar tabii. Fakat o eski kaotik atmosferler çok şükür ki bu gün gerilerde kaldı.
Yerel medyamızın, bazı ulusal medyadan daha farklı bir yol izleyerek önceki yıllarda olduğu gibi, 1 Kasım 2015 seçimlerinin ilimizde problemsiz yapılmasında üzerine düştüğünü yaptığı kanaatindeyiz. Bu sürecin deyim yerindeyse kazasız belasız tamamlanmasında görevini en iyi şekilde tamamlayacağını ümit ediyoruz.
Biz de, yapılmasına kısa bir süre kalan 1 Kasım 2015 seçimlerinin ülkemize, milletimize ve ilimize hayırlar getirmesini Yüce Allah'tan temenni ediyoruz.