BALZAC'IN GÜCÜ

Balzac, Napolyon'un bir yontusu altına el yazısıyla şöyle yazmış

TAKİP ET
Balzac, Napolyon'un bir yontusu altına el yazısıyla şöyle yazmış. 'Bunun kılıçla yapamadığını ben kalemimle yapacağım.' 

Öyle de yapmış…

85'i tamamlanmış, 50'si taslak halinde eseriyle, dünya edebiyat tarihine adını kazımış.

Özellikle bir yazar için en verimli sayılan yaşında, henüz 51'inde sessizce çekip gitmiş dünyadan… Külliyatına da terk edip gittiği dünyaya bakışını özetlercesine bir başlık koymuş… 'İnsanlık Komedisi'

                                                     *****

'Kendine olan güven, bütün büyük yazarların ortak özelliğidir.' derler… Kimi bunu açıkça dile getirmiş, kimisi de yazılarında sezdirmiş… Balzac, bunu açıkça haykıranlardan olmuş… Kendine 'yazı mareşali' demiş…

Anekdotları bizim Necip Fazıl'ı hatırlatıyor.

Sık sık şöyle dermiş, 'Paris'te dillerini hakkıyla bilen üç kişi var. Hugo, Gauter ve ben.'

                                                  *****

Olağanüstü bir gözlem yeteneği ve güçlü bir hafızası olduğu söylenir, Balzac'ın… Kendisini başka insanların yerine koyup onların duygularını paylaşmayı bilmesinin üst seviyede olduğu ifade edilir. Bu özelliği yapıtlarında aleni görülür zaten… Eserlerinde nedenselliği ve arka plan ile karakterler arasındaki ilişkiyi açıklamadaki ustalığı tartışılmaz…

Ahmet Şuayip'in (felsefeci, hukuk adamı, düşünür) Balzac'ın eserleri hakkındaki tespiti ilginçtir. Şöyle der. 'Balzac'ın kahramanları birer tutku kölesidirler.' Büyük dram başka türlü yaratılmaz ki…

Bu tespitin en bariz örneği, 'Tılsımlı Deri'. Balzac'ın o sarsıcı muhteşem romanı…

Romanın konusu: İhtiraslı bir delikanlı antikacı dükkanında tılsımlı bir deri eline geçirir. Bu deri sayesinde istediği her şeyi elde eder. Ama istediğini elde ettikçe de deri küçülür. Bu deri, delikanlının yaşamıdır. Deri bitince delikanlının yaşamı da bitecektir… Bu durumda yaşamının bitmemesi için bir şey istememesi gerekir.

Oysa hiçbir şey istemeden yaşanmaz ki!

                                                              *****

'Arzu, şu an halinden memnun değilsin, iyi değilsin anlamına gelir.' dedi Sakdigerı Mustafa ve devam etti.

'Arzu, şu anı yaşayamıyorsun demektir. Eğer gelecekte istediğin bir şey yerine gelirse sana huzur getirecek. Tatmin hep gelecekte; asla burada ve şu anda değil. İsteklerini elde edince, arzuların yerine gelirse mutlu olacaksın. Mutluluğun bir nedene, bir isteğe bağlı… Sevdiğin biri geldi, artık mutlusundur. Ya da çekilişte ödül kazandın, mutlusundur. Ortada nedenler vardır ve onlar senden ötededir. Senin dışındadır. Mutluluğun dışarıdan gelir, nedene bağlıdır. Unutma! nedene bağlı arzu sonsuza dek sürmez.'

                                                        *****

Balzac eseriyle, dünya edebiyat tarihine adını kazımış. Külliyatına da dünyaya bakışını özetlercesine bir başlık koymuş… 'İnsanlık Komedisi'

 

Bakmadan Geçme