BALIK: 'AİLE İÇİ ŞİDDETE MARUZ KALAN MAĞDURLAR KORUMA ALTINDA'
AK Parti Elazığ Milletvekili ve İçişleri Komisyonu Üyesi Sermin Balık, 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü nedeniyle yazılı bir açıklama yaptı.
Sermin Balık mesajında şunları ifade etti: 'Evrenin en şerefli varlığı olan insanın içine düştüğü bu şiddet sarmalından ne yazık ki yaşamın, vicdanın, hoşgörünün ve tükenmek bilmez tahammülün dünya üzerindeki temsilcileri olan kadınlarımız da payını almaktadır.
Yeryüzüne düşen her umut damlasında kadının naif ruhundan bir parça vardır. Hayatın özünü kendi bedeninde saklı tutan kadınlarımıza uygulanan şiddet, tabiri caizse insanlığın karanlık çağlara dönüşü olarak nitelendirilebilir.
Günümüzde ise kadınlar siyasi, kültürel ve ekonomik alanlardaki varlıklarının her geçen gün artmasıyla toplum içerisindeki hak ettikleri saygın konumu kazanmaya başladılar. Kadınlarımızın liyakat esasına olan bağlılığı ve çalışmalarındaki titizliği tüm kesimler tarafından takdirle karşılanmaktadır.
Kamusal alanda kendisine yer bulma çabasının yanı sıra kadınlarımız, toplumumuzun en küçük birimini oluşturan ailelerin bütünlüğünü sağlayan annelik rolünü de üstlenmişlerdir. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi ve onların eğitim aldıkları ilk alanlar olan evleri düşündüğümüzde, kadınlarımızın bu süreçte de ne kadar hayati bir görev üstlendiği ortadadır.
Kadına şiddetin önlenmesi hususunda hukuksal düzenlemeler, uluslararası antlaşmalar, sivil toplum odaklı çalışmaları oldukça önemlidir. Kadınlarımız bu örgütlü kurumlar ve faaliyetler neticesinde özgür bireyler olmalarından kaynaklı haklarının bilincine varıp, en doğru kararları alma yetisine sahip olacaktırlar. Bu amaç doğrultusunda iktidarımız döneminde ülkemiz, Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ne ilk imza koyan ve parlamentosunda onaylayan ülke olmuştur. Ayrıca 81 ilde hizmet vermekte olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ile aile içi şiddete maruz kalan mağdurların korunması sağlanmaktadır. Yapmış olduğu tüm çalışmalarda kadın-erkek eşitliği temel prensibini merkeze koyan hükümetimiz, toplumumuzun vazgeçilmez bileşenleri olan kadınlarımızın güvenliği ve huzuru için elinden geleni yapmaya devam edecektir.
Bugün geldiğimiz noktada kadın hakları özelinde eleştirilecek birçok şey olsa da, geçmişle kıyaslandığında elde edilen kazanımlar geleceğe umutla bakabilmemiz için oldukça önemlidir. Ancak şu unutulmamalıdır ki bu kazanımlar bir lütuf ile değil, kadınlarımızın hayatları boyunca verdikleri mücadeleler neticesinde sağlanmıştır.
Hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın, kadınlarımız doğuştan sahip oldukları erdemler sayesinde dünyayı daha barışçıl ve daha yaşanılası bir yer haline getireceklerdir.'
Yeryüzüne düşen her umut damlasında kadının naif ruhundan bir parça vardır. Hayatın özünü kendi bedeninde saklı tutan kadınlarımıza uygulanan şiddet, tabiri caizse insanlığın karanlık çağlara dönüşü olarak nitelendirilebilir.
Günümüzde ise kadınlar siyasi, kültürel ve ekonomik alanlardaki varlıklarının her geçen gün artmasıyla toplum içerisindeki hak ettikleri saygın konumu kazanmaya başladılar. Kadınlarımızın liyakat esasına olan bağlılığı ve çalışmalarındaki titizliği tüm kesimler tarafından takdirle karşılanmaktadır.
Kamusal alanda kendisine yer bulma çabasının yanı sıra kadınlarımız, toplumumuzun en küçük birimini oluşturan ailelerin bütünlüğünü sağlayan annelik rolünü de üstlenmişlerdir. Geleceğimizin teminatı olan gençlerimizi ve onların eğitim aldıkları ilk alanlar olan evleri düşündüğümüzde, kadınlarımızın bu süreçte de ne kadar hayati bir görev üstlendiği ortadadır.
Kadına şiddetin önlenmesi hususunda hukuksal düzenlemeler, uluslararası antlaşmalar, sivil toplum odaklı çalışmaları oldukça önemlidir. Kadınlarımız bu örgütlü kurumlar ve faaliyetler neticesinde özgür bireyler olmalarından kaynaklı haklarının bilincine varıp, en doğru kararları alma yetisine sahip olacaktırlar. Bu amaç doğrultusunda iktidarımız döneminde ülkemiz, Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi'ne ilk imza koyan ve parlamentosunda onaylayan ülke olmuştur. Ayrıca 81 ilde hizmet vermekte olan Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) ile aile içi şiddete maruz kalan mağdurların korunması sağlanmaktadır. Yapmış olduğu tüm çalışmalarda kadın-erkek eşitliği temel prensibini merkeze koyan hükümetimiz, toplumumuzun vazgeçilmez bileşenleri olan kadınlarımızın güvenliği ve huzuru için elinden geleni yapmaya devam edecektir.
Bugün geldiğimiz noktada kadın hakları özelinde eleştirilecek birçok şey olsa da, geçmişle kıyaslandığında elde edilen kazanımlar geleceğe umutla bakabilmemiz için oldukça önemlidir. Ancak şu unutulmamalıdır ki bu kazanımlar bir lütuf ile değil, kadınlarımızın hayatları boyunca verdikleri mücadeleler neticesinde sağlanmıştır.
Hiç kimsenin en ufak bir şüphesi olmasın, kadınlarımız doğuştan sahip oldukları erdemler sayesinde dünyayı daha barışçıl ve daha yaşanılası bir yer haline getireceklerdir.'