Bakın cumhurbaşkanı size söylüyor!

Son yıllarda gördüğümüz ve yaşadığımız o ki turizm faaliyetlerinde ciddi bir artış ve halkın yönelimi var.

TAKİP ET

Turizmi fırsata çeviren ülke ve şehirler her yönüyle gelişip kalkınıyor, bu fırsatı kaçıranlar ise hala buzluk mağarasının girişini eski ve hurda bir demir kapıyla kapatıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, turizmi öncelikli ve özellikli gördüğü için bu konuta büyük önem veriyor.
Erdoğan tersane İstanbul'un açılışında; “2024 yıl sonu için 60 milyar dolar turizm geliri ve 60 milyon turist sayısı hedefinin korunduğunu hatırlattı ve 2023 yılı sonunda turist sayımız 56 milyon 700 olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomiye katkı yapan her yatırımı desteklediklerini belirterek turizm gelirinin de her yıl istikrarlı bir şekilde arttığını dile getirdi.

Erdoğan; “Turizm zincirleme katkı değer üreten alanların başında geliyor. Türkiye olarak turizm konusunda en potansiyelli ülkelerin başında geliyoruz. Geniş bir yelpazede ciddi imkanlara sahibiz. Yıllarca bazı imkanları değerlendiremedik. Turizm denince sadece deniz, kum, güneş anlaşılıyordu. Kültürel mirasımız kaderine terk edilmiş durumdaydı. 2002'den itibaren bu yanlış gidişi değiştirmeye karar verdik. Turizmi stratejik bir adım olarak gördük. Turizmi 12 aya yayma konusunda adımlar attık. Kritik alanlarda vizyoner çalışmalar yürüttük. Anadolu topraklarının dört bir yanında saklı olan kültürel mirasımızı gün yüzüne çıkarttık. Turizmi Türk ekonomisinin lokomotiflerinden biri haline getiren biz olduk. Rekordan rekora koşuyoruz.” diyerek tüm yöneticilere bir nevi ufuk açıp yön ve yol gösterdi.

Hakimiyet olarak bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dile getirdiği hususları yıllardan beri bu köşelerden haykırıyoruz. Ancak ve ne yazık ki hiçbir vali ve sözde turizmin gelişmesi adına kurulmuş müdürlük bir adım mesafe alamadılar. Bunu da geçtik bir vali dışında böyle bir irade ortaya koyamadılar.
Daha doğrusu şehrin mevcut tarih, turistik potansiyellerini nasıl değerlendirebiliriz gibi bir dertleri de olmadı.
Hazar gölü gibi bir cennetimiz var, çevresi pislikten geçilmiyor. Geçmişte mavi bayrak alan gölün durumunu da bilmiyoruz. Umarız kirli değildir.

Geçtiğimiz günlerde basına yansıyan haberlerde de gördük ki ilgili plaj köy civarında kaçak yapı yıkımları yapılıyormuş.
Valilik olarak herhangi bir turizm eylem planı olmazsa ve ortada bir boşluk da olunca vatandaşların bu sahilleri kendi imkanlarıyla güzelleştirmeye çalışıp turizm emrine sunması karşısında takınılacak tavır yıkmak değil, sunulacak bir proje ile bölgeyi ıslah ve ihya ederek yapmak olmalıydı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan İstanbul'dan Hazar Gölünü, Hazar baba dağını, Kanyonları, Keban Barajını, Palu'yu ve Harput'u görüp buralara turizm yatırımları yapın ve ekonominin hizmetine sokun diyor, bizimkiler ise buzluk mağarasının girişini hurda demirle kapatıyor.
Vizyonsuzluğun, ufuksuzluğun ve hantallığın tavan yaptığı bu şehir, valimiz Numan Hatipoğlu ile şeytanın bacağını kıracak ve bu konuda bir hamle yapacaktır.
Buna yürekten inanıyor ve güveniyoruz. Yeter ki eski Türkiye kalıntıları bürokratlar ayak bağı olmasın ve karşısına yönetmelik ve öğrenilmiş çaresizlik nağmeleriyle çıkmasınlar.

Bakmadan Geçme