Bahşi: 'Öğretmene reva görülen eziyet ve haksızlığa bir dur denilsin artık'

Ankara'nın soğuk binalarında, alandan habersiz, öğretmenin beklentilerinden ve öğrencilerin ihtiyaçlarından bihaber bürokratların ben yaptım oldu tarzı plan ve programları kabul edilemez diyen Bahşi, açıklamasının tamamnında: "Yıllardır örselenen ve yerlere serilen öğretmenin itibarı ayağa kaldırılması gerekirken yapılan uygulamalar ile bu itibar daha da ayak altı duruma getirilmektedir. Defalarca söyledik, izah ettik. Fakat bakanlık hala bildiğini okuyor. Ankara'nın soğuk binalarında, alandan habersiz, öğretmenin beklentilerinden ve öğrencilerin ihtiyaçlarından bihaber bürokratların ben yaptım oldu tarzı plan ve programları kabul edilemez. Hazırlanan içeriklerin ders ortamı ile ilişkilendirilmesi zor, sınıfta karşılıkları yok, öğretmenlerin işine yaramayan sıkıcı ve tekdüze bir anlatım var. 10-15 yıllık bir süreç 2 aylık videolara sıkıştırılmaya çalışılmış ama nafile. Öğretmenlerin çoğu duvarlara izletiyor videoları. Bakanlık bu şekilde öğretmenlerin gelişimine katkıda bulunduğuna inanıyor mu acaba? Kariyer hedefi dayatma ve zorlama ile olmaz. Teşvik ve taltif ile olur. 2005 yılında birkaç ay ile uzman öğretmen olmayı kaçıran, hali hazırda 20-25 yıllık hizmeti olan öğretmenlerimiz mezarda mı baş öğretmen olacaklar? 2005 yılından beri anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bir şekilde mağdur edilmiş, zaten alanında 'uzman' ve işinin erbabı olan öğretmenlere sınav dayatması kabul edilemez. 10 yılını dolduran herkese 'uzman öğretmen' 20 yılını dolduran herkese ise 'baş öğretmen' ünvanı hemen şimdi 'sınavsız' verilmelidir. Miadı dolmuş videoları izleme zorunluluğuna da öğretmenin çektiği bu çileye de bir an önce son verilmelidir" ifadelerine yer verdi.