AYDOĞAN PAŞANIN HELİKOPTERİ 'PALFS' SİSTEMİ İLE Mİ DÜŞÜRÜLDÜ?
Milli mücadele döneminden daha ileri bir noktada saldırılara maruz kalıyor ülkemiz
Milli mücadele döneminden daha ileri bir noktada saldırılara maruz kalıyor ülkemiz. Allah Bu mücadeleyi veren polis, asker ve meçhul askerlerimize yardım etsin.
Bu saldırılar ile 'Türkleri biz durduruyoruz' diyorlar.
Küresel güçlerin bilinç altına genetik kodlarına giden mesajlar bunlar.
Ama nafile.
Çünkü Başaramayacaklar. Çünkü karşılarında büyüyen bir Türkiye var.
Artık Osmanlı döneminde ki gibi bir Türkiye yok. Türkiye hafızasını acı hatıralarını fiili bir tepkiye dönüştürebilecek bir ülke artık.
Bakınız, Terörle mücadele tam yol alırken birilerinin yine hızımızı kesmeye çalıştığına ülke olarak şehitlik ediyoruz.
Ama nafile.
Geçtiğimiz gün PKK ile mücadelede en aktif paşalardan olan Aydoğan Aydın Paşa ve 12 Askerimizi Helikopterin düşmesi (!) sonucu kayıp ettik.
Ruhları şad olsun.
Aydoğan paşa' nın şehit olduğu kaza, bana mana itibarıyla çok şeyi anlatıyor. Çünkü Kara havacılık okullarında yetişen Helikopter pilotları son derece tecrübeli Pilotlardan oluşur. Öyle yüksek gerilim hatlarına çarpacak Helikopter Pilotu yoktur bizde.
'Pilot, indiği yeri de kalktığı yeri de en iyi bilendir' sloganı Pilotlar arasında dillere Pelesenk olmuştur.
Bu slogandan yolla çıkarak, 13 Askerimizin şehit olduğu kazanın bana göre perde arkasından biraz bahis etmek istiyorum.
Muhaberat zırhlısı hadisesi, 33 A Timi olan özel kuvvetleri mensuplarının uçağının düşürülmesi, Isparta da Fizik mühendislerinin olduğu uçağın düşürülmesi hadisesi, kamuoyuna kaza olarak yansıdı. Kaldı kı, Karadeniz de düşürülen içinde Pakistanlı Generdigererin bulunduğu ve bir takım silah sistemlerinin olduğu küçük bir uçağın düşürülmesi gibi hadiseler hep önemli kişilerin bulunduğu kazalardan oluşuyor.
Bu kazalar Elektro manyetik silah sistemleri ile oluşturuluyor.
Bakınız, komplo teorisi diyenler yakın gelecekte yazdıklarımla yüzleşince ne diyecekler merak ediyorum.
Evet böyle bir Elektro manyetik sisteminin olduğunu çok iyi biliyorum. Bunu ABD ve Rusya çok iyi kullanıyor ve ellerindeki en güçlü bir silah.
Bu sistem önemli kişilere karşı kullanılan bir sistem. Güçlü elektro manyetik dalgalar yayarak, motoru durduruyor. Buna, 'PALFS' deniyor.
Bu dalgalarla hava araçlarının elektronik sistemlerini bloke edip uçaklar düşürülüyor. Bunlar aynı şekilde otomobillerde de uygulanıyor. Yani, ileri teknoloji ürünü bizim bildiğimiz bütün araçlara uygulanabiliyor.
Düşünün ki Alman BMW ve Mercedes firmaları uydudan kendi araçlarını Dünya nın her ülkesinden istediği an uydudan kilitleyebiliyor.
Nasıl yapılıyor?
Elektro manyetik sistemlerle yapılıyor. Böyle bir gerçek var iken yukarıda saydıklarıma nasıl kaza denir,,, siz düşünün.
Evet yazıyı okurken homurdanmayın. Dedim ya gelecekte yazdıklarımla yüzleşince belki bir Fatiha gönderirsiniz.
Neyse başa dönecek olursak, Kudüs'ün işgali ve Haçlı seferlerinden başlayarak son olarak İstanbul'un Türkler tarafından fetih edilmesinden sonra bir topluluğun vatkanın çağrısıyla bir araya gelen Hristiyan birliğinin Türkiye üzerindeki oyunlar acımasızca hdigeren devam ederken, bizlerde sevdiklerimizi vatan kahramanlarını böylesi kazalarda şehit veriyoruz.
Kayıp ettiklerimiz bizim hızımızı keser mi? Asla kesemez çünkü, bu ülkenin görünmez meçhul askerleri, vatan sevdalıları var.
Bizi biz yapan değerler var. Fark etmeden üzerine bastığımız şehit kanlarıyla sulanmış topraklar ve bu uğurda ölmeye hazır milyonlarca insanımız var. Biz bu saldırılarla ile yenik düşmeyiz.
Lakin bazı gerçekler var ki,bu gerçeklerle de yüzleşmek zorundayız ve tedbirli olmak zorundayız.
Daha bir hafta önce Ak Parti kadrolarının en cesur bakanlarından olan Süleyman Soylu ile görüşüp, KATO dağında hainlerin inlerine girdiklerini, onları tuzla buz ettiğini anlatan vatan kahramanı Aydoğan Paşa, bu vatan sana minnettar.
Ruhun şad olsun.
Bu saldırılar ile 'Türkleri biz durduruyoruz' diyorlar.
Küresel güçlerin bilinç altına genetik kodlarına giden mesajlar bunlar.
Ama nafile.
Çünkü Başaramayacaklar. Çünkü karşılarında büyüyen bir Türkiye var.
Artık Osmanlı döneminde ki gibi bir Türkiye yok. Türkiye hafızasını acı hatıralarını fiili bir tepkiye dönüştürebilecek bir ülke artık.
Bakınız, Terörle mücadele tam yol alırken birilerinin yine hızımızı kesmeye çalıştığına ülke olarak şehitlik ediyoruz.
Ama nafile.
Geçtiğimiz gün PKK ile mücadelede en aktif paşalardan olan Aydoğan Aydın Paşa ve 12 Askerimizi Helikopterin düşmesi (!) sonucu kayıp ettik.
Ruhları şad olsun.
Aydoğan paşa' nın şehit olduğu kaza, bana mana itibarıyla çok şeyi anlatıyor. Çünkü Kara havacılık okullarında yetişen Helikopter pilotları son derece tecrübeli Pilotlardan oluşur. Öyle yüksek gerilim hatlarına çarpacak Helikopter Pilotu yoktur bizde.
'Pilot, indiği yeri de kalktığı yeri de en iyi bilendir' sloganı Pilotlar arasında dillere Pelesenk olmuştur.
Bu slogandan yolla çıkarak, 13 Askerimizin şehit olduğu kazanın bana göre perde arkasından biraz bahis etmek istiyorum.
Muhaberat zırhlısı hadisesi, 33 A Timi olan özel kuvvetleri mensuplarının uçağının düşürülmesi, Isparta da Fizik mühendislerinin olduğu uçağın düşürülmesi hadisesi, kamuoyuna kaza olarak yansıdı. Kaldı kı, Karadeniz de düşürülen içinde Pakistanlı Generdigererin bulunduğu ve bir takım silah sistemlerinin olduğu küçük bir uçağın düşürülmesi gibi hadiseler hep önemli kişilerin bulunduğu kazalardan oluşuyor.
Bu kazalar Elektro manyetik silah sistemleri ile oluşturuluyor.
Bakınız, komplo teorisi diyenler yakın gelecekte yazdıklarımla yüzleşince ne diyecekler merak ediyorum.
Evet böyle bir Elektro manyetik sisteminin olduğunu çok iyi biliyorum. Bunu ABD ve Rusya çok iyi kullanıyor ve ellerindeki en güçlü bir silah.
Bu sistem önemli kişilere karşı kullanılan bir sistem. Güçlü elektro manyetik dalgalar yayarak, motoru durduruyor. Buna, 'PALFS' deniyor.
Bu dalgalarla hava araçlarının elektronik sistemlerini bloke edip uçaklar düşürülüyor. Bunlar aynı şekilde otomobillerde de uygulanıyor. Yani, ileri teknoloji ürünü bizim bildiğimiz bütün araçlara uygulanabiliyor.
Düşünün ki Alman BMW ve Mercedes firmaları uydudan kendi araçlarını Dünya nın her ülkesinden istediği an uydudan kilitleyebiliyor.
Nasıl yapılıyor?
Elektro manyetik sistemlerle yapılıyor. Böyle bir gerçek var iken yukarıda saydıklarıma nasıl kaza denir,,, siz düşünün.
Evet yazıyı okurken homurdanmayın. Dedim ya gelecekte yazdıklarımla yüzleşince belki bir Fatiha gönderirsiniz.
Neyse başa dönecek olursak, Kudüs'ün işgali ve Haçlı seferlerinden başlayarak son olarak İstanbul'un Türkler tarafından fetih edilmesinden sonra bir topluluğun vatkanın çağrısıyla bir araya gelen Hristiyan birliğinin Türkiye üzerindeki oyunlar acımasızca hdigeren devam ederken, bizlerde sevdiklerimizi vatan kahramanlarını böylesi kazalarda şehit veriyoruz.
Kayıp ettiklerimiz bizim hızımızı keser mi? Asla kesemez çünkü, bu ülkenin görünmez meçhul askerleri, vatan sevdalıları var.
Bizi biz yapan değerler var. Fark etmeden üzerine bastığımız şehit kanlarıyla sulanmış topraklar ve bu uğurda ölmeye hazır milyonlarca insanımız var. Biz bu saldırılarla ile yenik düşmeyiz.
Lakin bazı gerçekler var ki,bu gerçeklerle de yüzleşmek zorundayız ve tedbirli olmak zorundayız.
Daha bir hafta önce Ak Parti kadrolarının en cesur bakanlarından olan Süleyman Soylu ile görüşüp, KATO dağında hainlerin inlerine girdiklerini, onları tuzla buz ettiğini anlatan vatan kahramanı Aydoğan Paşa, bu vatan sana minnettar.
Ruhun şad olsun.