Algıya Kurban Gittik
Bayram öncesi kurbanlık fiyatlarının aşırı artış gösterdiği özellikle büyükbaşlara ortak olmanın bedelinin 4 binden başladığı, küçükbaş hayvanların fiyatlarının da 3 bin 500'den başladığı söylentileri, kurban kesmeyi düşünen ancak son ekonomik şartlardan dolayı da bütçesi kısıtlı olan hemşerilerimizi daha uygun olması dolayısıyla vekaletle kurban bağışına yöneltti.
Söylenen ve konuşulanlar, büyükbaş hayvanlar için doğruydu ama küçükbaş hayvanlar için gerçek çok farklıydı.
Arefe gününün çarşı-pazar yoğunluğunu seven ve bu heyecanı yaşamak için bu özel günün telaşını gözlemlemek amacıyla bir arkadaşımla birlikte gittiğimiz hayvan pazarında durumun hiç de öyle olmadığını gördük.
Ziyaretimiz esnasında uzun süreden beri görüşmediğimiz bir dostumuzun kurbanını aldığı, bayram günü de gelerek Elazığ Belediyesi tarafından organize edilen anlaşmalı kasaplar tarafından ücretsiz kesilerek kendisine verileceğini söylediğinde bizler de “Allah kabul etsin” dedik ve aldığı küçükbaş hayvanın fiyatını sorduk ve 2.200 TL cevabını aldık.
Bu rakam, daha önce konuşulanlara göre çok uygun ve ekonomikti.
O gün birlikte kurban pazarına gittiğimiz arkadaşımız da bir kurban baktı ama “yarın gelir alırım” dedi. Serin suyumuz ve çayımızı içerek ayrıldık pazardan.
Bayramın ilk günü arkadaşımızla telefonla bayramlaşmamız esnasında “kurbanı ne yaptın” soruma; “Bugün gittim 1.800 TL'ye bir koç aldım, 22 kg eti çıktı” cevabını verdi.
Hadi bizim arkadaş biraz ekonomistlik ve pazarlıkçı özelliğini kullandı ve ucuza aldı diyelim. Ancak yaşadığımız ve gördüğümüz o ki ilimizde küçükbaş bir kurbanlık yaklaşık 2 Bin TL.
Vekâletle kurban bağışları da 1.700 ile 2.200 TL arasında değişiyordu. Demek ki birçok hemşerimiz, “Bu yıl kurbanlıklar çok pahalı” söyleminin etkisiyle olacak ki vekaletle kurbanlarını yurt dışına gönderdiler.
Sonuçta kurbandır, nerede kesilirse kesilsin hepsinin gittiği ve ulaştığı yer makbuldür, hayırlıdır ve mübarektir. Ancak öyle evler biliriz ki üç-dört kurban yurtdışına gönderildi.
Keşke bir kurban da ilimizde kesilseydi ve şehrimizde dağıtılsaydı. Zira bu şehrin de mevsimlik çalışan ve çok sayıda nüfusa bakan insanları var. Değil et, tane fiyatı şimdilik 4 TL olan ekmeğe yetişemeyecek kadar dahi geliri olmayan hemşerilerimiz var.
Bunların sorumluluğu da öncelikle bizlerde. Komşumuz, yakınımız ve yakinen bildiklerimizi es geçip tüm vekâletleri yurtdışına göndermenin böyle de bir vebali var işte. Bu bayramdan aldığımız ders, vekalet kurban için çok acele etmemek gerek. Zira bu yıl algıya kurban olduk…