Aileler Çocuklarına Dinamik Sabır Göstermeli !
Geçtiğimiz Cuma günü 2016-2017 eğitim ve öğretim yılının sona ermesiyle Elazığ'da yaklaşık 131 bin 500 öğrenci 3 ay sürecek olan tatil dönemin
Geçtiğimiz Cuma günü 2016-2017 eğitim ve öğretim yılının sona ermesiyle Elazığ'da yaklaşık 131 bin 500 öğrenci 3 ay sürecek olan tatil dönemine girdi. Uzun sürecek olan bu döneminde çocukların geçici alışkanlar kazanabileceğini vurgulayan Psikoterapist Yılmaz KAPLAN ebeveynlerin çocuklarına karşı daha sabırlı olmaları konusunda gazetemiz Hâkimiyet'e önemli açıklamalarda bulundu.
Tatil sendromundan bahsettiniz, nedir bu tatil sendromu kısaca açıklar mısınız ?
Tatili dönemi öğrencilerde bir takım alışkanlara neden oluyor. Bu alışkanlıkların, kullanım sıklığına bağlı olarak aşırı düzeyde pekiştirilmesi ise bir tatil sendromuna dönüşüyor.
Tatil sendromu; zihinsel, psikolojik ve davranışsal olarak tatildeki yaşam düzeninden vazgeçememe ya da vazgeçmekte zorlanma gibi çeşitli belirtiler veriyor. Yaz tatilinin uzun sürmesi öğrencilerde genel olarak aşağıdaki sorunlara yol açıyor.
Bu sendrom öğrencilerde ne tür alışkanlıklara neden oluyor ?
- Ders dinlemeye karşı isteksizlik
- Ders çalışmayı sürekli öteleme
- Hobilere bağlı hale gelme
- Ödevlere karşı direnç gösterme
- Akademik konulara (bilgilere) karşı ilgisizlik
- Akademik algı (konuyu anlama) yavaşlaması
- Genel performans düşüklüğü
- Uyku düzensizliği ya da okul saatlerine uygun uyku düzenine dönememe
- Dizileri, bilgisayar oyunlarını, arkadaş buluşmalarını terk etmekte zorlanma
-Hedefinden uzaklaşma
- Genel olarak plansız ve düzensiz bir görüntü sergileme
- Aile ve okul kurdigerarının sınırlarını zorlama
- Performans kaybına bağlı olarak ortaya çıkan çeşitli stres tepkileri verme
- Odaklanma güçlüğü yaşama ve sıra dışı dikkat sorunları görülmesi
Ailelere bu konuda neler yapmalı ?
Aileler öncelikle “dinamik sabır” göstermelidirler. Yani bu durumun geçici olduğunu göz önünde bulundurarak sorunu çözme yönünde bir eylem planı yapmalıdırlar. Aileler dinamik sabır eylemi içerisinde iken gösterilen sabrın içerisine çeşitli önlemler yerleştirmelidirler.
Bu önlemleri, çoklu iletişim yöntemlerinin kullanılması ve dinamik algı yöntemine başvurulması olarak ele alabiliriz.
Çok iletişim yöntemlerinden bahsettiniz, nedir bunlar ?
• Çocukla yapacağımız plansız ve keyifli bir sohbetin içerisine, çeşitli eğitim mesajlarının sıkıştırılması
• Bu sohbeti takiben 2-3 gün içerisinde gözlemlenen sorunlarla ilgili doğrudan telkinlerde bulunulması
• Öğrencilik ve başarı kurdigerarına uyulmadığı durumlarda, tutarlı bir şekilde hatırlatmalarda bulunulması
• Olumlu örnekleri görmesini sağlayacak planlar yapılması. Yani olumlu örnekle onu karşılaştırıp olumlu düzeyde etkilenmesinin sağlanması
Hocam, dinamik algı yönetimi nedir ?
Dinamik algı yönetimi; karşınızdakinin fark edemeyeceği yöntemlerle algıyı yönetmektir. Yani arka plan algı yönetimi yapmaktır.
Dinamik algı yönetiminde şu yollara başvurulabilir:
• Gördüğünüz sorunu öğretmene iletip, öğretmenin de sanki kendi gözlemiymiş gibi bunu öğrenciye aktarması ve çözüm yollarını göstermesi
• Sorunları ya da görevleri çocuğun çok değer verdiği ve sözlerinden olumlu etkilendiği “hatırlı kişisine” söyletilmesi
• Çocuğu hedeflediği mesleğin koşulları ile somut olarak karşılaştırılması ve o meslekten bir kişi ile motive edici bir konuşma yapmasının planlanıp, sağlanması Uzun tatil sendromu belki de en kötü etkisini, okula ve derslere kötü bir başlangıç yapılması şeklinde kendisini gösterir.
Bu da öğrenci motivasyonunu düşürür, ortaya büyük konu eksiklikleri çıkar. Ne yazık ki bu sorun katlanarak ilerler. Bu nedenle ailelerin bu sendromu dikkate almaları ve yukarıdaki önlemleri mutlaka hayata geçirmeleri gerekmektedir.
Tatil sendromundan bahsettiniz, nedir bu tatil sendromu kısaca açıklar mısınız ?
Tatili dönemi öğrencilerde bir takım alışkanlara neden oluyor. Bu alışkanlıkların, kullanım sıklığına bağlı olarak aşırı düzeyde pekiştirilmesi ise bir tatil sendromuna dönüşüyor.
Tatil sendromu; zihinsel, psikolojik ve davranışsal olarak tatildeki yaşam düzeninden vazgeçememe ya da vazgeçmekte zorlanma gibi çeşitli belirtiler veriyor. Yaz tatilinin uzun sürmesi öğrencilerde genel olarak aşağıdaki sorunlara yol açıyor.
Bu sendrom öğrencilerde ne tür alışkanlıklara neden oluyor ?
- Ders dinlemeye karşı isteksizlik
- Ders çalışmayı sürekli öteleme
- Hobilere bağlı hale gelme
- Ödevlere karşı direnç gösterme
- Akademik konulara (bilgilere) karşı ilgisizlik
- Akademik algı (konuyu anlama) yavaşlaması
- Genel performans düşüklüğü
- Uyku düzensizliği ya da okul saatlerine uygun uyku düzenine dönememe
- Dizileri, bilgisayar oyunlarını, arkadaş buluşmalarını terk etmekte zorlanma
-Hedefinden uzaklaşma
- Genel olarak plansız ve düzensiz bir görüntü sergileme
- Aile ve okul kurdigerarının sınırlarını zorlama
- Performans kaybına bağlı olarak ortaya çıkan çeşitli stres tepkileri verme
- Odaklanma güçlüğü yaşama ve sıra dışı dikkat sorunları görülmesi
Ailelere bu konuda neler yapmalı ?
Aileler öncelikle “dinamik sabır” göstermelidirler. Yani bu durumun geçici olduğunu göz önünde bulundurarak sorunu çözme yönünde bir eylem planı yapmalıdırlar. Aileler dinamik sabır eylemi içerisinde iken gösterilen sabrın içerisine çeşitli önlemler yerleştirmelidirler.
Bu önlemleri, çoklu iletişim yöntemlerinin kullanılması ve dinamik algı yöntemine başvurulması olarak ele alabiliriz.
Çok iletişim yöntemlerinden bahsettiniz, nedir bunlar ?
• Çocukla yapacağımız plansız ve keyifli bir sohbetin içerisine, çeşitli eğitim mesajlarının sıkıştırılması
• Bu sohbeti takiben 2-3 gün içerisinde gözlemlenen sorunlarla ilgili doğrudan telkinlerde bulunulması
• Öğrencilik ve başarı kurdigerarına uyulmadığı durumlarda, tutarlı bir şekilde hatırlatmalarda bulunulması
• Olumlu örnekleri görmesini sağlayacak planlar yapılması. Yani olumlu örnekle onu karşılaştırıp olumlu düzeyde etkilenmesinin sağlanması
Hocam, dinamik algı yönetimi nedir ?
Dinamik algı yönetimi; karşınızdakinin fark edemeyeceği yöntemlerle algıyı yönetmektir. Yani arka plan algı yönetimi yapmaktır.
Dinamik algı yönetiminde şu yollara başvurulabilir:
• Gördüğünüz sorunu öğretmene iletip, öğretmenin de sanki kendi gözlemiymiş gibi bunu öğrenciye aktarması ve çözüm yollarını göstermesi
• Sorunları ya da görevleri çocuğun çok değer verdiği ve sözlerinden olumlu etkilendiği “hatırlı kişisine” söyletilmesi
• Çocuğu hedeflediği mesleğin koşulları ile somut olarak karşılaştırılması ve o meslekten bir kişi ile motive edici bir konuşma yapmasının planlanıp, sağlanması Uzun tatil sendromu belki de en kötü etkisini, okula ve derslere kötü bir başlangıç yapılması şeklinde kendisini gösterir.
Bu da öğrenci motivasyonunu düşürür, ortaya büyük konu eksiklikleri çıkar. Ne yazık ki bu sorun katlanarak ilerler. Bu nedenle ailelerin bu sendromu dikkate almaları ve yukarıdaki önlemleri mutlaka hayata geçirmeleri gerekmektedir.