7 Milyonluk Unutkanlık

Geçtiğimiz günlerde eski devlet hastanesi olarak bilinen Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nin, geçmişte ciddi paralar harcanarak güçlendirme çalışması yapılan en eski ve ilk binasının yıkım ihalesine çıkıldı.

İl Sağlık Müdürlüğü, yıkım ihalesine çıkılması için İl Özel İdaresine yazı yazdı ve ihale gerçekleşti.

Ancak Sağlık İl Müdürlüğü, yıkım ihalesi yapılabilir diye İl Özel İdaresine yazı gönderdiği halde kurumun Bilgi İşlem Merkezinin bu binada olduğunu unutmuştu.

Doğal olarak bu bilgiden habersiz olan İl Özel İdaresi, kendi yükümlülüğünü yerine getirerek hurda karşılığı yıkım ihalesine çıktı. 20 firmanın katıldığı ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirilen ihale yaklaşık 10 milyon TL'ye gitmişti.

İhale yapılmasının ardından yasa gereği yıkımı yapılacak alanın yer gösterilmesine sıra geldiğinde İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri, bir anda kendi bilgi işlem merkezinin yıkılacak binada olduğu gerçeğini hatırladılar ve bu merkezi taşımak için süre istediler. Ancak bu sürede de taşınma olmayınca ve yüklenici firmaya yer teslimi yapılamayınca ihale iptal edilmek zorunda kaldı.

Ve geçtiğimiz gün aynı binanın hurda karşılığı yıkım ihalesi gerçekleştirildi. Bu kez de görünürde şeffaf bir ihale yapıldı belki ama daha önce 10 milyon TL'ye giden ihale, belli ki firmaların anlaşmaları sonucu bu kez 2 milyon 900 bin TL'ye gitti. Hem de ilk ihale yapılırken hurda demirin kg fiyatı 4 TL iken şimdi 7 TL'ye yükselmişken.

Şimdi bu ihalede; geçmişte önemli bütçeler harcanarak güçlendirilmesi yapılan bir binanın nasıl olur da depremde ağır hasar gördüğüne mi yanasın, Sağlık Müdürlüğünün beyni sayılan bilgi işlem merkezinin bu binada olduğundan habersiz olduğu için ilgili kuruma “yıkım ihalesine çıkabilirsiniz” yazısını yazacak kadar kendi birimlerinden habersiz oldukları hatasınamı, ilk ihale ile ikinci ihale arasında oluşan 7 milyon 100 bin TL'lik kamu zararına mı yanasın.

Bu şehir ve bu halk bunları hak ediyor mu? Bu kadar ilgisizlik ve sonuçta 7 milyon 100 bin lira kamu zararı…

Allahtan tüm bu yanlışlara karşı dik duran ve kırmızı çizgi olarak gören bir valimiz var.

Yıkımlar konusunda başından beri hassas olan Vali Ömer Toraman'ın her ne kadar katılım sayısı yüksek gözükse de bir önceki ihaleye göre oldukça düşük fiyata giden bu ihaleyi onaylamayacağı ve yeniden ihaleye çıkılacağına dair kamuoyunda bir beklenti var.

Biz bu beklentilerin karşılık bulacağına dair düşüncemizi bu konuyu dile getirenlere gönül rahatlığı ile ilettik ve asla mahcup olacağımızı düşünmedik.

Bu kadar yanlış, eksik ve bürokratlardan kaynaklı sorunlar olmasına karşın tek tesellimiz ve güvencemiz Ömer Toraman gibi bir valimizin olması.