ALACAKAYA IV. MURAT HANI TARİHE IŞIK TUTUYOR

Ali ÖZTÜRK/Elazığ ili ve ilçeleri tarihi bakımdan çok zengin bir alana sahiptir. İlimizde ve ilçelerimizde tarihin farklı dönemlerinden kalma tarihi yapılar ve eserler bulunmaktadır. 

 ALACAKAYA IV. MURAT HANI TARİHE IŞIK TUTUYOR
TAKİP ET Google News ile Takip Et

  Farklı devletlere ait bu eser ve yapılar tarihimiz ve kültürümüzü oluşturmaktadır.  Alacakaya ilçesi de Elazığ’ın önemli bir ilçesidir. Tarihi açıdan ilçede keşfedilmeyi bekleyen birçok tarihi yapı ve eser vardır. Bu yapı ve eserlerin hem görsel hem de yazılı medyada yeterli derecede tanıtımı yapılmamıştır. Bu yüzden ilçede bulunan tarihi yapılar pek fazla bilinmemektir. İlçenin tarihi yapıları bilinmediği için pek fazla ziyaretçisi de olmamakta ve zamanla tahrip olmaktadır. Bu tarihi yerlerden biride Osmanlı döneminde kalma Alacakaya’nın Çakmakkaya köyünde bulunan IV. Murat Hanıdır. Osmanlı devleti döneminden kalma hanın iyi bir şekilde yapıldığı takdirde ilimize Alacakaya ilçesine turizm açısından çok büyük bir katkısı olacaktır.

     Harcı Süt ile Yapılmış Han

Elazığ, Alacakaya İlçesi Çakmakkaya köyünde bulunmaktadır. Osmanlılar zamanında IV. Murat Döneminde inşa edilmiştir. Çakmakkaya köyünün 1km güneybatısında bulunmaktadır. İki büyük bölme halinde bir kompleks olup buralar yatay ve dikey tonozlar halindedir. Dışta kesme düzgün taşlar, içte ise poligonal taşlar harç ile tutturularak yapılmıştır. Yapılan yüzey araştırmasında toprak yüzeyine taşmış dikdörtgen kiremit tuğlalar, taş ve hareli kemerimsin kalıntılar buranın Osmanlı öncesinden de (Acem dönemi) bir tarihi ve kültürel yerleşim olduğunu göstermektedir. İki büyük bölme halinde (günümüze geldiği haliyle) bir Han/Kervansaray şeklindedir. Dış yüzü dikdörtgen prizma formlu kesme taşlardan yapıldığı, bu taşların büyük ölçüde sökülüp götürülmüş olduğu görülmektedir. Duvar işçilerinin ise poligonal moloz taşlarla doldurularak harç ile tutturulduğu görülmüştür. Yalnız tonoz tavanlar, sivri kesme taşlardandır. Söylentiye göre dağ sırtındaki sürülerden sağılan süt aküke ile Han'a indirilmiş, kireç, kum vb. ile karışımıyla harç oluşturulmuştur. Doğu bölmesi kuzey-güney istikametinde büyük bir tonoz (2/3 silindirik tüp formunda) olup kemerimsi bir giriş kapısı vardır. Tonozlu mekan birbirine yine kesme kemerimsi bir kapıdan geçilen duvarın böldüğü iki büyük odadır. Toprak dolgudan taban seviyesine inilmemiş olduğu anlaşılır. Batı bölmesi esas konaklama yeri olduğu söylenen doğu bölmesine karşılık bunun iki katı büyüklüğündeki bu batı bölmenin eşya/nakliye depo yeri olduğu tahmin edilmiştir. Doğu-batı istikametinde tonozlu, 2/3 tüp formlu tonozlu bir hol ile bunu kuzey-güney istikametinde kesen bir hol ve ek olarak aynı yönde sağ ve solunda iki tonozlu hol olmak üzere dört holden oluşmaktadır. Bu üç kuzey-güney istikametindeki hol, birbirlerine büyük kemerlerle geçiş vermektedir. Burada da topraktan taban seviyesine inilmemektedir. Yapı duvarlarda çeşitli yerlerden ve tavanda kimi yerlerden tahrip görmüştür. Bu tahrip edilen yüzey kalıntılarından muhtemelen batıda ve kuzeyde Hanın genişlediği anlaşılmaktadır.