Ak Parti'nin Kaderi Kendi Elinde
Ak Parti, 2018 seçimlerine nazaran birçok olumsuzlukla 2023 seçimlerine giriyor.
Geçen beş yıl gibi süre içerisinde birçok gelişme yaşandı. Ak Parti’den iki parti doğdu, pandemi yaşandı, enflasyon yükseldi ve hayat pahalılığı mutfaklara bile ateş gibi düştü.
Tüm bunlarla birlikte seçilmişlerin kamuoyu nezdindeki algıları, yıpranmışlıkları ve halkın güveninin sarsılması.
Tüm bu handikaplara karşın 2018’de yüzde 51.5 ile kazanılan seçimlere gidiyor Ak Parti.
Son zamanlarda bazı ekonomik ataklarla kaybettiği oyları geri çevirme gibi bir politika uygulasa da bu sürecin seçim kazanmaya ne kadar yeteceği merak konusu.
Ak Parti’nin bugünden sonra seçimlere 3.5 ay gibi bir süre kala ne kadar kesenin ağzını açmış olsa da bunun kesin bir zafer olarak sandığa yansıtma riski var. Ak Parti’nin tüm bu olumsuzlukları bir karar ile olumluya ve yeni bir heyecan dalgasına çevirmesi mümkün. Hem de herhangi bir para ödemeden, bütçede açık oluşturmadan…
Ak Parti tüm bu negatifleri pozitife çevirmek istiyorsa yapacağı tek şey, “Biz milletvekilliğinde yüzde 70 yenilenmeye gidiyoruz.” açıklaması ve bunu hayata geçirmesi yeterli.
Ak Parti Genel Merkezi şunu bilmeli ki hiç kimse vazgeçilmez değil hele hele alternatifsiz değil. Kaldı ki kendilerine ciddi anlamda katkı sunan yüzde 30’luk bir kadroyu muhafaza edip, geriye kalan yüzde yetmişini yenilemesi gerekiyor.
Herkes de biliyor ki yüzde 70’lik bir oranda milletvekilinin, partiye yük olmaktan, seçmenleri partiden soğutmaktan başka herhangi bir katkısı ve özelliği bulunmuyor.
Yüzde 70’lik bir değişim, Ak Parti’ye ciddi bir doping olurken, halkta da ciddi bir desteğin yeniden dönmesi demek.
Ak Parti Genel Merkezi ciddi bir yol ayırımında. Ya mevcut milletvekillerinin, güç lobilerinin etkisinde kalıp geçmişte olduğu gibi bildiğini okuyup hatır gönül adına seçmene isim ve liste dayatacak ya da Ak Parti ve Erdoğan’ın selameti için siyasi ve seçmen beklenti algısını iyi yönetip yeni yüzlerle halkın karşısına çıkacak.
Bu pencereden baktığımızda 14 Mayıs seçimlerinin sonuçlarında birinci derecede etkili olacak faktör, birebir Ak Parti Genel Merkezi’nin tavrı, duruşu ve öteden beri halkın nabzını tutan anketlere değer verme anlayışıdır.
Seçim akşamı olası bir yenilgi yaşanıp, telefonları kapatıp başını yorganın altına sokup ağlanacak ve nerede hata yaptık sorgulaması yapılacaksa bunun tek sorumlusu Genel Merkez ve buradaki karar verici kişilerdir.