ACİL SERVİSLERİ DOLDURAN HASTALIKLAR
Serumlar veriliyor, hastalar akın akın hastanelere geliyor! İştahta azalma, kusma, ateş, halsizlik, keyifsizlik yaşayanlar soluğu acillerde alıyor
Serumlar veriliyor, hastalar akın akın hastanelere geliyor! İştahta azalma, kusma, ateş, halsizlik, keyifsizlik yaşayanlar soluğu acillerde alıyor.
Soğuk havalar, kapalı ve kalabalık ortamlarda geçirilen sürenin artması, hasta kişilerle temas.Tüm bunlar her yaşta insanın kış aylarında hastalıklarla her an karşı karşıya kalmasına neden oluyor. Soğuk algınlığı, sinüzit, boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, grip, nezle ve zatürre gibi bir biriyle ilişkili hastalıklardan korunmak için bu hastalıkların farklarını, nedenlerini ve belirtilerini bilmek bu hastalıklardan korunmak için önemli.
Havaların soğumasıyla birlikte sık görülen hastalıklardan nasıl korunmamız gerektiğini Özel Doğu Anadolu Hastanesi acil doktorlarımızdan Oğuz YAŞAR bizlere anlattı.
ÖNCELİKLE ACİL TIP NE DEMEKTİR AÇIKLAR MISINIZ?
Acil Tıp, hayati tehlike yaratan durumların hızlı bir şekilde tanınıp müdahalesinin yapılmasını sağlayan bir tıp dalıdır. Acil Tıp, özellikle acil sağlık sorunlarının çözümü için hastane öncesi ve hastanelere bağlı acil servislerde sunulan hizmetin kalitesinin arttırılmasını, ölüm ve sakatlıkların önlenmesini hedef almıştır.Hastalıklar da ve yaralanmalarda acil tıp doktorları, hastanın yaşam bulgularının düzenlenmesi, değerlendirilmesi ve tedavisini sağlamak için çalışır. Acil Tıp, öncelikle acil servislerdeki hizmetleri kapsarken aynı zamanda hastane öncesi sağlık hizmetleri (ilk yardım, ambulans vs.) kapsar.
ACİL SERVİSİNDEKİ DOKTORLARIN HASTALARA BAKIŞ AÇISI NEDİR?
Acil servise başvuran hasta profili çeşitlilik gösteriyor.Öyle ki gün içerisinde her türlü rahatsızlığı olan hastalarla karşılaşıyoruz.Tüm hastalıklar hakkında bilgi sahibi olduk ,artık geniş bir açıdan hasta değerlendirmek zorundayız. Düşme sonrası kalçası kırılan hastalar,kalp krizi geçirenler,bronşit olanlar,atak geçirenler,özellikle bugünlerde grip vakaları,ishal çocukları etkiliyor.Birebir hastalarla ilgileniyoruz..Her saatte gelen hasta var.
EN ÖNCE MÜDAHALE EDİLECEK HASTA KİMLERDİR?
Hemen ve etkili müdahale edildiğinde ve hastaneye gönderildiğinde yaşama şansı yüksek olan ağır yaralı ve ağır hastalar bu gruba giriyor.Örnek vereyim isterseniz;
Solunum güçlüğü çekenler
· Ağır şoktakiler
· Durdurulamayan (kontrol altına alınamayan) kanama
· Açık göğüs ya da karın yaralanması
· Yüzün ya da solunum yollarının etkilendiği ağır yanıklar
· Vücut yüzeyinin % 40 ndan fazlasının etkilendiği yanıklar
· Ağır kafa yaralanması
· Diyabetliler
· Zehirlenmeler
· Normal olmayan doğumlar...
·
ACİL DURUMLARI BİZDE YAŞIYORUZ İLK ETAPTA NELER YAPMAMIZ GEREKİYOR EN AZINDAN AMBULANS GELENE KADAR NELER YAPABİLİRİZ?
Acil durumlarda yaralılara doğru ilk yardım uygulamak hayati değere sahiptir. Her kesin kendisi ve yakınları için mutlaka bilmesi gereken pratik ilk yardım kurdigerarımız elbette var. Bu kurdigerar ile günlük hayatımızda her an her yerde ihtiyaç
duyulabilecek kendinizin, sevdiklerinizin veya hiç tanımadığınız yardıma muhtaç kişilerin yaşama tutunmasında önemli rol oynayabilirsiniz aslında. Herhangi bir kaza, patlama, yangın, hastalık gibi durumlarda uygulanabilecek ve hayat kurtaracak önemli uygulamaları sıralamak mümkün.
İlk etapta kişi için güvenli ve sakin, rahat nefes alacağı bir ortam hazırlayın. Etrafınızı saracak kişilerin kalabalığını engelleyin ve hastayı sakinleştirin panik yapmamak lazım 112 Acil servisi hemen arayın.
Öncelikle ortamı güvene alın bu trafikteyseniz çok önemli..
Hastanın şoka girmesini engelleyebilirsiniz.
Yanıklara çok dikkat edilmeli.Çokça yanlış uygulama yapılan durumlardan biride yanıklardır. Diş macunu benzeri hiçbir hijyenik ürün, salça, yoğurt benzeri gıdalar yanık bölgesine uygulanmamalıdır.Yok öyle şeyler.. Yine kulaktan dolma bilgilerle tıbbi ilaç ve merhemler, kremler uygulamaktan kaçınılmalıdır. Yanığın yeri, derinliği, genişliği gibi birçok kritere göre tedavisi değişkenlik arz eder.
BU GÜNLERDE ACİLE EN ÇOK GELEN HASTALAR HAKKINDA BİLGİ VERİRMİ SİNİZ?
Kış aylarında hastalıklara karşı en dirençsiz grubun başında çocuklar geliyor. Okulların açılmasıyla birlikte ev ve arkadaş ortamından, sınıf, yuva ve kreş gibi kalabalık ortamlara geçen çocuklar, burada çok sayıda çocukla temas ettiklerinden yaz aylarına göre daha fazla hastalanmaya başlıyorlar.Özellikle bu
günlerde çocuklarda en fazla virüsler ve bakteriler yoluyla bulaşan hastalıklar görülüyor.Kışın özellikle virüs hastalıkları ilk planda geliyor. Kış aylarında daha çok damlacık enfeksiyonu ile çocuktan çocuğa bulaşan hastalıklar çok.Virüsler enfekte damlacıkların havada asılı kalması ve bunların solunum yolu ile alınması sonucu, bir çocuktan diğerine ya da bir erişkinden çocuğa kolayca bulaşıyorlar. Bazen çocuğun aksırık, hapşırıkla çevreye yaydığı içinde virüs bulunduran bu kirli damlacıklar, çevredeki cisimlere tutunuyorlar. Diğer çocuklar da bu cisimleri alıp ağzına götürdüklerinde virüsü kapabiliyorlar ve hastalanıyorlar.
KIŞ SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI NELERDİR?
Nezle,grip,boğaz enfeksiyonu,zatürre,bronşit,orta kulak iltihabı,boğmaca,döküntülü hastalıklar,karın ağrısı,düşmeyen ateşler.
PEKİ KİMLER RİSK ALTINDA?
Hem viral, hem de bakteriyel hastalıklar açısından kalabalık ortamlara giren çocuklar risk altında.Ancak solunum yolu hastalıkları açısından astımı ve alerjisi olan çocuklar, kalabalık ailelerdeki çocuklar, küçük bebekler, okula giden çocukları olan ve bir de küçük bebeği olan ailelerdeki bebek risk grubundadır. Çünkü o bebek okuldan ağabey veya ablasının getireceği enfeksiyonları kapma riskini taşır. Diyabetli çocuklar da grip hastalığını daha ağır geçiriyorlar ve kan şekerleri kontrolden çıkıyor. Doğuştan bağışıklık sistemi bozuk olan çocuklar, kanser tedavisi alan çocuklar da risk altında. Bu nedenle risk grubundaki bütün çocukların grip ve diğer solunum yolu hastalıklarına karşı aşılanması gerekir. Grip aşısı ile bütün gribal enfeksiyonlar ve grip sonrasında çocukların karşılaşacakları ortakulak enfeksiyonları, zatürre gibi daha ciddi sağlık sorunları önlenebiliyor.
Aşı ile çocuklarda akciğer enfeksiyonu, orta kulak enfeksiyonlarından bir kısmını, farenjit, boğaz enfeksiyonu, üst solunum yolu enfeksiyonları ve bebeklerde ölüme neden olan sepsisleri önlemek mümkün oluyor. Bir de daha önceden Sağlık Bakanlığı’nın da yaptığı rutin aşılar var. Difteri, boğmaca, kızamık, menenjit aşısı ve su çiceği aşısı gibi. Bu hastalıklardan korunmak için rutin aşı takviminde bulunan bu aşıları mutlaka yaptırmak gerekiyor bu çok önemli bir konu.Bulaşıcı hastalıklardan korunmak için aşılamanın önemi çok büyük.Hijyen kurdigerarına uyulması gerekiyor.Kreşlerde, okullarda gerekli temizlik önlemlerinin alınması, oyuncakların, yüzeylerin uygun şekilde temizlenmesi ve her şeyden önce çocukların küçükten itibaren hijyen kurdigerarı konusunda eğitilmesi gerekiyor. Hapşırıldığın da elinizi ağzınıza götürüp mendilinizle kapatacaksınız bu kadar basit bunu çocuklara öğretmek lazım. Büyük insanların da bunu yapmaları lazım ama günümüzde ağzını kapatıp hapşıran pek göremiyoruz Basit bir şey ama ben toplumda çok görüyorum. Rahatça topluluk içinde ellerini ağızlarına kapatmadan aksırıp, öksürüyor, hapşırıyorlar. El temizliğine özellikle dikkat edilmeli. Çocuklara ellerini uygun sürede su ve sabun kullanarak yıkamaları gerektiği öğretilmelidir. Bu süre küçük bir çocuk şarkısının başından sonuna kadar söylenmesi şeklinde olabilir bence..
Anne babaları, sigara konusunda da uyarmak lazım aslında.Ebeveynlerin çocukların yanında içtikleri sigaranın, çocuklarını bulaşıcı hastalıklara daha yatkın hale getiriyor. Çocukların hastalıklara karşı dirençli olabilmeleri için kış aylarında da, vitaminden zengin sebze ve meyve ile beslenmeleri gerekiyor. Kış aynı zamanda çocukların kalabalık kapalı ortamlarda daha sık bulunduğu, fiziksel aktiviteye fırsat bulamadıkları bir dönem. Bu nedenle anne babaların çocukların enerji alımı ve kullanımı arasındaki dengeyi sağlamaya da dikkat etmeleri gerekir. Aksi takdirde kış sonunda çocuklarımız kilolu olarak karşımıza çıkıyorlar. Obezite çağdaş dünyanın bir sorunu ve kış aylarının zemin hazırlayacağı hastalıklar arasında obeziteyi de unutmamalıyız bence.
SON OLARAK NELER SÖYLEMEK İSTER SİNİZ
· Bilindiği üzere, acil hdigererde doğru ve zamanında yapılan tıbbi müdahale hayat kurtarmakta, en küçük bir gecikme, telafisi mümkün olmayan olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Bu sebeple, acil müdahaleyi gerektiren durumlarda hastanın ilgili sağlık kuruluşuna gecikmeksizin ulaştırılması ve getirildiği sağlık kuruluşunca da gereken acil müdahalelerin öncelikle ve ön şartsız olarak yapılması gerekmektedir.
· Salgın hastalık var ise maske kullanmak lazım böylece bulaşmayı önleyebiliriz.Doğal olan ne varsa çocuklara yedirilmelidir.El temizliği çok çok önemli.
· Hastalardan beklentilerimiz var..Geçen gün acilde inanın 20- 30 kişi var.Ağır acil hastalar müdahale yapmamız gerekiyor.Bir hastamız devamlı gelip bana bakın bende kötüyüm demeye başladı.neyiniz var dedim,burnum akıyor dedi.Biraz bekleyin bakacam dedim ama ne mümkün..Yanında gelenler söylenmeye başladı 20 gündür burnu akıyor bi bakın ölsünmü yani diye söylenmeye başladılar...
· Lütfen acillik durumunuz yoksa Acil servisini meşgul etmeyin.Gerçekten oyalama amaçlı gelenler çok.Acil servis çalışanların ortak sorunu hasta yakınları ve polikliniklerde tedavi olabilecek hastaların acili fazlasıyla meşgul etmesi yer alıyor.
Her gelen hastanın kendisini acil hasta olarak görmesinin başka hastalara müdahale edecekleri sırada büyük tehlikelerle karşılaşıyoruz. Her gelen hasta acilde hemen kendisine bakılması istiyor. Her hasta kendini acil hasta olarak görüyor. Grip olan, boğazı ağrıyan da kendini acil olarak görüyor. Bu durum diğer hastalara bakmamıza da engel oluyor. Düşünün bir hasta kalp krizi geçirmiş ona kalp masajı yapıyorum. Oradan biri bağırıyor bize neden bakılmıyor. Bunu yapan hasta da grip olan bir hastadır. Daha acil hastalar varken iğne yaptırmak isteyen bekletince ondan bile tepki alıyoruz. Diğer bir sorunda poliklinikler de tedavi olacak hastalar, acile gelmesi yoğunluk yaşatıyor. Gerçekten acil bekleyen hastalara müdahaleyi geciktiriyor. Herkesten rica ediyorum. Durumu gerçekten acil olan hastalar acile gelsin.
· Sana bakamam deme şansımız yok. Ben kalp krizi geçiren birine müdahale ederken, orada boğazı ağrıyan birinin bana niye bakmıyorsunuz diyorsa, o insanın hastaya saygısı yoktur. Yani o masa da sen ve yakınlarında olabilirdi. Biraz da böyle bakmak gerekir. Boğazı ağrıyan biri kalp krizi geçiren birinden acil olmaz. Acile gelenlerden anlayış bekliyoruz.Teşekkürler.